UFUK ÇİZGİSİNDEN EL SALLA!

Funda ÖZKALYONCU
Tüm Yazıları
Takımı olmayan, iki kadın arasındaki maç gibi.

...1.5 yıldır ilişkileri var..

Gazete başlık atmış;

Arzu Sabancı 2

Özge Ulusoy 0 diye. 

Zannedersin maç.

Takımı olmayan, iki kadın arasındaki maç gibi.

Başlığı çok çirkin buldum.

Bu başlık olmasa, köşemde konumda olmayacaktı, amannnn! Kimin umuru olan bir şey, benim hiç umurum olmayacaktı.

Sabancı ailesinin veliahdı Hacı Sabancı ile manken, Özge Ulusoy arasındaki ilişki, "birlikte ilişkimizi bitirme kararı aldık" diyen, ayrıca ne alaka ise devam edip, kavga gürültü olmadan kesin bir şekilde ayrıldım, Hacı Sabancı'nın açıklaması üzerine bitivermiş ..

Hiç şaşırmadım desem yeridir.

Zengin ailelerin, kendileri kadar zengin olmayan, kendi aileleri kadar soyadı olmayan, gelin adayları ile ilgili, gizli anlaşmalarını, anlayışlarını iyi bilirim.

Hep kızlara hak veririm.

Niye istemesin ki?

Hep hayalini kurduğu hayat, bir karış ötesinde.. Yalıda karşı kıyıda. Eeeee güzelliği de bu mesafeyi kısaltmış..

İster tabii.

Saklambaç gibi bir ilişkidir bu aslında.

Aranızda boyutsuz alanda süren bu ilişki, bir tenis maçına benzer, biz bu ilişkide kimi tutarsak tutalım, kim kaybeder hiç bilinmez.

Biri para, itibar, soyadı, diğeri ise belki çok sevdiği sıcacık tendeki aşkı.

Kim bilir?

Hayatta binlerce kişi karşıdan karşıya geçiyor, bunlardan biri de sensin, boş ver tatlım desem diyorum, 

Ama birini boş vermediği bu duruma, başka birinin boş ver demesinin ayıp olduğunu da bilen biriyim.

Aklım sus diyor, kalp dilim susmuyor. 

Aşk, korkuyu içeriyor.

Adam öteki yarın mı? Emin misin?

Siz çift oldunuz, sana verdikleri ile göğe erirsin, ona eklediklerinle gurur duyarsın.

İlişkinin türü ne? 

Sadece sizi ilgilendiriyor diyeceğim, diyemiyorum, erkek anasını da çok ilgilendiriyor.

Başlarken kimselere sormadığın ilişkin... Güzel güzel heyecan ile başlar, fazla düş kuramazsın, uzak ülkeler falan, para var, aklınıza ne gelirse yaparsınız..

Yaşadığın ilişki de ilk başta zamanı unutursun, fotoğraf, sosyal medya paylaşımları falan. 

Ama, zaman geçtikçe de fırtına beklemeye başlarsın.

Balıkçılar gibi, fırtınanın patlak vereceğini hissedersin, bilirsin ama o hislere inat, hadi biraz daha, belki tamam, "olur pompası " çalışır durur...

Alışılanın dışında, ne münasebet dersin, haksızlık etmezsin ama hazırlıksız değilsindir. Öyle değil mi?

Bir ikirciklik kaplar bünyeni, değil mi tatlım?

Belirsizlik başlar...

Acaba? 

Adamın zorunlu dönüş vakti gelmiştir. 

Terk etmek.

O yalısına, sen evine. 

İşte o andan sonra yaşamın bambaşka boyuta geçer.

Önce, geçici süre oturduğun yalıdan taşınırsın.

O arada adam ailesi ile apar topar, festival falan, Amerika'ya gider ..

Sonra.. 

Unutma...

Senin için. 

Yeni bir gün doğmaktadır. 

Yeni bir gün yaşanacaktır, yeni bir akşama kadar...

Yeni bir aşk, yeni bir mütevazi adam olana kadar. 

En iyisi kendi hayatının kavisi içinde mütevazi yaşamak. 

Gelen adam öyle gelecektir. 

Tıpkı sen gibi olacaktır.

Boş ver sen zenginliği, sırtını sıvazlayan biri olsun.

Sen... 1

Adamın annesi... 1

En şahanesinden..

Ufuk çizgisinden el salla tatlım, kaybolan gemiler gibi..

Ve ona gelirken aldığın yolları, hiç düşünmeden geri döneceksin.