Türkiye son sözünü söyledi… Önce Milli Güvenlik Kurulu, sonra da toplanan Bakanlar Kurulu kesin bir dille Türkiye’nin Irak’ın kuzeyindeki Kürt bölgesinde bir oldu bittiği kabul etmeyeceğini açıkladı. TBMM de cumartesi olağanüstü toplanarak AK Parti, MHP ve CHP’nin oyları ile Silahlı Kuvvetlerin Irak’ta ve Suriye’de sınır ötesi operasyon yapmasına izin veren tezkereyi kabul etti ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’ye sarı kartı gösterdi ve kırmızı kartı da her an çıkarabileceğinin uyarısını yaptı…

Yani işin özeti Türkiye, Barzani’ye “bu sevdadan vazgeç benim elimi kana bulama, beni istemediğim işleri yapmaya zorlama” diyor…

Yani artık top yalnız Barzani’de değil, bütün Irak’ın kuzeyinde yani Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin hâkim olduğu alanda söz sahibi olan Kürt siyasetçilerinde…

Barzani’nin Dohuk ve Erbil bölgelerine hâkim olduğu ama Süleymaniye’de ise sözünün geçmediğini biliyoruz. Yani gerçekten Süleymaniye bölgesine hâkim olan Celal Talabani’nin Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ve Goran (Değişim) Hareketi’nin liderleri pekâlâ bu referanduma karşı çıkabilirler ve bölgemizde bu referandumu yaptırmıyoruz diyebilirler. Zaten işin başından beri Goran açıkça KYB ise kapalı kapılar arkasında bu referandum girişiminin Kürtleri yeni bir felakete sürükleyeceğini söylüyorlar… İşte ellerinde şimdi bu çılgınlığı durduracak altın bir fırsat var…

Son günlerde “artık çok geç, ne olacaksa olsun, her şey batsa umurumda değil” havasında… Yani KYB’nin başında olan Celal Talabani’nin eşi Hero Han ve Kosrad Resul ve Goran liderleri kendilerini aşıp bir cesaret sergileyebilirler. KYB aynı zamanda Kerkük Kürtlerine de hakim ve orada da bu gayri meşru referandumun yapılmasını önleyebilirler…

Böylelikle hem bölgeyi bir felaketten kurtarırlar hem de uluslararası kamuoyu önünde “Süleymaniye’dekiler sorumlu siyasetçilermiş” imajını yaratırlar. Şu anda felç geçirmiş olan ve tedavi gören Celal Talabani yani Mam Celal bunlarla gurur duyar…