11 Ekim tarihinde Ermenistan Moskova ateşkesine rağmen Azerbaycan’ın ikinci büyük kenti olan Gence’ye füze saldırısı gerçekleştirdi. Bu durum Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı kapsamı alanındaki topraklarında sivillere karşı bir şehre Scud füzesi atıldı. AGİT [Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı] topraklarındaki ilk vaka oldu. Scud füzelerini Ermenistan sınırına ve işgal altındaki Kelbecer bölgesinden [1993'te Ermeni işgali ile ele geçirilen Azerbaycan toprakları] atıldı. İşgal altındaki Karabağ dışında sivil tesisler ve altyapı bu tür silahlarla saldırıya uğramış oldu.

Barajlara saldıran Ermenistan Azerbaycan'ın 27 Eylül’de ilk saldırıya uğrayan bölgesi  Teter başta olmak üzere Azerbaycan'ın şehirlerini Ermenistan bombalamaya devam etti. Terter’e zaman zaman bir saatte içinde 2.000'den fazla ateşli mühimmat ile saldırıldı. Hankendi'de [Bakü'nün Dağlık Karabağ'ın merkezi] Ermeni tarafının üç topçu bataryası  ve füze üssünü belirleyen Azerbaycan bu tesisler meşru müdafaa hakkından dolayı hedef aldı ve imha etti. Ermenistan’ın Gence’ye 4 Ekim'de uzun menzilli bir füzeyle saldırması AGİT tarafından görmezden gelindi. Ayrıca Mingeçevir Baraj Ermenilerce bombalandı. Azerbaycan'ın ana su rezervinin bulunduğu ve elektriğin üretildiği bir sanayi bölgesi olan Mingeçevir’in hedef alınması Azerbaycan’ın sivil yaşam alanlarının yaşam damarlarına yönelik bir saldırı olmasına rağmen AGİT suskunluğunu korudu. Avrupa merkezi coğrafyasında bir baraja bomba atılsa yer yerinden oynardı. Bütün bu saldırılarda birçok Azerbaycanlı sivil yaşamını yitirdi.

YABANCI SAVAŞÇILAR MI?

Ermeni tarafı, Azerbaycan’a saldırmak için Karabağ’a getirdiği paralı asker ve terör örgütü elemanlarından dikkati başka yöne çekmeye çalışıyor. Erivan idaresi Lübnan ve Suriye'den YPG terör örgütü içindeki Ermeni unsurları Karabağ’a getirdi. Bakü Dağlık Karabağ'da getirilen bir Kanada vatandaşı ve PKK mensuplarını belirledi. Açık kaynaklarda onlarca Ermeni unsurları içinde Irak’ta PKK içinde faaliyet gösteren Ezidi gurupların görselleri yayınlandı.

ERMENİ TARAFI ÇEKİLMEDEN YENİ STATÜKO PEŞİNDE

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarıyla Ermeni tarafının Azerbaycan topraklarını işgal altında olduğu kayıtlara geçmiş durumda. Türkiye ve Rusya Karabağ Azerbaycan toprağı dedi. İran ise Karabağ İslam toprağıdır diyerek Ermenilere ait olmadığını söylese de bilinen ikili Fars kurnazlığına Tahran devam ediyor. Bakü yönetimi gelecek nesillere kalacak yeni bir 30 yıllık işgal istemiyor. Alanda askeri etki oluşturan Azerbaycan masada çekilme takvimi istiyor.

AZERBAYCAN ORDUSU

Azerbaycan ordusunun kullandığı silahların yüzde 90'ı Rusya'dan geliyor. Beyaz Rusya, Ukrayna, Türkiye veya İsrail gibi diğer ülkelerle de savunma iş birliği anlaşmaları olan Bakü son 20 yıldır güçlü bir ordu ortaya çıkardı. Türkiye’nin yanı sıra genç Azerbaycan subayları başka ülkelerde de eğitim alıyor. En son Türkiye ile Azerbaycan ortak tatbikatı ‘TurAz Kartalı-2020’ adıyla yapıldı. Havada ve karada da devam eden harp oyunları, Ermenistan ve destekçilerine net bir mesaj idi. ‘TurAz (Türkiye-Azerbaycan) Kartalı’ adı verilen hava tatbikatı önceki yıllardan farklı olarak bu yıl Tovuz bölgesinin hemen dibindeki Gence’yi de kapsadı. Türk ve Azerbaycan Hava Kuvvetleri, Gence, Kürdemir ve Yevlah hava sahasında 10 Ağustos’a kadar sürekli faaliyette oldular. Türkiye’den F-16 savaş uçakları, İHA ve SİHA’lar, helikopterler ile Azerbaycan Hava Kuvvetlerine ait Mig-29, Su-25 savaş uçakları ve Azerbaycan’ın Türkiye’den tedarik ettiği İHA ve SİHA’lar, müşterek senaryo kapsamında hünerlerini sergiledi. Şimdi Azerbaycan ordusunun alandaki başarısında bu çalışmaların etkisi gözlemleniyor.

Kafkaslar da kırılgan bitmeyen işgal statükosuna karşın Azerbaycan alanda askeri gücü ile cevap verdi. Masada ne kadar uygulanmayan bir ateşkes olsa da sivillerin hedef alındığı bir Azerbaycan var. Avrupa ülkeleri kendi kentlerin bomba atılmadıkça seslerini çıkarmıyorlar. Avrupa’nın güvenliği Karabağ’dan başlar.