Bugüne kadar yazdıklarını unutacaklar mı ya da yutacaklar mı? Rıza Çalımbay’ı sürekli savunan bir gazeteci olarak başım dik. Çalımbay ne yapsın ki, en fazla yüzde 30 katkı sağlar. Yüzde 20 ile de bu takım Avrupa’ya gider demişim geçmişte. Şimdi, teknik adam eksiklikleri olmuştur. Rıza hoca da yapmıştır. Tıpkı, Güneş, tıpkı Terim gibi. 

Geçtiğimiz maçlarda Abdülkadir’i ortada oynatmak, oyuna geç müdahaleleri gibi eksiklerini yazdığımız ama asla istifa etsin demediğimiz Rıza hoca, çok koşan, formda Akhisar’ı iyi çözmüş. Ön alanda kalarak, set oyununa dönerek, hızlı hücuma çıkarak 3 puanı hak ederek aldılar. Rakibi küçümsememek lazım. Akhisar’ı oynatmayan Trabzonspor’du. İki penaltısı da verilmedi diyebiliriz. Burak ve Yusuf’un pozisyonlarında penaltı verilebilirdi. 

Trabzonspor’u cesaretlendiren, rakibinin kendi sahasında oynaması oldu. Nasıl olsa Trabzon’u yeneriz düşüncesi Akhisar’da da vardı. Bunun cezasını Burak, Okay, Onazzi, Sosa, Kucka kesti..

Futbolun akılla ve aynı zamanda hırsla oynanacağını göstermeleri açısından Trabzonspor’u tebrik etmek lazım. Ve takım oyunu varsa, kazanmak kolaylaşır. Trabzonspor dengeli hücum takım savunması yaptıkça güzelleşiyor. Tıpkı dün akşam gibi. 

Trabzonspor açısından en kritik durum, sahaya ne amaçla çıktığına bakmak. Bir hedefi olmalı Trabzonspor’un. Bu ortamda hedefi Avrupa olduğuna göre gerekeni yapmalılar. 

Haklı ve doğru bir takım oyunuyla, en hak edilen 3 puan. Yönetimin olağanüstü kongre kararını nasıl yanlış buluyorsam, Rıza hocanın istifası veya istifa ettirilmesi yanlış olur. Yönetim aralık ayına kadar devam etmeli. Rıza Çalımbay eder etmez bilemem, yönetimin olağanüstü kongre kararı alması yanlış olmuştur.