​SEÇİME YEDİ GÜN KALA

Fehmi KETENCİ 08 May 2023

Fehmi KETENCİ
Tüm Yazıları
Yarına tutunabilme konusunda güvenebileceğimiz varsayımlarınızda hala var olan umutlarımızın bizlere bahşedeceklerine geleceğimizi bağlamış, olası beklentilerimize yaslanmış, ayakta kalabilmemiz düşüncelerinden destek alarak yaşamaya çalışıyoruz.

      İçinde var olmaya çalıştığımız bu yaşam oyununun sahnelenen her planında yer alabilmeye olabildiğince çaba gösteriyoruz. Şartlar çok zor ve giderek daha da imkansızlaştı. Bu durumda yarının neler getireceği konusunda hiç ama hiçbir öngörümüz yok ama, her zaman kurtulabilme umutlarımızın bir parçasından kenarda tutabildiklerimizle yaşam biçimimizi dizayn etmeye çalışıyoruz. Çalışıyoruz da belirsizliklerden net sonuç alabilmemiz pek de mümkün görünmüyor gibi.

      Yarına tutunabilme konusunda güvenebileceğimiz varsayımlarınızda hala var olan umutlarımızın bizlere bahşedeceklerine geleceğimizi bağlamış, olası beklentilerimize yaslanmış, ayakta kalabilmemiz düşüncelerinden destek alarak yaşamaya çalışıyoruz.

      Toplum olarak mutluluk görüntülerini yansıtanların kitlesel çoğunluklarının giderek azalmaya başladığını artık çok daha net görebiliyoruz. Toplumumuzda artık çok sıkça rastladığımız sorun yaşayan veya bozulan ortamlardan fiziksel ve psikolojik etkilenen insan manzaralarının, giderek çoğalmaya başladığını rahatlıkla görebiliyoruz. Son zamanlarda yıllardır artan dayatma yaşama tutunabilmenin zorluğuyla yarının getireceklerinden beklentilerimiz, şu anda yüklendiğimiz dayatma yaşama ne katkılar yapabileceğimizi tam bir bilinmeyen. Yenilenecek diye hayal ettiğimiz yaşam biçimimiz belirsizlikleri nedeniyle pek de umut verici değil. 

      2023 yılı, enflasyonuyla, iyice kontrolden çıkan fiyat artışlarıyla ve geleneksel, alışılagelmiş zamların yanı sıra, yaşanan doğal afetlerin, oluşturduğu yaşam şartları üzerine  örttüğü can ve mal kayıpları yaşatan olumsuzluklarıyla başladı. 2023 yılının, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılının coşkusunu kutlamaya hazırlandığımız bu yılın bir başka özelliği de, genel seçim yılının, 14 Mayıs pazar günü Cumhurbaşkanlığı seçimi ve birlikte yapılacak TBMM’nin 600 milletvekilinin belirleneceği ülke geleceğine çok etkili olacak bir yıl olmasıdır.

      2023 yılı daha henüz dört ayını geride bırakmış olmamıza rağmen yaşamımızı tüm belirsizlikleriyle olabildiğince hesap şaşırtan bir yıl olarak zor gececeği konusunda tüm zorluklarını hissettiriyor durumda.

      Var olan ve yaşam işartlarını iyice zorlaştıran bu yılın tüm zorlukları yazıyı yazdığım bugün dahil bir haftalık bir süre sonra yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerinin havasına girmiş durumda. Toplumu iyice canından bezdiren enflasyona, bağlı olarak iyice kontrol dışı gibi hızla değişen temel tüketim maddelerindeki fiyat artışlarının dar gelirli üzerindeki baskısının yarattığı, mutfakta iyice dayanılmaz hale gelen özellikle gıda maddelerini neredeyse günlük fiyat artışlarıyla yoğun etkileyen temel tüketim maddelerindeki zamlar seçim ekonomisinin önüne katılmış gidiyor. 

      Toplumda tüm beklentiler ve tüm umutlar; baskısını iyice hissettiren seçim ekonomisinin sonlanması ve yaşam biçimini etkileyen sıkıntının iyice dayanılmaz olan ortamından tez kurtulabilmesıdır. Mutfaktaki yangın her yanı sarmış durumda. Yaşanan şu; bugün çarşı pazarda yaptığımız alışverişlerdeki fiyatlar bir iki günde şaşırtıcı hızla değişen etiket farklılıklarıyla günlük hesapları iyice karıştırıyor. Bunu, sık sık günlük alışverişleri yapan birisi olarak çok rahat görebiliyorum ve yaşıyorum.   

      2023 yılının beşinci ayna girdiğimiz bu günlerde, başımızdaki dertlerden yaşamımızı iyice zorlaştıran zorlukların, yanı sıra, hızla artan temel tüketim maddelerine yansıyan yoğun pahalılığın yanı sıra, son haftasına girdiğimiz Genel Seçimler ortamının seçim ekonomisi üzerindeki yükünün seçim sonrası ortadan kalkması belli bir rahatlama getirebileceği beklentileri yeni bir umut dalgası oluşturmuş durumda. Yaşanan sıkıntılar şimdilik biraz olsun, var olan bu anlık dönem zorluklarının ötesine ertelenmiş durumda. Beklentiler sadece seçimin sonrasına bütçe, gelir ve harcama planlarının düzenlenmesi seçim sonrasındaki bir döneme bırakılmış görünüyor. En azından belirsizliklerin yarattığı kafa karışıklığı, geçim sıkıntılarının stresi ve mutfaktaki yangının, şimdilik kontol altına alabilme çabalarının tam bir tasarruf yöntemine dönüştürlmesi, yapılan en etkin uygulama şu anda. Tüm bu umutların net belirlenmiş bir görüntüsü yok ama, en azından belirsizliklerin sona erecek seçim ortamında, iyice yorgulaşan yaşam direncini ortadan kalkmasını sağlayacak, anlık yoğunlaşan bu stresli ortamdan biraz olsun kurtulmanın mümkün olabileceği düşüncesini güçlendirebilecektir.

      Seçim konusunda her hangi bir yorum yapmak istemiyorum. Tabii ki belli bir öngörüm var. Seçimin gidişatını herkes gibi hatta birçoğundan daha da dikkale takip ettim, ediyorum da. İletişim ve Davranış Bilimi mesleki uğraşı dalım olması nedeniyle, Siyaset Bilimi ile de yakından ilgileniyorum. Ve tabii ki seçim sathına girdiğimizden beri derlediğinm ve biçimlendirip bir sonuç dizayına vardığım değerlendirmelerim var. Kısa ve net söyleyebileceğim bir souç var ki o da bu seçim sonrası Türkiye’de birçok şeyin değişeceğidir. 

       2023 seçimlerinin, Cumhuriyetimiz’in Yüzüncü Yılı’na yakışır gerekenden ve beklenenden çok daha iyi, bir seçim olması en büyük temennimiz.