Röportaj 13.06.2017 08:30 Güncelleme: 14.06.2017 18:40

'BİRLİK 7 TÜRK DEVLETİNDEN OLUŞABİLİR'

'BİRLİK 7 TÜRK DEVLETİNDEN OLUŞABİLİR'

Türk halklarının özgürlük mücadelesinin sembollerinden biri olan sürgündeki Özbek muhalif lider, yazar, şair Muhammed Salih’le yaptığımız söyleşinin son bölümünde Türk Birliği kurulması için nasıl bir yol izlenebileceğini konuştuk.

Muhammed Salih, söyleşimizin önceki bölümlerinde “Türk birliği için Özbekistan’da her şeyini ortaya koyabilecek bir kadro iktidara gelirse oradan hareket başlar. Biz bu hareketi hep Türkiye’den bekledik. Ama Türkiye kendi iç problemleriyle uğraşmak zorunda kaldı. Rahmetli Özal bu perspektifi sanki görmüştü, ömrü yetmedi” diye konuşmuştu. 

Kerimov size başkanlık teklif etti değil mi?

Evet, bu seçimden sonraydı. Seçim kampanyasında ben TV’de  sadece 13-15 dakika konuşma yaptım yerel kanallarda. Kerimov her gün 4-5 saat konuşuyordu kendisi bana rakipti. Bana 13 dakika verdi. Ona rağmen bu demokarsiye hazır olamayan halkın yüzde 52’si oyunu bana verdi. Çünkü ben Kerimov ve onun dostları gibi hırsız değildim. Dürüsttüm. Sovyet hegamoniyasına karşı duruşum 1970’lerden beri netti. 

“Ben bugün Rus karşıtı değilim”

Özbekistan’da sizin desteğinizle oluşabilecek demokratik reform, demokratik yapılanma Rusları ürkütmez mi, Ruslarla ilişkileri nasıl geliştirmek lazım, kanaatiniz nedir?

Sovyet döneminde ben Moskova’ya karşı açıkça yazdım, konuştum ama şimdi bağımsızlığımızı kazandıktan sonra bizim Ruslarla aramızda herhangi bir problem yok. Biz özgürlüğümüzü kazandık, bağımsızlığımızı kazandık. Ben bugün Rus karşıtı değilim. Bugün ben Müslümanım ve bakış açım siyasetçi olarak milli ve özgürlükçüyüm, bunu Ruslar biliyor. Ruslarla aramızda hiçbir sorun yok.

Hatta bölgenin toparlanması açısından bizim gibi insanlara ihtiyaç var bölgenin. Yani ben olmasam da, ben isterdim, benim gibi biri gelsin. 

Mesela Türkiye’nin Şangay Beşlisi’ne katılmasına Orta Asya aydını olarak nasıl  bakıyorsunuz? Türkiye Şangay 5’lisinden bir fayda edebilir mi? Demokratik standartlar gereği. Ekonomisi açısından ya da kendi opsiyonlarını çoğaltması açısından nasıl etkilenir?

Bu başka bir bloğa karşı hareket ya da aksiyon şeklinde olmaması lazım. Bütün artı ve eksileri iyi hesaplamak lazım. Eğer Türkiye’nin ve Türk dünyasının faydasına olursa neden olmasın. Biz mahkum değiliz. Avrupa’ya mahkum olmamamız lazım. Ama sırf Batı’ya gözdağı vermek ve Şangay Birliği’ne bir jest olarak da yapmak doğru olmaz tabii. Avrupa’yla bizim iyi olmamız lazım, mümkünse bütün dünyayla iyi olmamız lazım, menfaatlerimiz için ne gerekiyorsa onu yapmak lazım.

“ÖZAL, ELÇİBEY’LE ANLAŞMIŞTI”

Sayın başkan özel mesaj vermek ister misiniz. Benim aklımdan geçen tabii sizin demokrasi mücadeleniz çok önemliydi. Sivil toplum mücadeleniz Özbekistan’da önemliydi tabii size en büyük desteği merhum Turgut Özal verdi..

