Ahmet Çelik
Hiçbir zincir restoran kuruluşlarında kapanma, işten çıkartma ve batma yaşanmadı. Üstelik daha büyüme, yatırım ve işe adam arama sayıları arttı. Yerli müşteriyle büyüyen bu sektör ciroları pandemi öncesinde 2019 cirolarını yakaladı bile. İşte bu bilgileri Happy Moon’s Grup Başkanı Hüseyin Aymutlu’dan aldık. Geçen hafta Bodrum’a açtığı Happy Moon’s, İkon ve Bob’s üç farklı markasıyla 20 milyon TL’yi bulan yatırım yapan Aymutlu, sektör hakkında da önemli bilgiler verdi. İşte tüm olumsuzluklara rağmen büyüyen yiyecek-içecek sektörünün en önemli oyuncularından biri olan Hüseyin Aymutlu’nun açıklamalarının satır başları;
Yatırım risk değil fırsatı değerlendiriyoruz
“Bu sene Bodrum’da tam 3 şube açtık, hepsi de farklı segmentlerde. Ortalama 20 milyon TL’lik bir yatırım yaptık. Bodrum’daki çalışan sayımız 160. Sadece Bodrum için konuşursak, niye 3 şube Bodrum’a açtık? Bundan 3-4 sene önce Bodrum’un nüfusu 200 bindi. Şu an kışın da 700 bine yakın sabit oturan vatandaş var ve bunların gelir düzeyi aslında İstanbul’dan süzülmüş, damıtılmış bir şekilde oturuyorlar. İstanbul’da 10 milyonluk bir tüketici varsa bunların neredeyse 2-3 milyonu bir dolaşım yapıyor. Onların en iyileri Bodrum’da. Hem tatil hem emeklilik hem de Covid’den dolayı 600-700 bin kişi. Yazın bu sayı 1.5 milyona çıkıyor. Biz ticari olarak şöyle düşünüyoruz: Neredeyse 1 milyon nitelikli tüketici var. Gerçekten Bodrum hayatında restoranda harcarken, yerken, keyif alırken uzun süreli oturan, bir restorancının isteyeceği bir kitle. Onun için Covid döneminde Bodrum’da 20 milyonluk bir yatırım yaptık. Bu bir risk değil bizim açımızdan bir fırsat.”
Biz de rakipler de büyüyoruz
“8-10 şube dersek ve ortalama 5 milyon TL’den hesaplasak 40-45 milyon TL gibi bir yatırım eder. Burada kendi yatırımız da bayilerimizin yatırımı da var. Ben değil başka markalar da yatırım yapıyor. Diğer markaları da görüyorum, onlar da bizim yanımızda yeni yer açıyorlar.
400 çalışan arıyoruz
“Bu süreçte personel kaybı yaşadık, şöyle ki, memleketlerine gidenlerin birçoğu geri dönmedi daha. Gidenler oldu, sektör değiştirenler oldu. 2000 kişi ile girdik pandemiye. 1600’ü geri döndü, 400’ü bir yerlere gitti. Şu anda tekrar 400’ün 200’ünü yerine koyduk. 200-300’ü daha geri koymaya çalışıyoruz yerine. Ancak hala 200-250 personele daha ihtiyacımız var, yeni açılacak şubelerimiz ile birlikte 400’ü geçiyor ihtiyacımız.
2019 cirosunu yakaladık
“Şu an kapasite, masa aralıklarını göz önünde bulundurursak 2019 Haziran cirosuyla şu anki ciro aynı mesela. Üzerine yüzde 15 zam olması da etkili oldu. O zam biraz onu tutuyor ve bir de müşterinin talebi… Belki rutininde öğlen bu kadar masa ağırlamıyorduk. Şu anda akşam müşterisini ağırladığımız kadar öğlen müşteri ağırlıyoruz. Yani müşterinin özlemi var, ertelenmiş, sanki hayatla ilgili şeyleri var, yani daha çok geliyorlar. Bu, zaman içinde belki yasaklı olmanın acısını çıkartmak da olabilir.
Şu anda fiyatlar sorgulanmıyor
“Bir araya geliniyor, yeniliyor, içiliyor ve harcanıyor. Eskiden ama 10 yıl boyunca diyelim, gündüz gittiğiniz, akşam gittiğiniz yerler bellidir. Orada ‘short list’ yaparsınız ve orda gideceğiniz yerleri sınırlarsınız ve harcayacağınız bellidir. Hayatın içindeki giderler olarak çok özel günlerde, tamam orada harcamaya bakmazdınız. Şimdi öyle değil. Şimdi her yere giderim, istediğim kadar harcarım deniyor. .
Günde 30 bin kişi ağırlıyoruz
“Bir talep oldu. Herkes üstüne refleks olarak zam yaptı. Şimdi birkaç ay o maliyetlerin oturup oturmayacağına bakacağız. Çünkü şöyle herkes evdeyken gıda niye harcar? Aslında gıda fazlalığından fiyatların düşmesi gerekiyor.? Makarnanın, elmanın, karpuzun üretimi devam ediyor, tüketim azaldı. Çok ürün olduğu için fiyatın düşmesi lazım. Düşmedi, aksine pahalandı. Bunun köpük mü, reel bir fiyat olup olmadığını anlamak için bekleyeceğiz Eylül’e kadar. Eylül’de de artık köpük değil, oturdu o fiyatlar dediğimizde o anki maliyetlere göre zam yapacağız. 40 şubede günlük 700-800 kişiden ortalama 30 bin kişi ağırlıyoruz ortalama.
Arkadaşını çalışmaya getir primi al!
“Bizim 450 kişiye ihtiyacımız var. Eleman bulana prim veriyoruz. ‘Arkadaşını getir, üç ay çalışsın, 1.500 TL verelim’ diyoruz. En çok garson ve komiye ihtiyaç var. Yıllardır herkes memleketten İstanbul’a geliyor diyorduk. Şimdi gelenler memleketine dönüyor. Pandemiye 2.000 çalışanla girdik, 1.600’ü geri döndü, 400’ü bir yerlere gitti. Şu anda tekrar 400’ün 200’ünü yerine koyduk. 200 – 300’ü daha geri koymaya çalışıyoruz. Yeni açılacak şubelerimizle birlikte ihtiyacımız 400’ü geçiyor. Şu anda bütün enerjimizi eleman bulmaya ve yetiştirmeye harcıyoruz.”
