​DEMEDİĞİNİ BIRAKMAZKEN

Funda ÖZKALYONCU
Tüm Yazıları
Televizyon magazin programında görüyorum.

Televizyon magazin programında görüyorum.

Reha Muhtar, çocuklarını alıp, yeni yıl kutlamak için Paris'e gitmiş.

Reha bey video paylaşmış, çocuklarla mutlu mesut, kahkaha içinde tatil geçiriyorlar.

Çocuklar derken, Deniz Uğur’dan bir kızı bir oğlu ikiz çocukları, diğer büyük kız Nilüfer ile hayatı paylaşırken, beraberlik kızları.

Ayrılmalarına rağmen, yıllardır babalık sözü verdiği kız çocuğunu bırakmadı ve babalık yapıyor.

Çocukların hepsinin isimlerini biliyorum, ama çocuk isimlerinin haberlerde, yazılarda geçmesine karşı olduğum için..

Ve bu yazı konusunda gerek olmadığı için yazmıyorum.

Reha çok mutlu, biraz kilo almış, iyice ak düşmüş saçları ve yorgun yüzü gülümsüyor.

Belli ki çok mutlu. 

Düşünüyorum anneleri çocukları yanında yok, yeni yıla nasıl girecek.

İsteyerek yolladı ise mesele yok, diyorum kendime.

Yıllardır süren anne baba kavgası aklıma geliyor.

Deniz hanımın Instagram sayfasında yazıyor.

Haysiyetsizlik, iftiracılık, vicdansızlık ne kadar rahat konuşuyor değil mi ?Devir değişti, artık sizin iki dudaklarınızın arasında değil. Güneş balçıkla sıvanamayacak. Zerre kadar çekincem yok. Elinizden geleni ardınıza koymayın, her şey gün yüzüne çıkacak, engel olamayacaksınız.

#savassasavas..

Emoji, iki yumruk.

Sayfaya bunları yazdıktan sonra, takipçilerinin yorum yapması için teşvik ediyor bütün gün buradayım, cevap vereceğim diyor.

Kavgadan beslenen fırsatçı insanlar, o sayfaya neler yazıyor aklınız durur.

Birisi, o Yunan tohumu iyi ki kurtuldun diyor, bir diğeri, bu adamdan çocuk yapılır mı, diyor.

Reha'ya inanılmaz hakaret ediyorlar.

Analık babalık kavgasını bilmem.

Ama, tek başına oğlunu büyütmüş ana olarak, analık nedir bilirim.

Diyelim ki.

Adam yapmadığını bırakmıyor.

Diyelim ki, hep haksız.

Diyelim ki, çok kötü adam.

Ama iyi baba olduğunu kim inkar edebilir ki?

Bakıyor, ilgileniyor, haksız da olsa benim yanımda kalsınlar diyor.

Biz kadınlar ayrılır ayrılmaz, bir daha çocuklarını görmeyen babalara o kadar aşinayız ki.

O insanların demediğini bırakmadığı, hakaretleri, çocuklarınız okumaz mı?

Anne, sen babama bunların yazılmasına niye izin verdin, demez mi?

Benim babama niye hakaret ettirdin, demez mi?

Hesap sormaz mı?. 

Dizi senaryosu gibi #savasasavas, emojiler falan.

Yapmayın, demeyin.

Ben bir annenin, sadece çocuklarını düşünerek, öfkesini kontrol etmesi gerektiğini düşünürüm.

Bak tatlım.

Bazen bir damla gözyaşının azmettiricisini bilirsiniz ama, tetikçisi hiç yakalanmaz.

Eğer azmettirici ve tetikçi babaları ise tetiği sen çekmeyeceksin, onu yakalamayacaksın.

Çocukların babası ya.

Mutlaka haklı olduğun anne tarafların vardır.

Ama, sonra apansız bir savaş kuyusuna düşersin, sayfandaki palavracılar, o kuyuyu yukarıdan zevkle seyrederler.

Acı hayatımızda hep var, bilirim.

Hemencecik de geçmez.

Kimsenin gücü, akan taşı delen suyun gücü kadar değildir.

Kimse de sayfa dostun değildir.

Unutma, emi.

Funda'ya takılanlar... 

... Metin Hara ve Adriana Lima aşkı bitmiş.

Metin Hara ve Adriana ilişkisi ve haberi, adı ne olursa olsun benim zaten hiç bir yerime değmemişti.

Umurumun hiç bir yerinde değildi.

Neden mi?

Adamın samimiyeti konusunda kalbim başka bir şey diyordu. 

Oscar alma ihtimali yok, ama oynuyordu.

Gözlemlerim vardı.

Bizim TV programına gelmişti. Programın en ünlüsü olarak Tuba Ünsal'a farklı davranışları, hesaba kitaba dayalı aklı ve algısı olduğu izlenimini vermişti bana.

Sonra Metin'i aramıştım..

Sana çok inanan genç bir kadın var, lütfen onu beş dakika görebilir misin, diye rica etmiştim. Seminerime gelsin demişti, gelecek ve parasını ödeyecek merak etme, ama öncesi ya da sonrası görebilir misin demiştim.

Görmemişti, umuru olmamıştı.

İnsanlara, merhameti ile dokunan kalbi olmadığını anlamıştım.

Bu ilişki sadece onun daha ünlü olma hırslarının hesabıydı.

Magazin figürü değilmiş.

Bilim adamıymış.

Valla öpücük böceği Metin, insanları çok güldürdün.

Funda'ya takılanlar..

... Ünlü adamların, yaş farkı ile genç kadınlarla beraberlik haberleri yazılıp duruyor. En son 40 yaş fark ile, Hayta İsmail'de rekor sanırım, sonra 22 yaş farkı ile  Rafet El Roman, 22 yaş farkı ile Önder Fırat.

Adamlara demediğimizi bırakmıyoruz.

Onlar yaşlı adam, cinsel yaşlılıkları var.. Bu nedenle genç kadın ararlar.

Ya genç kadınlar.

Onlar evet demese ne olabilir ki.

O, kendinden yaşlı adamlarla uyumak sarılmak ve dahası kolay mı?

Değil.

En zoru bu bence.

Esas onlara demeliyiz, hayırdır bacılar.

Acep....