Uçak krizinin atlatılmasından sonra Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Başkanı Vladimir Putin sayısız defalar bir araya geldiler. Eski dünya düzeninde iki liderin bir araya gelmesi için uzun uzun hazırlıklar yapılır, her şey katı bir protokole göre düzenlenir ve bu yüzdende yakın ilişkiler içinde olan ülkelerin liderleri bile yılda ancak bir iki defa bir araya gelebilirlerdi…

Bugün artık bu durum değişti. Almanya ve Fransa liderleri sık sık bir araya gelip ikili ilişkileri, Avrupa ve dünya meselelerini masaya yatırıyorlar. İşte Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkiler de böyle gelişti, gelişiyor…

Erdoğan ve Putin bugün Soçi’de yine bir araya gelecekler… Artık bu iş normal rutine binmiş durumda. Türkiye ve Rusya arasındaki bu yakın temaslar çok önemli, hem Suriye gibi ortak hareket edilen sorunlar gözden geçiriliyor ve bir problem varsa anında müdahale ediliyor, ikili ilişkiler gözden geçirilip sorunlar varsa pratik yoldan çözülüyor ve baş başa dünyadaki gelişmeler tartışılıyor, ortak noktalar belirleniyor.

Soçi’de Suriye ele alınacak, İran’ın bölgedeki etkisi, Esat rejiminin geleceği, PYD, YPG ve PKK üçlüsünün Rakka’dan sonra durumu ve bununla ilgili olası gelişmeler, İdlib çatışmasızlık bölgesinde daha ileri derecede Türkiye ve Rusya hâkimiyetinin tesisi, Afrin’de, Mümbiç’de ve Fırat’ın doğusundaki PKK varlığı masaya yatırılacak.

İran’ın, “artık Suriye Demokratik Güçleri” unsurlarının Rakka’dan ve Kuzey Suriye’de Fırat’ın doğusunda temizleneceği ve buraların Esat güçlerinin hâkimiyetine geçeceği açıklaması da değerlendirilecek… Yani bunların ışığında bölge insanının hakları, PKK tarafından ezilen bölge Kürtlerinin durumu da ele alınacak.

Mesut Barzani’nin referandum fiyaskosu, Irak’taki gelişmeler, Suudi Arabistan’daki siyasi deprem, Lübnan üzerine oynanan oyun ve ufukta büyüyeceği görülen Tahran-Riyad gerilimi de masaya yatırılacak…

İkili ilişkilerin iyi seyri ama bu arada ortaya çıkan küçük pürüzler de görüşülecek…

Yani tam bir sıcak iş birliği ortamında iki lider görüşecek, meseleleri samimiyetle ele alacak ve bir noktaya varacaklar.

Peki, stratejik ortak dediğimiz, bir numaralı müttefikimiz dediğimiz ABD ile neden bu denli sıcak ve girift bir ilişki içinde değiliz? Neden Erdoğan ve Donald Trump bir yılda sayısız defalar bir araya gelip istişare yapmıyorlar? İşte bunu Amerikalılar ve Trump yönetimi kendi kendine sorgulamalı ve bir şeylerin yanlış gittiğini anlamalı… Rahmetli Turgut Özal ve baba Bush bunu yapıyordu ve semerelerini görüyorlardı… ABD’de bölgemizde daha az yanlış yapıyordu…