Kültür Sanat 03.12.2022 13:26

Bir Porsiyon Sanat Raflarda Yerini Aldı

Yemeğin sanatla, sanatın yemekle ilişkisinin incelendiği Bir Porsiyon Sanat isimli kitap, Düşbaz Kitaplar etiketiyle okurlarıyla buluştu. Fatma Berber ve Sümeyra Gümrah tarafından kaleme alınan kitap yemek ve sanat meraklıları için raflarda yerini aldı.
Bir Porsiyon Sanat Raflarda Yerini Aldı

Yemeğin sanatla, sanatın yemekle ilişkisinin incelendiği Bir Porsiyon Sanat isimli kitap, Düşbaz Kitaplar etiketiyle okurlarıyla buluştu. Fatma Berber ve Sümeyra Gümrah tarafından kaleme alınan kitap yemek ve sanat meraklıları için raflarda yerini aldı.

Resim, müzik, edebiyat, sinema, çağdaş sanat, tiyatro ve sosyoloji üzerinden yemeğin; yemek üzerinden ise tüm bu disiplinlerin ele alındığı Bir Porsiyon Sanat dört yüz sayfalık, altı bölümden oluşan bir çalışma. Kitabın her bir bölümünde; bölüme ait sanat dalının yemekle ilişkisine dair inceleme ve alanında uzman isimlerle yapılmış söyleşiler yer alıyor.

Kitabın bölüm başlıkları şu şekilde: “Tuvaldeki Yemek Lekesi”, “Notalar Karın Doyurur mu?”, “Satırlara Saçılan Lezzetler”, “Elinin Hamuruyla Perdeye Dokunmak”, “Yemek Sosyolojisi ve Mutfak Sanatları” ve “Madeleine de Proust: Tat Hafızamız”.

Ünlü 29 İsim ile Söyleşi Bulunuyor

Kitapta söyleşisi bulunan yirmi dokuz isim ise şöyle: Erhan Altunay, Zeynep Oral, İsmail Acar, Deniz Güvensoy Rafet Arslan, Temür Köran, Murat Güllü, Gülçin Anmaç, Günseli Kato, Cem Mansur, Sinan Büdeyri, Serhan Bali, Refik Hakan Talu, Emre Kartarı, Eren Noyan, Okay Temiz, Aslı Perker, Hakan Bıçakçı, Ahmet Ümit, Özlem Kumrular, Sevin Okyay, Alin Taşçıyan, Ümit Ünal, Semih Kaplanoğlu, Simge Günsan, Berat Çokal (Mösyö Şokola), Sevim Gökyıldız, Osman Serim ve Zafer Yenal.

Mutfak da Sanat Gibi Özgün ve Değerli

Kitabın önsözü “Sanat, mutfak gibi bol hayal, acı, keder, sevinç, dostluk, paylaşım ve yaratıcılık barındırıyor. Mutfak da sanat gibi özgün ve değerli. Her ikisinin de hafızaya değen pek çok ortak yanı var. Bu kitapta yemeğin içinde sanat, sanatın içinde yemek aradık. Zaten her ikisinin içinde de bir diğeri vardı; biz onu yeniden görmeye çalıştık” cümleleriyle başlıyor.

Kitabın proje editörü Çağla Ağırgöl ise kaleme aldığı Sunuş bölümünde “Yemek insanlığın varoluş sarmalında onsuz olmaz bir ihtiyaç olarak hep yer almış, yer almaya devam edecektir. Zaten yemek her şeyden önce bir toplumun aynasıdır; önemli olan insanın yemekle, mutfakla kurduğu ilişkinin hangi olmazsa olmazlar üzerine şekillendiğidir” diyor. Ağırgöl yazısına şu cümlelerle devam ediyor: “Yemek tarih boyunca edebi ve sanatsal üretimin en güçlü temalarından biri olagelmiştir. Edebiyat, görsel sanatlar, sahne sanatları ve müzik dolayımında hep güçlü bir zihinsel ve ruhsal açlığın yaratımına tanık oluyoruz. Yemek ve sanat, daha doğrusu yemeğin dolaşımda olduğu her yaratma eyleminde insanın bir türlü bastıramadığı açlık duygusu her şeye galip geliyor. Bu açlık duygusu ister fiziksel, ister ruhsal olsun, en nihayetinde buluştuğu, bir araya geldiği bir sofrada kendi damağına uygun bir ziyafet hazırlamayı çok iyi biliyor.”

