EMEK Mİ? YEMEK Mİ?

Aslıhan AKDAĞ TÜRKER
Tüm Yazıları
Geçmişte arkadaşlarımızla kurduğumuz bir orkestra ile sahne aldığımız bir restoran vardı.

Nerdeyse haftada 4 gün canlı müzik yapıyorduk. Bir hafta geçti ses yok, iki hafta geçti ses yok, üç hafta geçti ses yok, ayı doldurduk adamların bize hala ödeme yapma gibi bir niyeti yoktu ki artık dayanamayıp ufak bir ayaklanma ile emeğimizin karşılığını aldık. Yıllardan bu yana hep böyle hak emek hırsızları var oldu ve duyduğuma göre hala da varlar.

Ve sanırım müzik sektöründe bu gibi emek hırsızlığı daha çok yaşanıyor. Düşünsenize kimi ortaokulda, kimi lisede, kimi de üniversite de sanat eğitimine konservatuar okuyarak başlıyor. Yıllarca bin bir zahmet, emek, bir sürü hoca kaprisi, her türlü olumsuzluk vs derken yeteneklerini daha da geliştirip bir sanatçı unvanına sahip olarak mezun oluyor bu insanlar. Ve tam yıllarca verdiğin zahmetin yani emeğinin karşılığını alacağın noktada seni hayal kırıklığına uğratıyorlar.

Geçtiğimiz sene, başarılı bir müzisyen olan yakın arkadaşımın başına geldi böyle bir olay. Kendisini 15 yıldır tanırım. Yeteneklerinin en büyük hayranlarından biriyim. Arkadaşı aracılığı ile bir sinema filmi müzikleri teklifi geliyor. Tabi ki aracıyı kıramadığı için değerinin altında uygun bir fiyata anlaşıyor. Projeye başlanılıyor, müzikler yapılıyor, teslim ediliyor, hatta film vizyona girip izleyici ile buluşuyor. Abartmıyorum üstünden bir sene geçmesine rağmen filmin yapımcıları ha bugün ödüyoruz, haa yarın diye oyalaya oyalaya kendilerini unutturabileceklerini sanıyorlar. Neyse ki arkadaşı kendi payına düşen kısmı aylar sonra ödemeyi başarıyor ama geri kalan kısımdan hala haber yok. Aslına bakarsanız sinema, tiyatro ve müzik camiasında bolca karşılaşılan bir durum. Bugün Cihangir’e gittiğinizde karşınıza çıkabilecek herhangi bir oyuncunun aylar öncesindeki projesinden alacağı vardır. Sanatın ve sanatçının yanında bu gibi durumlara karşı ağırlaştırılmış yasaların çıkma vakti gelmedi mi? Yoksa bu gibi durumlar bugün benim, yarın senin, ertesi gün en yakınının en başına gelir! Ama sanmayın ki yanınıza kalır...

Sevgi ve müzikle kalın.