Sağlık 20.02.2021 07:19 Güncelleme: 19.02.2021 22:17

KORONA VİRÜSTE MUTASYON HASTALIĞI NEREYE TAŞIR?

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesinde Pediatri Anabilim Dalında Allerji-İmmünoloji, Kök hücre ve hücresel tedaviler konusunda çalışmalar yapan ve bağışıklık sistemi hakkında engin bilgilerini bizimle paylaşan Prof. Dr. Tunç Akkoç; mutasyona uğrayan yeni tip korona virüsü hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
KORONA VİRÜSTE MUTASYON HASTALIĞI NEREYE TAŞIR?

Bu yeni virüs tiplerinin hastalığı nasıl yönlendirecek?

Mutasyon bir canlının genetik materyalinde meydana gelen kalıcı değişiklilerdir. Mutasyon değişinim ile aynı anlama gelmektedir. SARS CoV2 virüsünde de zaman içinde genetik değişimler meydana gelmekte ve yeni varyantlar oluşmaktadır. Bu sürede önemli olan soru bu yeni virüs tiplerinin hastalığı nasıl yönlendirebileceğidir. Virüs ilk tanımlandığı günden itibaren mutasyon geçirmeye başladı ve virüsteki genetik farklılıklar zamanla global olarak arttı. Günümüze kadar virüste 3000’den fazla mutasyon meydana geldi. Bizim için önemli olan bu yeni varyantların virüsün bulaşmasını ve öldürme gücünü nasıl etkilediğidir. İngiltere, Brezilya ve Güney Afrika’da görülen mutasyonlar ile virüsün daha bulaşıcı hale geldiğini ancak öldürücü gücünde bir artış olmadığı ilk çalışmalar ile göstermişlerdir.

Virüs ne kadar çok çoğalırsa o kadar çok mutasyon geçirir

Mutasyonun virüsün hangi yapısında oluştuğu önem taşımaktadır. Bilindiği üzere SARS CoV2 virüsü yüzeyindeki proteinler ile hücreye tutunmakta ve bu şekilde hücreye girişini sağlamaktadır. Son tanımlanan mutasyonlar virüsün bu hücreye giriş proteininde (Spike proteini) meydana geldiğini ve virüsün üst solunum yolunda daha fazla ürediği ve bu şekilde virüs yükünün arttığı gösterildi. Eğer virüs bu mutasyon ile daha fazla üst sonulum yoluna yerleşiyor ve çoğalıyorsa o zaman bulaşmanın da arttığını söyleyebiliriz. Yani yeni virüs varyantı insandan insana daha fazla bulaşıyor. Ancak kısıtlı zamanda yapılan çalışmalar bu yeni virüs tiplerinin öldürücülük özelliklerinin artmadığını göstermektedir. Bu bizim için iyi haber olmakla birlikte karşımızda önemli bir sorun vardır. Virüs ne kadar çok çoğalırsa o kadar çok mutasyon geçirir. Şimdilik hayatımızı çok tehdit etmeyen bu mutasyonlar bulaşın bu kadar kolay hale geldiği ve virüsün daha fazla çoğaldığı durumlarda yeni mutasyonlar geçirebilir. O yüzden Dünya Sağlık Örgütü pandeminin en başından beri gündeme getirdiği global önlemlerin alınmasının daha önem taşıdığını söylemektedir. Maske, mesafe ve hijyen kuralları virüsün bulaşmasını azaltarak çoğalma ve yeni mutasyonların oluşma riskini azaltacaktır.

Yeni mutasyonların bir diğer problemi de önceden hastalığı geçiren insanların tekrar hastalanması riskidir. Böyle vakalar gösterilmiştir. Ancak yeniden hasta olanların hastalığı çok şiddetli geçirmedi sadece bulaşın olduğu, yani virüs varyantlarının daha öldürücü olmadığı gösterilmiştir. Ancak zaman içinde virüsün çoğalması kontrol edilemeyecek düzeyde artarsa sağlığımızı daha tehdit eden yeni mutasyonlar ile karşılaşmak içten bile değildir. Dolayısı ile Spike proteininin bu bölümündeki değişiklikler, teoride virüsün daha bulaşıcı hale gelmesine ve dolayısıyla hızlı yayılmasına neden olabilir.

Türkiye’ye baktığımızda Güney Afrika ve İngiltere varyantlarının görüldüğü ancak hastalık üzerindeki nasıl etki ettiği üzerine henüz veri bulunmamaktadır. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu tarafından yapılan açıklamada Türkiye’de 400’ü aşkın vatandaşımızın bu yeni varyantlar ile enfekte olduğunu bildirilmiştir. Şimdilik Ülkemiz için önemli bir risk olmasa bile mutasyonlu virüs vaka sayısındaki artış ciddi sorunlar yaratabilecektir. Zaman içinde tüm dünyada hangi virüs varyantının baskın hale geleceği görülecektir. Şu ana kadar olan mutasyonlar sadece virüsün daha kolay bulaşmasını sağlamıştır. Ancak bizler virüsün bulaşmasını ve çoğalmasını engelleyen davranışlar göstermezsek yeni mutasyonlar ile karşılaşmamız kaçınılmaz olacaktır. İşin riskli olan yani da bu yeni varyantların öldürücülük oranının nasıl olacağının bilinmemesidir.