Tuvaldeki Yemek Lekesi

“Tuvaldeki Yemek Lekesi” başlıklı birinci bölümde resim sanatı ve yemek ilişkisi üzerinde durulmuş. “Leonarda Da Vinci’nin Mutfağı ve Son Akşam Yemeği” başlığıyla araştırmacı yazar Erhan Altunay,  “Dali ve Sürrealist Oburluğu” başlığıyla gazeteci Zeynep Oral, “Hoca Ali Rıza’nın İftar Sofrası” başlığıyla ressam İsmail Acar ile söyleşi bulunuyor.  Bölümde çağdaş sanata da geniş yer ayrılmış. Ressam Deniz Güvensoy ile dönerin, gıda işletmecisi Murat Güllü ile yapılan söyleşide ise baklavanın soyut sanat karşılıklarının cevabı aranırken ressam Rafet Arslan ve Temur Köran ile çağdaş sanat ve yemek ilişkisi irdelenmiş. Minyatür alt başlığında ise okuru Gülsin Anmaç ve Günseli Kato karşılıyor.

Notalar Karın Doyurur mu?

Kitabın “Notalar Karın Doyurur mu?” başlıklı ikinci bölümü ise klasik müzik, Mevlevi müziği ve caz üzerinden üç alt başlığa ayrılmış. Bölümde orkestra şefi Cem Mansur, aşçı/şef Sinan Büdeyri, klasik müzik araştırmacısı Serhan Bali, tanbur sanatçısı Hakan Talu, caz müzisyenleri Emre Kartarı, Eren Noyan ve Okay Temiz’in yemek ile ilişkileri üzerinden söyleşileri bulunuyor.

Satırlara Saçılan Lezzetler

Edebiyatın yemek ile ilişkisinin ele alındığı üçüncü bölüm “Satırlara Saçılan Lezzetler” başlığını taşıyor. Alt başlıklar ve karşımıza çıkan isimler ise şöyle: “Sufle ve Kalp Kırıklıkları”, Aslı Perker; “Edebiyatımızdaki Sofralar”, Hakan Bıçakçı; “Irksız Yemekler”, Ahmet Ümit; “Sultanın Mutfağı”, Özlem Kumrular; “Büyülü, Büyüsüz Lezzetler”, Sevin Okyay.

Elinin Hamuruyla Perdeye Dokunmak

Yemek olgusunun edebiyat kadar iç içe olduğu bir başka sanat dalı olan sinema ise kitabın dördüncü bölümünde okuru karşılıyor. “Elinin Hamuruyla Perdeye Dokunmak” başlıklı bölüme, “Yemek de Hayat da Tuz İster” alt başlığında, sinema eleştirmeni Alin Taşçıyan ile gastrosinemaya giriş niteliğinde bir söyleşiyle başlangıç yapılmış. Yönetmen, senarist Ümit Ünal ile filmi “Sofra Sırları”, Altın Ayı ödüllü yönetmen Semih Kaplanoğlu ile “Yumurta, Süt, Bal ve Buğday” filmleri üzerine sohbet edilmiş. Dördüncü bölümün son alt başlığı ise bir tiyatro oyununa ayrılmış. Oyuncu Simge Günsan ile yapılan söyleşi, “İhanet Soslu Trajedi Yemeği: Menemen ve Kral Lear” başlığıyla verilmiş.

Sosyoloji ve Sanat

“Yemek Sosyolojisi ve Mutfak Sanatları”na ayrılan beşinci bölümde mimar, aşçı Berat Çokal (Mösyö Şokola) ile “Anadolu Mutfağı ve Sanatı”; yemek yazarı “Sevim Gökyıldız ile Gastronomi”; yiyecek-içecek işletmeciliği danışmanı, Türk Kahvesi Kültürü ve Araştırmaları Derneği Üyesi Osman Serim ile “Kahvenin Dönüşümü ve Sofranın Hikâyesi”, akademisyen Zafer Yenal ile “Sofranın Tarihi ve Kahve Üzerine” alt başlıkları yer alıyor.

Tat Hafızasına Dokunmak

Kitabın altıncı ve son bölümü “Madeleine de Proust: Tat Hafızamız” başlığını taşıyor. Bu bölümde farklı yaş ve meslek gruplarından isimlerin tat hafızlarına dair kaleme aldıkları anıları yer alıyor.

Döner Bir Çağdaş Sanat Eseri Olsaydı, Şiir de Ekşi mi Olurdu?

Bir Porsiyon Sanat’ta bulunan söyleşilerde ilgi çekici ara başlıklar da kullanılmış. Şiir Ekşi Olmalı, Baklavada Estetik Terör, Döner Bir Çağdaş Sanat Eseri Olsaydı…, Salvador Dali Menemen Yemiş Olsaydı…, Kutsal Yanlışlar, Beden Politikası ve Yemek İlişkisi, Minyatürlerin Yemekteki Karşılığı Baklavadır, Sütlaca En Çok Bill Evans Yakışır, En Sesli Tatlı Aşure, Aşçıların da Büyücülerin de İksirleri Var, Tatlı Tatlı Öldürmek bu başlıklardan bir kaçı.

Yemeğin ölçüsünün sanatın altın oranıyla buluştuğu Bir Porsiyon Sanat, Düşbaz Kitaplar etiketiyle satışta.