Tarihdaş Milletler ve Topluluklar Derneği (TARİHDAŞ) ve Ortadoğu Ahi Evran Mesleki Eğitimi Geliştirme Girişimci Yetiştirme ve Toplumsal Kalkınmayı Destekleme Derneği (OMEG) iş birliğinde, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) sponsorluğunda, ''Libya Türkiye İlişkileri ve Libya Köroğlu Türkleri'' başlıklı program düzenlendi.
Başkentte bir otelde düzenlenen programa, eski Türkiye Bingazi Başkonsolosu Ali Sait Akın, BINA Direktörü Mustafa El Sagezli, TARİHDAŞ Köroğlu Türkleri Çalışmaları Koordinatörü Ahmet Baba ile OMEG Başkanı Ömer Kayır katıldı.
Kendisi de bir Libya Köroğlu Türkü olan Libya Uluslararası Kalkınma Programı (BINA) Direktörü Mustafa El Sagezli, burada yaptığı konuşmada, bölgede yaşayan Türklerin tarihsel varlığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Biz Köroğlu Türkleri olarak 1551'den bu yana oradayız ve oradaki yerel unsurlarla birlikte Libya halkının bir parçasıyız. Ticaretten sanayiye, ziraattan ülke savunmasına, Libya'nın her alanında varız. Tıpkı bugün belirli güçler tarafından bize karşı kışkırtılmaya çalışılan Libyalı Arap kardeşlerimizin ataları gibi, Osmanlı yönetiminde üstün görevlerde bulunduk. Gerek İtalyan işgali döneminde gerek Kaddafi döneminde Türkiye, her daim Libyalı Türklerin yanında oldu ve desteğini hiç kesmedi. Bugün dahi Fransa'nın desteklediği, ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter önderliğinde Libya'da birliğini bozmak üzere başlatılan harekete Türkiye'nin desteği ile karşı koymayı başardık.''
Sagezli, Köroğlu Türklerinin Türkiye'ye olan sevgisini dile getirerek, "Libya'nın şu anda çok ciddi altyapı yatırımına ihtiyacı var. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Türkiye'den Libya'nın kalkınmasında bizimle birlikte olmasını talep ediyoruz. Köroğlu Türkleri olarak Türkiye'yi çok seviyoruz." diye konuştu.
"Türkiye için Kafkaslar'da Azerbaycan ne ise, Kuzey Afrika'da Libya odur"
Toplantıda konuşan Akın da Türkiye'nin Libya'daki varlığının bölgedeki durumu dengelediğini ve halka moral verdiğini ifade etti.
Akın, bazı basın kuruluşlarının Libya'daki durumu Hafter lehine çarpıttığını kaydederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Bugün Libya'daki meşru hükümetin radikal İslamcılardan oluştuğu iddiaları tamamen yalandır. Asıl radikaller Hafter'in ordusunda yer almaktadır. Suudi destekli bu radikaller sevap toplamak bahanesiyle esirleri dahi infaz etmişlerdir. Bugün maalesef Libya'nın doğusunda dini kurumlar bu tekfircilerin eline geçmiş, pek çok dini etkinlik çeşitli bahanelerle yasaklanmıştır. Hafter ve destekçilerinin kendisinden olmayana tahammülü yoktur. Bunların Türklere ve Türk asıllı Libyalılara düşmanlığı da ortadadır. Baskılar sonucu 100 bin Libyalı Türk yerlerinden göç etmek zorunda bırakılmış, malları yağmalanmıştır."
Libya'nın ve Libya Türklerinin, Türkiye için önemine dikkati çeken Akın, "Türkiye için Kafkaslar'da Azerbaycan ne ise, Kuzey Afrika'da Libya odur." ifadesini kullandı.
"Libya'da en az 1 milyon 320 bin Köroğlu Türkü yaşıyor"
Kayır da konuşmasında Köroğlu Türklerine değinerek, Hafter'in, Türk kimliğine karşı olan nefret söylemlerinin, buradaki Türk kökenli nüfus arasında bir uyanışa yol açtığı değerlendirmesinde bulundu.
Eskiden bölgedeki otorite tarafından Köroğlu Türklerinin varlığının yok sayıldığına dikkati çeken Kayır, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Libya'da 1 milyonun üstünde Türk kökenli kişinin yaşadığını dile getirmesinin ardından, herkesin bu nüfusun varlığını kabul etmek durumunda kaldığını belirtti.
Kayır, bölgede yaşayan Köroğlu Türklerinin nüfusun en az 1 milyon 320 bin olduğunun altını çizerek, "Bu Türkler, İtalyan işgalinde de oradaydı, Kaddafi döneminde de oradaydı, gelecekte de orada yaşamaya devam edecekler. Köroğlu Türkleri bizim milletimizin bir parçasıdır." ifadelerini kullandı.
