Celal Talabani veya kendisini tanıyanların diliyle Mam Celal yakın dostum ve çok sevgili büyüğümdü… 30 yıllık bir beraberliğimiz oldu ve hiçbir zaman birbirimizi kıracak tek söz söylemedik,  tek bir hareket yapmadık.

Benim için çok sevgili dostlar Recep Tayyip Erdoğan, Turgut Özal, Süleyman Demirel ve Necmettin Erbakan ne idiyse Mam Celal de oydu.

Neşeli, esprili, hayat dolu ama aynı zamanda bilge, hoş görülü, ılımlı, tuttuğunu koparan bir devlet adamıydı. Ölümü yalnız Irak Kürtleri için değil, aynı zamanda Irak ve Orta Doğu için çok büyük bir kayıp.

Yirmi yılda Irak’ın Kürtleri büyük kazanımlar elde ettiler. Bu kazanımların çoğu Talabani’nin azmi, siyasi becerileri ve devlet adamlığı sayesinde gerçekleşti. Amerikalılarla bir olup Irak anayasasını Iraklı Şii ve Sünni Araplara kabul ettirmesi Iraklı Kürtlere büyük kazanımlar sağladı. Irak’ın geri kalan yerlerinde bir federal oluşum olmamasına rağmen Erbil, Dohuk ve Süleymaniye’yi içine alan bir bölgeyi Kürt bölgesi olarak tescil ettirdi ve dişinin geçemeyeceği yerleri ise tartışmalı bölgeler olarak tanımlattırdı böylelikle ne Arapları üzdü ne de Kürtleri milliyetçi isteklerini yerine getirmiş oldu. Hatta Kerkük içinde Talabani “özel statülü bir bölge olsun, burayı Türkmenler, Kürtler ve Araplar yönetsin” diyordu. Yani Barzani’yi köşeye itip onun isteklerini ustaca törpüledi…

Talabani, Irak’ın ilk Cumhurbaşkanı olunca Türkiye ile iyi ilişkiler kurmakla kalmadı aynı zamanda kendi ülkesinde tam bir balans unsuru oldu. Şiilerin Sünnilere karşı girişimlerini yumuşatırken aynı zamanda Amerikalıları da ikna edip onların Sünni aşiretlere daha sıcak bakmalarına ve böylelikle onları El Kaide’nin elinden kurtarmaya yardımcı oldu. Şiilerin Kürtlere daha sıcak bakmalarını ve bugün sürtüşme konusu olan sıkıntıları rafa kaldırmalarını sağladı…

İlk geçirdiği kriz sonrası Talabani’siz bir Irak’ın ne büyük problemlerin içine atılacağını görenler Talabani’nin krizi atlatmasına çok sevindiler. Ama ikinci kriz Talabani’yi felç etti ve bir daha da düzelemedi.

Onun hastalığı sırasında Şiiler Maliki’nin yönetiminde Sünnilere Irak’ı dar ettiler ve sonunda Sünniler de DEAŞ’a sarılarak işi daha da kötüleştirdiler. Şiiler aynı zamanda Kürtlere de petrol paralarını vermeyerek Erbil-Bağdat arasındaki sürtüşmeyi derinleştirdiler. Türkiye devreye girip Kürtlere yardım etti ama Barzani yine bildiğini okudu ve bağımsızlık referandumu yaptı ve bir çuval inciri berbat etti.

Talabani’nin elde ettiği kazanımlar bir gecede Barzani sayesinde yok oldu gitti… Kendi Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ise Barzani’yi durduramadı. Talabani sağ olsaydı Barzani bu referandumu yapmaya cesaret bile edemezdi…

Talabani Osmanlıyı iyi tanıyan, Türkiye’yi ve Türkleri çok seven bir insandı. Türkiye’de ona çok yardım etti ve ona hep dostluk elini uzattı. PKK ve HDP’li çılgınları frenleyebilecek bir insandı ama şimdi artık yok…

İşte bir yıldız kaydı ve bir aziz dost Cenab-ı Allah’a kavuştu. Mekânı cennet olsun…