Dışarıdan bakıldığında, Washington'un amacı, Türkiye'den gelen tehditleri engelleyip Kürtleri koruma niyetinde olduğu, halbuki esas hedef İsrail'i Fırat nehrine doğru taşıyıp bu denli stratejik bir konuma oturtmak ve bölgede bir İsrail-Kürt ittifakının önünü açmaktır.
AB Dışişleri Bakanlar Konseyi kendi yeni stratejik alanı olan Kıbrıs Rum kesimini bahane ederek, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki politikalarını çevreleyip hareket alanını daraltmak ve bölgede son dönemdeki enerji arama ve çıkartma hamlelerini engellemek için açık yaptırım ve uyarılara başvurarak Ankara'ya karşı yeni tedbirler alacağı mesajlarını vermeye başlamıştır.
Suriye'de 8 yıldan beri devam eden savaş ve yıkımın ardından İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, komşusu Suriye için istikrar ve barış dilediğini ve 2011'den sonra Suriye'ye giren yabancı güçlerin derhal çekilmesinden yana olduğunu söyledi.
Ömer el Beşir'in Sudan'daki 30 yıllık yönetiminin barışçıl ve demokratik yollarla değil, askeri bir darbeyle sona ermesi, ülkeyi daha zor ve büyük sorunlarla karşı karşıya bırakmıştır.
Ankara'yı kendi taraflarına doğru çekebilmek için, ABD-Rusya arasında kıyasıya bir rekabet yaşanmaktadır. Hediye ve ödüllendirme yarışında Türkleri tedirgin eden husus; hediyelerin patlamaya hazır bombalar olma ihtimalidir.
Suriye rejiminin, Rus savaş jetleri ile eşgüdümlü olarak, Hama şehrinin kırsalında yer alan muhaliflerin kontrol ettiği bölgelere 25 Nisan'dan beri sürdürdüğü saldırılar, cevap bekleyen birçok soru ve senaryoyu gündeme getirmiştir.
Türk-Irak ilişkilerinin gidişatının belirlenmesinde; komşuluk ve gereksinimleri, güvenlik kaygıları ve bağlı komplikasyonlar, karşıt bölgesel ittifaklar gibi birçok tarihi, siyasi ve stratejik faktör önemli bir rol oynamıştır.
Libya halkı, soruna müdahil olan yerel, bölgesel ve uluslararası aktörlerin çıkarları doğrultusunda ülke siyasetini kutuplaşmaya iten çelişkili politikalarının ceremesini çekmektedir.