SEMA SEZEN
Sosyal medya veya internette arama motorlarıyla ulaşılan ve bilinçsizce gidip yaptırılan dolgu, botoks ve diğer medikal estetik yöntemleri, doktor tavsiyesine uyulmadığı için birçok soruna neden olabiliyor. Teknolojinin gelişmesiyle git gide çeşitlenen medikal estetik uygulamalarının hangi sorunlar için kullanıldığını Dermatoloji Uzmanı Dr. Banu Serbes Kural, YeniBirlik okurları için anlattı.
-Botoks hangi cilt kusurları için çaredir?
Botoks enjeksiyonu 20 yılı aşkın bir zamandır bütün dünyada en yaygın uygulanan antiaging yöntemidir. Özellikle yüzün alın ve göz çevresi bölgesinde aşırı mimik hareketlerine bağlı olarak gelişen kırışıkların giderilmesinde kullanılır. İlk zamanlar yalnızca 40 yaş sonrasında kaş arası, alın ve göz kenarlarındaki belirgin kırışıkların giderilmesinde kullanılırken, günümüzde koruyucu amaçla daha erken yaşlarda enjeksiyon yapılabilmektedir.
Ayrıca özellikle koltukaltı, avuç ve tabanlardaki aşırı terleme sorununun giderilmesinde tek bir enjeksiyon ile uzun süreli rahatlama sağlanmaktadır. Bunun yanı sıra bölgesel aşırı sivilcelenme ve yağlanma sorununun çözümünde de kullanılmaktadır.
-PRP yöntemi hangi sorunları çözüyor?
PRP yöntemi, hem cildinin genç kalmasını isteyip hem de doğal hatlarını yitirmek istemeyenler için en uygun antiaging yöntemidir. Kol damarından alınan kandan elde edilen serum sıvısının cilt altına enjekte edilmesi ile ciltte parlaklık, gerginlik elde edilir. Gözeneklerin sıkılaştığı, yüzeydeki kılcal damarların görünmez olduğu, cilt renginin düzeldiği görülür. PRP işleminin düzenli tekrarlanması ile ciltteki yaşlanma belirtileri yavaşlar. Ayrıca PRP uygulaması ile ciltteki sivilce izleri ve ameliyat ya da yara izlerinin düzelmesi sağlanır.
-Lazer yönteminden söz eder misiniz?
Lazer uygulamaları son yıllarda sağlık ve estetik uygulamalarında çığır açmıştır. Yoğunlaştırılmış tek dalga boyundaki ışığın verdiği enerji deride koyu renkli alanlarda veya damardaki kırmızı hemoglobinde odaklanarak tedavi amaçlı kullanılır.
-Tedavi alanları hangileri?
Oftalmoloji, cerrahi gibi alanlardaki yaygın kullanımının dışında dermatolojide özellikle lazer epilasyon uygulamaları başarılı kalıcı sonuçları ile tercih edilirler. Ayrıca cilt yenileme, kırışıklık tedavisi, yara izleri ve çatlakların giderilmesinde, varis tedavisinde, dövme silinmesinde de lazerler kullanılır.
-Göz kapağı sarkmalarında kullanılabiliyor mu?
Günümüzde birçok farklı lazer çeşitleri cilt sıkılaştırmada kullanılmaktadır. Özellikle ameliyat olmaktan çekinen veya sağlık sorunları nedeniyle ameliyat olması sakıncalı kişilerde plazma enerjisi uygulamaları ile gevşemiş göz kapaklarında düzelme sağlanabilmektedir.
-Uygulanan hasta tedavi sonrası nelere dikkat etmeli?
Günümüzde lazer uygulamaları da 20 yıl öncesine göre çok daha konforlu hale getirilmiştir. Özellikle yaygın olarak kullanılan fraksiyonel lazer seansları sonrasında günlük hayatı sürdürmede sıkıntı yaşanmaz. Tedavi sonrası dikkat edilmesi gereken en önemli konu, ortaya çıkan deri kızarıklığı süresince güneşten kaçınılması gereğidir. Aksi halde kızarık ciltte kararma ve lekelenme gelişebilir. Yine günümüz teknolojisinin geliştirdiği kuvvetli güneş koruyucu ürünlerin desteği ile bu sırada fazla sorun yaşanmasının önüne geçilebilmektedir.
-Kozmetik ürünler cilt sorunları için ne kadar etkili?
İlk çağlardan beri insanlar kendilerini karşı cinse beğendirme dürtüsü ile güzelleşme yolları aramış, bu amaçla doğada bulunan bitkisel ve hayvansal ürünlerden faydalanmışlardır. Günümüzde ise artık kozmetik ürünler yüksek teknolojik araştırmaların sonucunda formüle edilmektedir. Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmakta, cilt kuruluğunu veya aşırı yağlanmasını gidermekte ve birçok cilt sorununda düzenli kullanım ile önemli katkı sağlamaktadırlar. Ancak unutmamalıyız ki, cilt sorunlarının kökeninde hem genetik faktörler, hem de beslenme, iklim, güneş ışığı, sigara kullanımı, stres gibi birçok faktör bir arada etkilidir. Dolayısı ile kozmetik ürün kullanımı ile cilt sorunlarına mutlak çözüm sağlanması mümkün değildir.
-Nazolabial çizgiler için ne yapılabilir?
30'lu yaşlardan itibaren yer çekiminin etkisi ile yüzümüzde yanaklarımızdaki yağ dokusu aşağıya doğru yer değiştirir, cilt esnekliğini yitirerek gevşemeye başlar. Bunun sonucunda burnumuzun kenarlarından ağız köşelerimize doğru uzayan çizgiler belirir. Bu çizgiler yüzümüze yorgun ve mutsuz bir ifade verir. Günümüzde, cilt altında eksilen doku hyalüronik asit veya kalsiyum kristalleri içeren çeşitli dolgu maddeleri ile takviye edildiğinde bu yaşlılık çizgileri silinebilmektedir. Ayrıca lazer ve radyofrekans enerjisi ile cilt sıkılaşması sağlanıp cildin gerginliği artırılır veya ileri vakalarda, ameliyattan korkan kişilerde ip askıları ile yine oldukça uzun süreli olarak çizgiler hafifletilir.
