Güncel - Yaşam 04.07.2019 10:00 Güncelleme: 04.07.2019 10:54

TÜRKTOB YÖNETİM KURULU BAŞKANI SAVAŞ AKCAN: AMACIMIZ TAM ANLAMIYLA MİLLİ TOHUMCULUK SEKTÖRÜNÜ OLUŞTURMAK

Türk tohumculuk sektöründe ilk kez 2018 yılında ihracat ithalatı geçti. Tarımsal üretimde milli tohumluk çeşitlerinin daha çok yaygınlaşması için çalışan TÜRKTOB, bir yandan da GDO, hibrit tohum gibi konularda yanlış algıları düzeltmeye çalışıyor.
TÜRKTOB YÖNETİM KURULU BAŞKANI SAVAŞ AKCAN: AMACIMIZ TAM ANLAMIYLA MİLLİ TOHUMCULUK SEKTÖRÜNÜ OLUŞTURMAK

ANKARA (YENİBİRLİK)

Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Akcan, kısa sürede 10 milyar dolarlık katma değer üreten tohumculuk sektörünü YeniBirlik’e değerlendirdi.

Sayın Savaş Akcan, tohumculuk sektörü ülkemiz için çok önemli. Çünkü tohum, tarımın ve gıdanın temeli. Bu nedenle tohumculuğun ekonomik açıdan da değerlendirilmesi sadece sektörü değil hepimizi ilgilendiriyor…

Çok haklısınız. Dünyada tarımsal üretimini geliştirmeden tam anlamıyla kalkınmayı başarmış tek bir ülke yok. Tarımsal üretiminde en stratejik girdisi tohumluktur. Biz, tohum, fide, fidan ve süs bitkilerine, diğer anlamda bitki üretim materyallerinin hepsine birden ‘tohumluk’ diyoruz. Bu alanlara birlikte baktığımızda 4 milyar dolarlık üretim değerine, 10 milyar dolarlık katma değere ulaştık. 2018 yılında 260 milyon dolarlık ihracat, 240 milyon dolar ithalat yaptık. İlk kez ihracatımız, ithalatımızı geçti. 80 ülkeye tohum satıyoruz. Bu ivme devam edecek. 2023 yılında toplam ihracatımızın 500 milyon dolar olması için dünya kazan biz kepçe dolaşıyoruz.

Sayın Akcan, peki üretim miktarlarımız nedir?

2018 yılında 1 milyon 60 bin ton sertifikalı tohum, 190 milyon adet meyve fidanı, 4 milyar adet sebze fidesi, 1.7 milyar adet süs bitkisi ürettik. Tüm gruplarda her yıl artan bir üretim grafiği var. Örneğin birliğimizin ve alt birliklerimizin kurulduğu 2008 yılından bu yana sertifikalı tohum üretimi yüzde 366, fidan üretimi yüzde 292, fide üretimi yüzde 53, süs bitkileri üretimi yüzde 15 dolayında arttı. Süs bitkilerinde ayrıca üretim alanları son 15 yılda yüzde 250 artarak, 50 bin dekara ulaştı. 10 yılda tüm üretim kollarında bu oranlarda artış yakalayan başka bir sektör var mı, siz söyleyin. TÜRKTOB ve alt birlikleri olarak 50 bin üyemizle bitkisel üretimin tamamen milli tohumluklarla yapılması ve sertifikalı tohum kullanımının artması için yoğun bir gayretimiz var.

“TOHUMCULUKTA HİÇBİR ÜLKEYE BAĞIMLI DEĞİLİZ”

Az önce dış ticaret rakamlarını verdiniz ama sektörün dışa bağımlı olduğunu, hatta İsrail’e bağımlı olduğunu savunanlar var. Ne dersiniz?

Net konuşayım; tohum ithalatı tamamen yasakladı diyelim; emin olunuz hiçbir temel ürün grubunda üretim sıkıntısı yaşamayız. Çeşitlilikte sıkıntı olabilir ama aç kalmayız. Meşhur İsrail tohumu konusunun da bir şehir efsanesi olduğunu bir kez daha ifade edeyim. 2018 yılında bu ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın sadece yüzde 5’idir. 12 milyon dolarlık ithalat yaptığımız bir ülkeye bağımlıyız diyebilir miyiz? Ayrıca İsrail’e 1milyon dolarlık tohum ihracatımız var.

‘YANLIŞ BİLGİLER MİLLİ EKONOMİMİZE ZARAR VERİYOR’

Sayın Başkan GDO’lu tohumlar ve Hibrit tohumlar konusunda pek çok bilgi dolaşıyor. Bu işin aslı nedir?

Tohum, hatta tarım ile hiç ilgisi bulunmayan akademisyenlerin, doktorların, gazetecilerin, yazarların, fitoterapistlerin ve sözde sağlık kürleri satıcılarının yanlış ve bazen maksatlı açıklamaları yüz binlerce çiftçimizi ve milyonlarca tüketicimizi olumsuz etkiliyor. Bu kişiler, milli ekonominin temeli olan tarıma zarar verdiklerinin farkında değiller. Eğer farkında olarak yapıyorlarsa çok daha acıdır. Bizim için vatana ihanet ile eş değerdir. Ülkemizde ilgili yasalar GDO’lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) tohumların üretimini ve her türlü ticaretini yasaklamıştır. Aksi halde çok ciddi miktarda maddi ve 12 yıla kadar hapis cezası verilmektedir. Hibrit (melez) tohumlar ise daha yüksek verim ile pazar değeri yüksek, kaliteli, standardı değişmeyen, iç tüketim ve ihracatta tercih edilen ürünlerin arzı için doğal yöntemlerle üretilir. Adı üstünde doğada zaten kendiliğinden olan melezlemenin insan eliyle yapılmasından başka bir şey değildir. Hiçbir genetik değişiklik, müdahale söz konusu olamaz. Hibrit tohumlar kısır değildir, ayrıca hibrit tohumlarla üretilen ürünlerin insan sağlığına zarar verdiği iddiası gerçek dışıdır.