Vakıf Katılım web
Ekonomi 23.11.2020 10:51

"400'ün üzerinde helal belgesi akreditasyon kapsamına alınmıştır"

Helal Akreditasyon Kurumu, helal belgesi veren kuruluşları denetlediğini ve helal belgesi düzenlemediğini belirterek, "400'ün üzerinde helal belgesi akreditasyon kapsamına alınmıştır." ifadelerini kullandı.
"400'ün üzerinde helal belgesi akreditasyon kapsamına alınmıştır"

Helal Akreditasyon Kurumundan (HAK) yapılan açıklamada, HAK'ın neden kurulduğu, helal sertifikalarını kurumun verip vermeyeceği ve helal akreditasyonun zorunlu olup olmadığına ilişkin sorular nedeniyle kamuoyunun bilgilendirilmesinin amaçlandığı belirtildi. 

Türkiye'de helal belgelendirme gibi helal akreditasyon faaliyetlerinin de isteğe bağlı olduğuna işaret edilen açıklamada, "Diğer taraftan helal belgelerinin güvenilir olup olmadığı ancak bir denetim mekanizması yani akreditasyonla anlaşılabilir. HAK, helal belgesi veren kuruluşları denetlemek, helal belgelerinin güvenilir olup olmadığını tespit etmek amacıyla kurulmuştur, helal belgesi düzenlememektedir." bilgisi verildi.

Açıklamada, HAK'ın faaliyetlerine altyapı çalışmalarıyla başladığı, fiziki altyapısının oluşturulduğu, kurumun tahsis edilen binaya taşındığı, eğitim altyapısı oluşturularak kurum personelinin 7 ay yoğun bir eğitimden geçirildiği vurgulanarak, şöyle devam edildi:

"Kurumun mevzuat altyapısı oluşturulmuş, Resmi Gazete'de 5 yönetmelik, 2 tebliğ ve 50'nin üzerinde el kitabı, rehber ve kılavuz yayınlanmıştır. Bilişim altyapısı oluşturulmuş, elektronik başvuru sistemi kurulmuştur. Denetçi havuzu oluşturulmuş, farklı alanlardan uzmanlar istihdam edilmiştir."

Altyapı çalışmalarının tamamlanmasıyla akreditasyon başvurularının alınmaya başlandığı anımsatılan açıklamada, milyarlarca dolarlık ürün ve hizmeti belgelendiren ve binlerce 'helal belgesi' düzenlemiş olan farklı ülkelerde (Türkiye, Avusturya, Avustralya, Japonya, Etiyopya, Hollanda, Litvanya, Sırbistan, Bulgaristan, Tayvan, İsviçre, Hindistan, Azerbaycan, Yunanistan gibi) yerleşik 32 belgelendirme kuruluşundan gelen helal akreditasyon talebinin değerlendirmeye alındığı aktarıldı.

Akreditasyon hizmeti veriliyor
Açıklamada, akreditasyon taleplerindeki son duruma ilişkin şu bilgiler paylaşıldı:

"4 başvuru (Türk Standartlar Enstitüsü, Uluslararası Uygunluk Değerlendirme Servisi-ICAS, Supreme Islamic Council of Halal Meat in Australia-SICHMA ve Szutest Uygunluk Değerlendirme AŞ-SZUTEST] titiz bir inceleme, denetim ve değerlendirme sürecinin sonunda akredite edilmiştir. 400'ün üzerinde helal belgesi akreditasyon kapsamına alınmıştır. 3 başvurunun son aşama denetimleri tamamlanmış, tali nitelikteki eksiklikler kuruluşlara bildirilmiştir. Eksikliklerin giderildiği teyit edildiğinde akreditasyon kararı alınacaktır. 21 belgelendirme kuruluşunun ilk aşama denetimleri tamamlanmış ve esaslı nitelikteki eksiklikleri kendilerine bildirilmiştir. Bunların giderildiği teyit edildiğinde son aşama denetim süreci başlatılacaktır. 4 belgelendirme kuruluşunun yapısal eksiklikleri olduğu tespit edilmiş, bu eksiklikler giderilinceye kadar denetimler askıya alınmıştır."

Akreditasyonun yürütülen bir uygunluk değerlendirme faaliyetinin ulusal mevzuata ve uluslararası düzeyde kabul görmüş standartlara uygun biçimde yapılıp yapılmadığının doğrulanması olduğuna dikkati çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Akreditasyon, güven olgusunu merkezine alır, denetim yapanların denetlenmesidir. Helal akreditasyonu ise piyasada tüketicilerin kullanımına sunulacak ürünlere 'Helal' belgesi veren kuruluşların hem İslami kurallara hem de en güncel uluslararası standartlarla ortaya konmuş teknik kurallara uygunluğunu şart koşar. Bu perspektifle yürüttüğümüz helal akreditasyon faaliyetleri birbirini besleyen, teknik anlamda yoğun süreçlerden oluşur. Denetlediğimiz belgelendirme kuruluşlarının mevcut dokümantasyon ve saha takibi çok sıkı kurallar dahilinde gerçekleşir. HAK, ulusal ve uluslararası ölçekte yalnızca ciddiyetle helal belgelendirme hizmeti sunan kuruluşları akredite etmek suretiyle yoluna devam etmektedir. Böylece küresel 'Helal' belgeli ürün ve hizmet pazarında konumunu güçlendirmekte, Türkiye'nin alandaki 'kural koyucu' rolünü de pekiştirmektedir."