Röportaj 14.02.2019 03:00

'Opera İçin İnat Ettim'

Turgay Erdener, Cem İdiz, Melahat İsmail, Fazıl Say, Babür Tongur ve İbrahim Yazıcı'nın her biri farklı renkler ve farklı duygular barındıran bestelerinin yer aldığı albümü müzikseverlerle buluşturn başarılı yorumcu, soprano Selva Erdener, YeniBirlik'e sanat hayatını anlattı
'Opera İçin İnat Ettim'

SEMA SEZEN

Dokuz şarkıdan oluşan “Biliyor musun?”, her bir eserde ayrı tatlar sunan, zengin bir çalışma. Selva Erdener yeni albümünde; Karacaoğlan, Nazım Hikmet, Ataol Behramoğlu, Edip Cansever, Gonca Özmen ve Yaşar Nabi Nayır’ın şiirlerinden bestelenen eserleri seslendiriyor. Aynı zamanda türkülere kattığı eşsiz yorumlarıyla da tanınan başarılı sanatçı, dinleyenleri bazen neşeli ve umutlu bazen de hüzünlü bir yolculuğa çıkarıyor. Erdener'le dördüncü albümü "Biliyor musun" hakkında konuştuk.

-Albümünüzün hazırlık süreci nasıl oldu?

Albüm uzun bir zamana yayılan titiz bir çalışmanın ürünü oldu. Önce besteciler ile görüştüm sonra şarkıları seçme süreci, daha sonra müzik direktörü İbrahim Yazıcı ile çalıştık, şarkılara karar verdik, sonra, müzisyen arkadaşlarımla kayıt aşaması, tüm bu süreç 2 yıl sürdü.

-Diğer albümlerinize göre bu albümde ilk diyebileceğimiz bir unsur var mı?

Evet var, ilk kez bir caz kuartet eşliğinde söylediğim ‘Onar Mısra’ şarkısı farklı bir yapıydı. Çok severek söyledim şarkıyı, bunun dışında bir kadın besteci Melahat İsmail’in elinden çıkmıştı.

-Albümde kimlerle çalıştınız?

Albümün müzik direktörü ve piyano İbrahim Yazıcı, besteciler Cem İdiz, Turgay Erdener, Babür Tongur, Fazıl Say, Melahat İsmail, müzisyenler Mehmet Yasemin, Çağ Erçağ, Derya Türkan, Ahmet Baran, Gürtuğ Gök, Ediz Hafızoğlu, Volkan Hürsever, Emre Sınanmış ve İstanbul Vokal Ansambl albümde yer aldılar. Kaydımızı Adham Farid yaptı mix-mastering Pieter Snapper’a ait.

-Opera bölümünü seçtiğinizde ailenizden yeterli desteği aldınız mı?

Önce itiraz oldu, ama ben opera şarkıcı olmak konusunda inatçı ve kararlıydım. Bu işi yapabileceğime onları inandırmak biraz zaman aldı. Sonrasında çok mutlu oldular ve desteklediler.

-Sizce Türkiye’de opera nerede?

Türkiye’de opera Cumhuriyetin ilk yıllarında kuruldu. O günden bugüne çok yol aldığını görüyoruz. Türkiye’de altı şehirde opera var, dünyanın büyük sahnelerinde şarkı söyleyen şarkıcılarımız her geçen gün artıyor. Çok önemli sorunlarımızdan biri sahnelerimizin yetersiz kalması, daha fazla seyirciye ulaşmak istiyoruz ama seyirci kapasitemiz yetersiz, teknik olanaklarımız sınırlı. 

-Daha önce Serenad Burcu Uyar’la geçtiğimiz Opera Festivalinde bir araya gelmiştim ve yeteri kadar Türk operasının olmadığı hakkında konuşmuştuk. Sizce neler yapılabilir?

Büyük iş bestecilerimize düşüyor, mesela eserler sipariş edilebilir, yazılan eserler sahnelenebilir. Geçmişten bugüne besteciler her zaman desteklenmişlerdir ve bugüne kadar gelen tüm eserler bu yolla günümüze kalmıştır.

-Say’ın “İnsan İnsan” bestesinden sonra daha sık isminizi duyar olduk. Say ve projede yer alan isimlerle yeniden bir araya gelecek misiniz?

Fazıl Say’ın “İnsan İnsan” bestesi çok fazla dinlendi sevildi. Şimdilik öyle bir proje yok ama neden olmasın! Hepsi dostum ve beğendiğim şarkıcılar, sık olmasa da Güvenç Dağüstün’le konserlerimiz oluyor, yepyeni bir proje de yan yana olmak çok hoş olabilir.