Sanki hayatımız da olmaz da;  ölürmüşüz gibi! Yokken hayat yokmuş, insanlar hiç yaşamamış gibi.. Bir şımarıklık, bir şımarıklık... Her konuyu, her başlığı, her haberi ,dişe gelir gelmez, inciri , olmayan ve dolmayan çekirdeğini, orada tartışıyoruz.. Sosyal medyada şöyle, sosyal medyada böyle dediler, on yüz milyon bin baloncuk tıklandı, tıklanma rekoru kırdı, üzerinden konuşuyoruz... Konu abarmış, daha da önemliymiş  gibi oluyor. Ve hiç dikkat etmeden, sağa sola bakmadan çarpıp, kırıp, dökerek herkesi, herşey incitip duruyoruz.

Herkes, denli-densiz, dangalakça bir şeyler paylaşıyor, yeter ki dikkat çekelim, yeter ki tıklanalım, tıklayalım. Ortak dangalaklık... Bir fotoğraf paylaşmışlar, iki kadın yanyana.. İkisi de 70 yaşında.. Ajda Pekkan ve sınıf arkadaşı demişler. Ajda Pekkan; bacakları taş, incecik, fit hali; tontiş hanımın, henüz yufkadan yeni kalkmış hali... Fiziksel olarak çok çalışmış, tarla bahçe, koyun, dana derken tabiatın içinde uğraşıp durmuş… Çocuklar doğurmuş, torunları koynuna almış, bir dolu insan bakmış. Kalbini bilmem ama, elleri yorgun. Hanımefendinin bu fotoğraftan haberi var mı bilmiyorum? İzin aldılar mı bilmiyorum? Anladığım seçilen bir fotoğraf, gerçek olduğunu sanmıyorum...

Ayıp kısmı da orada.

Bakarsan bağ olur misali yapmışlar…

Valla ne anlarsan o.. Bir dolu çocuğun, bir avuç torunun varsa bağ senin, üzümleri canın gibi hakkın. Konumuz, güzellik, incelik, kırışıksız, selulitsiz hayatsa tebrik ederim. Ama bedeli var tatlım.

Yalnızlık.

Funda'ya takılanlar...

Konya'da, yengeme aşık oldum, ağabeyimi öldürdüm demiş. ( Niye kendini ....... diyesim var, günah etmeyeyim, demeyeyim ) Obezite bulaşıcıymıs....Eyvah! haberini ,kocaman popolu kadın üzerinden vermişler... Sanki erkeklerin koca popolusu yok! Biraz da sizin taraftan lütfen. "Saklı" filmini ilk 3 günde 23 kişi, 3 hafta da 459 kişi seyretmiş.. Film iyi saklanmış yani…