​ACEP NEDEN?

Ömer EROĞAN 30 May 2017

Ömer EROĞAN
Tüm Yazıları
Spor faaliyetlerinin yürütüldüğü büyük alanlara Latince kökenli bir isim verilmesi, hele de Kültürümüzde vahşi gösteri anlayışı bulunmamasına rağmen, nedendir? Sayın Cumhurbaşkanımızın ilgilenip yanlışın düzeltilmesini sağlaması tabii ki tebrike şayandır.

Spor faaliyetlerinin yürütüldüğü büyük alanlara Latince kökenli bir isim verilmesi, hele de Kültürümüzde vahşi gösteri anlayışı bulunmamasına rağmen, nedendir? Sayın Cumhurbaşkanımızın ilgilenip yanlışın düzeltilmesini sağlaması tabii ki tebrike şayandır. Fakat, bugüne kadar niye yanlışı kendimiz düzeltmiyoruz da bu denli yoğun çalışma mesaisinin sarf edildiği en yüksek Makama bırakıyoruz acep? Bu da dikkate şayandır.

NATO, Rusya’da en kanlı ihtilal gerçekleştirilerek oluşturulan Sovyetler Birliği kısa sürede dünyanın diğer büyük gücü haline gelebilmiş ve oluşturduğu tehdide karşı II. Harp sonrası koruma amaçlı kurulmuş ve Avrupa’ya iyice yerleşmiştir. Bunca zaman sonra dahi Rusya’nın rejimini değiştirip yine kısa sürede büyüme kabiliyetini göstererek, bilhassa Doğu Avrupa üzerinde tehdit oluşturduğu düşüncesi artmaktadır. Yayılmacı ve ilhakçı politikaları, Gürcistan’ın ve Ukrayna’nın Pakta üyeliğine gösterdiği çok sert tepkiler bu görüşü teyit eder bundan dolayı da şimdilik Makedonya’nın üyeliğine ağırlık verilmektedir.

Afganistan’da görevlendirilmesinden itibaren tartışılan savunma örgütünün yeni işlevler üstlenmesi hususu son toplantıda  “Terörizme Karşı” bir yeni misyon daha yüklenerek ileride daha başka nerelerde kullanılabileceği merakını da beraberinde getirmektedir. 

Orta Avrupa’da hala cılız NATO karşıtlığı mevzubahistir fakat daha önemlisi; AB yönetiminin Bandung (1955) tarzı bağlantısız bir konum arayışı ve bu doğrultudaki “AB ordusu” kuruluşu ve benzeri girişimleridir. Başka misyonlara doğru kapının aralandığı geçen haftaki yeni binasının açılış toplantısı bu açıdan önemlidir.  NATO’nun yeni Patronu da resim çekilmesi esnasında Karadağ Başbakanını koluyla iterek öne geçmesiyle yeni pozisyonunu üslubunca göstermiş bulunmaktadır. Örgüte üye ülkelerin milli gelirlerinin en az %2 oranında genel bütçeye katılımları şartı hususu bundan önceki ABD yönetimi tarafından hazırlanmış bir konu idi, hakikaten vergi mükelleflerinin NATO bütçesine geçen yıl neredeyse % 70 varan katılımları bir reaksiyon oluşturmaktadır, seçmenlerine söz vermiş olan yeni Başkan bu konuyu sert üslubu ile dile getirmiş olabilir fakat bu Örgütte herhangi bir çatlak anlamına gelmemelidir.

Müteakiben Sicilya’da yapılan G 7 toplantısına katılan Sayın ABD Başkanının üslubu bir Tartışma Kulübü görünümündeki oluşumun bundan böyle ihtimaldir ki G 6 + 1 olarak adlandırılmasına yol açabilecektir.

Brüksel’den önce yeni Başkanın yakın coğrafyamıza yaptığı yolculukta  çok önemlidir. Bilhassa Suudi Arabistan ziyareti, Vahhabi devlete göstermiş olduğu büyük teveccüh ve desteğin yanı sıra çok sert eleştirdiği İran’da seçimlerin reformist Ruhani tarafından kazanıldığı ve İran toplumunun gelecekleri için büyük ümitler beslediği günlere denk gelmiştir, böylece barışın tesisi yerine bölgemizdeki huzursuzluğun artması ihtimali maalesef güçlenmektedir.                               

Ramazan-ı Şeriflerinizin hayırlı olması temennilerim ile, Efendim.