Gözle görülmeyecek kadar küçük bir virüs gezegenimiz Dünya’ya müptela olmuş, tüm insanlığı sarmış, sportif bir deyimle nakavt etmiştir.

Nuh’un Tufanı’ndan bu yana dünyayı bu denli etkileyen ne bir savaş ne de başka bir felaket olmamıştır. Geçmiş dönemlerde bazı benzer yaşanmışlıklar olmuşsa da bunlar lokal bazda kalmış, yerkürenin bir kısmı etkilenmiş, diğer bölgeleri hissetmemişler bile.

Günümüz iletişim teknolojisinin doruklara çıktığı bir çağ. Global bir köy haline gelen gezegenimiz en küçük bir vakadan aynı derecede etkilenmektedir. İki milyonu geçkin insana bulaşan bu virüsün tümünü toplasan bir gram bile etmiyorsa, tonlarca demiri havada uçuran ve defalarca ağır tonajları da denizlerde yüzdüren, birbirlerini öldürmek için ne korkunç silahlar üreten insanoğlunun; bugünden sonra artık iyice düşünmesi lazım.

Dünya savaşı kadar önemli bir felaketten bahsediyoruz. Bütün bunlar son dört ay önce ismini ilk olarak duyduğumuz bir virüsün yayılması ile yine son iki ay içinde alınan koruyucu kararların sonuçları. Dünyada birçok yaşamsal alışkanlıkların dengelerini değiştirecek bu durum sporun geleceğine de yön verecektir.

Dünyanın en büyük spor organizasyonu olan olimpiyatlar ertelendi. Oysaki yüz otuz yıldır yapılan bu büyük organizasyon sadece Birinci Dünya Savaşı’na denk gelen 1916 Olimpiyatları ile İkinci Dünya Savaşı’na denk gelen 1940 ve 1944 Olimpiyatları tarihlerinde yapılamamıştı. Şimdi de tarihinde ilk defa bir yıl ileri tarihe alınarak 2021 yılına sarkıtıldı.

Trafikte bisiklet kullanıcılarını korumak amaçlı geliştirilen en az bir buçuk metre mesafe deyimi artık Kovid 19, diğer adıyla yeni koronavirüs hastalığından korunma tedbirlerinden biri oldu. Salgının sadece Çin’de görüldüğü dönemlerde yayınlanan “Yeni Koronavirüs Riskine Karşı 14 Kural” arasında yer alan maddelerden birinde “Soğuk algınlığı belirtileri gösteren kişilerle aranıza en az 3-4 adım mesafe koyun” denmişti.

Daha sonra herkesle aranıza mesafe koyun dendi. Derken salgın yayılınca ve iyice tehdit olmaya başladığında kamu kuruluşları ve iş yerleri kapı girişlerine, kasa önlerine ve beklemenin gerektiği noktalara bu uyarı yazılmaya ve işaretlenmeye de başlanıldı. Bu kurala uyulduğu ve uymayanlara tepki gösterildiği bir dönemi yaşıyoruz. Artık herkes bir buçuk metre kuralı demeye başladı. Aslında bu söylem özellikle son bir yıldır gerek Emniyet Genel Müdürlüğü gerekse belediyeler tarafından yol üzerinde bulunan ışıklı panolardan ve tabelalardan “Yolu Paylaşalım” denilerek araç sürücülerine bu bir buçuk metre ikazı sürekli yapıldı. Özellikle geçtiğimiz yaz aylarında bu uyarıları neredeyse tüm şehirlerin panolarında gördük. Ama ne yazık ki bisikletli trafik kazalarındaki ölüm haberlerini de duymaya da devam ettik. Hele yağışlı ve rüzgarlı havalarda araç sürücülerinin yolun kenarından giden bisiklet sürücülerini pek de düşünmediklerine şahit olduk. Ölümlü kaza haberine sosyal medyadan taziyelerimizi ve kızgınlıklarımızı sadece yazabildik. 

Umarım virüsün yarattığı bu şerde de bir hayır olurda, bu bir buçuk metre mesafe kuralı hiç unutulmaz ve araç sürücüleri tarafından bisiklet sürücülerine uygulanmaya devam eder ve ölümlü veya yaralanmalı bisiklet kaza haberlerini duymayız.