Son yıllarda Recep Tayyip Erdoğan’ı haritadan silme kampanyası Türkiye’de ve dünyada artan bir şiddetle devam ediyor…

Kim Türkiye’yi ayağa kaldırmaya çabalasa, kim Türkiye’yi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkarmaya çalışsa önce önünü kesmeye, sonra onu alaşağı etmeye, bu da başarısız olursa onu yok etmeye çalışıyorlar.

Mustafa Kemal Atatürk’e de diktatör diyen bir zihniyet var. Batılı bir gazeteci Atatürk’e “siz diktatör müsünüz?” diye sorunca aldığı cevap “ben diktatör olsaydım siz burada bana bu soruyu soramazdınız…”

Atatürk’ün kurduğu parti olan CHP bunu herkesten daha iyi bilmeli ve “diktatör faşist” laflarını çok özenli kullanmaya çalışmalı…

Ama maalesef artık CHP Atatürk’ün kurduğu parti değil… CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, önceki gün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği için adli kontrol şartı uygulanıp, yurt dışına çıkış yasağı getirilen Tekirdağ’ın Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat’a destek vermek için kente gitmiş, burada yaptığı konuşmada “Ne demiş Süleymanpaşa Belediye Başkanımız; ‘Faşist, diktatör’ demiş. Kime demiş? AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’a demiş. İddia bu. Şimdi Ekrem Başkan bu lafı dedi ya da demedi ben onu bilmem. Ama Tekirdağ meydanında ben söylüyorum, Recep Tayyip Erdoğan faşist diktatördür. Hem de onların anladığı dilden söylüyorum, şeddelisidir diktatörün şeddelisidir hem de” dedi…

Tezcan yalnız suç işlemiyor aynı zamanda çok ciddi bir ayıba imza atıyor. Böyle ciddi mevkideki bir insanın bu kadar boş boğazlık yapması çok ciddi bir hata… Eşkinat’a sahip çıkmaya kalkması ise daha büyük hata…

Video çekimleri olan Eşkinat’ın sözleri çok açık ve hakaret dolu. Düşmanlık dolu ve nefret suçu… Ama Tezcan bir de gerçekleri bilse böyle bir skandalın parçası olmak ister miydi? Eşkinat’ın belediyedeki yolsuzluklarını sağır sultanın bildiğini, müfettiş raporları ile sabit olduğunu ve mahkemeye verildiğini ve bu olayın rezaletini ört pas etmek için olay çıkarıp dikkatleri başka yöne çevirmeye çalıştığını bilseydi…

Ama Tezcan gerçekten çok çapsız. Bir de Eşkinat’ın sözlerini tekrarlayıp bunlar benim fikirlerim demedi mi? Kendisini bağlamadı mı? Yani Don Kişot gibi ortaya atlamanın bir manası var mıydı?

Türkiye’de bir diktatör olsa bunların böyle ulu orta konuşmalarına, hakaretler yağdırmalarına izin verir miydi? Onlar böyle söylemlere cesaret edebilirler miydi? Türkiye’de diktatör olsa bu işi mahkemeye mi götürür yoksa kısa yoldan bu konuşanları susturur muydu?

Bu konuşmalar ifade özgürlüğü değil, hakaret ve nefret çığırtkanlığı… CHP de buna alet oluyor…