Vakıf Katılım web

ADAM HEM KARISINI HEM ÇOCUĞUNU ALDATTI!

Funda ÖZKALYONCU
Tüm Yazıları
Kadını aldatmaya gör.

Evli çift, bir de 5 yaşında oğulları var.

İkisi de eğitimli, çalışan, bilinçli insanlar. 

Kadın geçen eylül ayında evdeki eşyalarının, özellikle iç çamaşırlarının yer değişmesinden şüpheleniyor.

Oğlu da "anne sen yokken eve kadın geliyor " demesi üzerine iyice şüpheleniyor ve eve kamera yerleştiriyor.

İnanılmaz bir şey oluyor. 

Kamera görüntülerini izliyor ve kadın şok geçiriyor.

Evde kadının kıyafetlerini ve iç çamaşırlarını kocasının giydiğini gözleri ile görüyor. 

Kocası peruk takıyor, makyaj yapıyor ve kadının kıyafetlerini giyiyor.

Kadın yaşadığı o şok ile soluğu, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nda alıyor.

Boşanma davası açıyor.

Ve anne, babanın çocuğuna zarar verecek şekilde davranması nedeniyle suç duyurusunda bulunuyor. 

Adam mühendis, mühendis adam karısı evde yokken eve geliyor, peruk takıyor, makyaj yapıyor ve 5 yaşındaki çocukla oynuyor.

Kadın kocasının iş nedeniyle Hollanda'ya gittiğini ve o seyahatten döndükten sonra değiştiğini söylüyor.

Diyor ki; Hollanda'da bir süre yaşadı, döndükten sonra davranışların da ciddi değişiklikler oldu.

Bize karşı ilgisiz davranmaya başladı.

Geç saatlerde alkollü eve gelmeye başladı.

Bana ve çocuğa karşı kaba davranmaya hatta şiddet uygulamaya başladı 

Bakın kadın anlattıklarında, buraya kadar olan hikaye bile boşanma davası ve suç duyurusu için yeterli, değil mi?

Yok işte.

Kadını aldatmaya gör.

Kadının içine şüphe düşürmeye gör. 

Kadınlık hali, aldatılma duygusu çok önemli bakıyor iç çamaşırları yer değiştiriyor, aldatıldığından şüphelenince harekete geliyor.

Adam eve geliyor, peruk takıyor, makyaj yapıyor, mini etek veya şort giyiyor.

Ve çocuğa cinsel yönden çarpık bilgilendirme ve anlatımda bulunuyor 

Erkekler sütyen takabilir diyor.

Etek giyebilir diyor. 

Çocuğun yattığı yatakta tuhaf hareketler yapıyor.

Buraya kadar anlatılanlar ne kadar mide bulandırıcı, değil mi?

Ne kadar inanılmaz, değil mi?

Film olsa bu kadarına da pess dedirten hikâye. 

Utanmaz adam.

Adam Hollanda’ya gitti kadın olmak isteği hortladı diyemeyiz, değil mi?

Kadın olarak kendimizi bu kadının yerine koyalım.

Ne derdik?

Önce senin "Allah belanı versin" derdik.

Aldatılmışlığımızı yere, göğe, dünyaya sığdıramazdık.

Kocam meğerse bir kadınmış derdik.

Daha önce nasıl anlamadım diye tepişip dururduk.

Bu adamla nasıl aynı yatağa girdik, sarıldık uyuduk derdik.  

Bu adama nasıl çocuk doğurdum derdik.

Şaşkınlıktan kendinize gelemezdik.

Adam keşke kadın kıyafeti ile çıkıp sokaklarda dolaşsaydı, aradığı şeyi sokaklarda bulsaydı derdik.

Keşke eve başka kadın girseydi, beni onunla aldatsaydı derdik.

Ve bundan sonra kime ne kadar güveneceğiz Allah'ım diye her gece dua ederdik.

Ya çocuk.

Babam çok komik adamdı diye büyürken, babamın kadınsı hareketleri vardı diye psikolojik testte gülerek anlatırken.

Adam.

Kadını kandırdı.

Kadını utandırdı. 

Kadını kendisi ile aldattı.

Adam.

Çocuğunu kandırdı.

Çocuğunu utandırdı.

Ve bu babalık hali ile utandırdı.

Hayat İŞTE.

İnsan bu kadar sorumsuz, bu kadar şuursuz, bu kadar utanmaz, bu kadar terbiyesiz, bu kadar sapık nasıl olabiliyor.

Funda'nın aklındakiler…

... 7.Koğuştaki Mucize filmi Oscar'a aday adayı oldu.

Filmi Mehmet Ada Öztekin yönetiyor.

Film güzel, hikayesi hüzünlü, bol gözyaşı ve sürükleyici bir film.

Filmin oyuncusu Aras Bulut İynemli, inanılmaz oyunculuk sergiliyor.

Zaten son yılların en iyi oyuncularından birisi, inanılmaz döktürüyor .

Film Türkiye'de en çok izlenen film olmuştu.

Ve aynı zamanda en çok hasılat yapan filmi olmuştu.

Film Oscar aday adayı.

Film senaryosu, hikayesi, oyunculuk olağanüstü, kurgu ve her şey şahane.

Şu ana kadar her şey şahane, AMA tek sorun filmin senaryosu bize ait değil.

Güney Kore filminden uyarlama.

Film Miracle in Cell No.7 filminin senaryosunu bize uyarmamışlar.

Bizim ülkemizde bize has ne hikayeler var, insanın aklına, hatta kalbine keşke bizden bir hikaye olsaydı diye düşüyor. 

Bir film Oscar'a aday aday ise senaryosu bize ait olan bir hikaye olsaydı daha iyi olurdu, değil mi?

Neyse.

Film Oscar'a aday olsun, kazasın da gerisi teferruat kalsın.

İnşallah yolu açık olsun.

Başarılar dilerim.

... Özellikle ünlüler çocuklarına konsept doğum günü yapıyorlar.

Kız ise pembeler.

Erkek ise maviler. 

Genellikle beş kuruş para da ödemiyorlar, sponsor buluyorlar ve sponsoru etiketliyorlar. 

Sonra sosyal medyalarında sayfa sayfa paylaşıyorlar.

Bakın canınızın istediği gibi doğum günü yapın, kim ne diyebilir ki.

Kimsenin sizin paranız da pulunuz da çocuklarınız da gözü yok.

Ama paylaştığınızda insanların aklından geçenleri ve dediklerini tahmin bile edemezsiniz.

Söz söyleme hakkı doğuyor, anlayın bunu.

Ülke ekonomik sıkıntı içinde, çoluk çocuk sahibi fakir insanlar çok ve sizleri çok takip ediyor.

Sosyal medya bu, orada herkes var.

Bakın yoksul insanların çocukluk fotoğrafı olmaz.

Babaları sabahın erken saatinde iki lokma için yollara düşen çocuklardır bunlar.

Onlar daha çocukken yoksulluğa tutunmuş hayatın küçük askerleridir.

Bence paylaşımlarınıza dikkat edin ve merhametinize daha daha çok dikkat edin.