Evet. Daha doğrusu desteği verecekti, söz vermişti rahmetli Özal. Elçibey’le anlaşmışlardı bu konuda, bunu bana bizzat Elçibey söyledi. Ama Özal vefat etti. Kadere bakın, Özal’la randevu onun vefat ettiği gün 17 Nisan akşam saat 20.30’a alınmıştı. Ben Elçibey’in misafiriydim. Onun telkiniyle 6 Nisan’da Özal’la görüşmek için Bakü’den İstanbul’a geldim. 

Turgut Özal’ın öldürüldüğü kanaatinde misiniz?

Böyle bir tahmin var, ama ben elimde belge olmadığı için sadece güman edebilirim.

Türk birliğinden bahsettiniz hocam, Türk birliğini gerçekleştirirken ekonomik, kültürel sosyal ne tür politikalar belirlemeliyiz önceliğimiz ne olmalı? Yani ortak tarih nasıl oluşturabiliriz?

Bütün cephelerde birleşmek lazım. Toparlayarak söylesem; 7 Türk devletten oluşan bir konfederal devlet de yapılabilir hatta. 

Konfederal devletlere Kürtler katılabilir mi?

Ortadoğu’daki Kürtler olabilir. Turan konfederasyonu olacak o zaman. Öncelikle her şeyden önce Türk birliği olacak. Katılabilecek etnik gruplar olursa katılabilir.

Bir zamanlar Ruslar gözlemciydi zaten. İlk rahmetli Turgut Özal bu dediğinizi acele de olsa yapmaya  kalkışmıştı. 

O zaman ortam çok müsaitti. Bugün gene çok ayrışma başladı. Böyle bir entegrasyon genelde herkesin kafasında vardı. Ve Özal da onu yakalamaya çalıştı. Her şeyi anlamamıştı tabii Özal. Ama onda bir gayret vardı. Bir şeyler yapmak lazım olduğunu biliyordu. Derdi vardı. n Peki bu FETÖ’nün okulları, Orta Asya’da okullar açtı sizin zamanınızda açmıştı. Ancak büyük resimde Türkiye’deki paralel yapılanmanın maalesef parçasıydı. Fakat sonradan bu yapıdan ilk başta Ruslar rahatsız oldu dolaylı Amerikan kontrolünde olduğundan dolayı. İlk sorum şu FETÖ okulları faydası var mıydı ilk dönemlerde? Sovyetlerin yıkılışından sonra gelen 15-20 yıl sonra sizin için bir faydası oldu mu, gördünüz mü, Türk dünyası açısından?

Mutlaka oldu. En azından Türkçe’yi öğrettiler. Türkçe bir kaynaşma oldu. Türkçe konuştular, Türkçe şarkı söylediler. Şu festivaller falan da iyi şeylerdi aslında. Bunun FETÖ’yle alakası yok. Devleti ele geçirmek amacı taşımasaydı, okullar çok güzeldi.

Peki siz bu FETÖ okullarının Amerikan çıkarlarına ya da CIA çıkarlarına  hizmet ettiği kanaatinde miydiniz, ilk kurulduğundan beri?

Ben onu bilmiyorum ama mutlaka CIA’de çalışmış yanları vardır. Çünkü Amerika bu gibi hareketlerden hep yararlandı ve yararlanmaya devam edecektir. Bizim buna şaşırmamamız lazım.

Özbekistan’da bunları ilk Kerimov kapatmıştı değil mi? Amerikan gerekçesiyle mi kapattı?

Kerimov dini açıdan kapattı. Çocukları dindar yapacak ve dindarlar benim gibi dinsizi devirecek diye kapattı.

Ama siz de dahilsiniz değil mi? Sizin ekonomik gücünüz olmadığı için sizin çocuklarınızı almamışlardı galiba. 

Ben Kerimov’un muhalifi olduğum için oğlumu okuluna kabul etmedi. 

Evet siz muhalif olduğunuz için. 

1990’da milletvekiliydim, Parlamentoda muhalif fraksiyonun başkanıydım. Kerimov okullarımı kapatmasın diye, benim oğlum Timur’u okuluna kabul etmedi. Ve bunu da her yerde söyledi. Kerimov’un düşmanı Salih’in oğlunu mektebimize kabul etmedik diye.