SEMA SEZEN
Yazar Asena Sevinç’in ikinci romanı Aşkın Yolculuğu, spiritüel alanda birçok soruya yanıt verebilecek nitelikte. Aslında profesyonel bir müzisyen. "Tam bir Klasik Türk Sanat Müziği aşığı" olarak büyüdüğünü anlatan Sevinç, yaşadığı olumsuzluklar nedeniyle yılmayıp, inatla onların üzerine gitti. "Theta Healing"le tanışan yazar, içindeki cevheri çıkardı ve okuyucuların da içsel gelişimine katkısı olması için "Aşkın Yolculuğu"nu sundu. Yazar Sevinç, Sahra çölünde sürükleyici mistik bir aşk yolculuğunu anlatan romanı hakkında açıklamalarda bulundu.
- Hem kişisel gelişim hem de maceranın, gizemin bir arada olduğu bir kitap Aşkın Yolculuğu. Fikir aklınıza nasıl geldi, kitabı yazma süreciniz nasıl gelişti?
Roman yazma fikri kitabı yazmaya başlamadan yaklaşık iki sene öncesinden kafamda belirmişti. Ne anlatmak istediğimi biliyordum fakat bunun kurgusunu toparlayamıyordum. Bilinçaltının etkilerinden ve Theta Healing’ten bahsedecektim ama bu bilgileri okuyucuya olaylar örgüsü içinde vermeliydim. Bir türlü kurguya karar veremeyince düşünmeyi tamamen bıraktım ve kendimi ilahi güce bıraktım. Her gece Yaradana bunu bana rüyamda göstermesi için talepte bulunup yaptım. Ve bir gece rüyamda Sahra Çölü’nde doğum yapan bir kadın ve ona yardım eden bir adam gördüm. O sabah uyandığımda, aldığım ilhamla Aşkın Yolculuğu’nu kaleme almaya başladım. Ayrıntılar da tabii ki karakterlerle ben iyice örtüşünce kendiliğinden geldi.
-Kitabı yazarından dinlesek neler söylersiniz?
Hayatın bir yolculuk olduğuna inanıyorum. Yaşadığımız aşklar, ilişkiler ve durumlar da bu yolculuğun içinde bizi şekillendiren, olmamız gereken kişi yapan, ruhu olgunlaştıran, ruhun tekamül yolculuğuna katkıda bulunan olaylar ve dolayısıyla duygular silsilesi. Aşk bu hayat yolculuğunda yürüdüğümüz en çetin yollardan biri. Müthiş bir mutasyon yaratan bir duygu yoğunluğu, benliği yırtıp atmak, egoyu törpülemek ve insan olma, sevgi olma adına bizi şekillendiren çok önemli bir duygu. “Aşkın Yolculuğu” bir astrofotoğrafçı olan Mihman’nın yıldızların fotoğrafını çekmek için yolunun Sahra Çölü’ne düşmesiyle başlıyor. Ve orada yeryüzündeki yıldızını, Sahra’yı buluyor. İki ruhun ezelden tanışıklığını konu alan bir aşk bu. Bir ikiz ruh aşkı. Ve bu iki ruhun birleşmesi için aşmaları gereken engeller var. Bu engeller kendi benliklerinden gelen engeller aslında. İki karakter de aşkla birleşmek adına kendi keşiflerine çıkıyorlar. Bilinçaltlarındaki hangi duyguların hayatlarında nelere sebebiyet verdiklerini keşfediyorlar. Ve bunları şifalandırdıkça aşka daha çok yaklaşıyorlar. Theta Healing de bir bilinçaltı şifalandırma yöntemi olarak devreye giriyor burada. Bu nedenle Aşkın Yolculuğu bir aşk hikayesi olmasının yanında aynı zamanda kişilerin bilinçaltlarındaki blokajları yakalayabilecekleri ve neyi neden yaşadıklarına dair fikir sahibi olabilecekleri bir roman.
YIKIMDAN YÜKSELİŞE
-Neden Teta Healing’i işlediniz? Size neler ifade ettiğini anlatır mısınız?
Theta Healing adından da anlaşılacağı gibi teta frekansında yapılan bilinçaltını temizleme, yanlış inançları çıkarıp yerine olması gereken inançları yerleştirme tekniğidir. Teta, derin meditasyon ve uykuya geçiş halinde bulunduğumuz frekans olan 4-8 hz arasında titreşen bir frekanstır. Bu aralıkta bilinçaltıyla bağlantıya geçilebiliyor ve kişinin negatif ve ona hizmet etmeyen inançlarının değiştirilmesi, yaşam enerjisinin yükseltilmesi, stresin, kaygının, değersizlik hissinin giderilmesi ruhsal düzeyde olduğu kadar genetik düzeyde de kişinin dönüştürülmesi sağlanabiliyor.
Theta Healing’i anlatmaya beni yaşadıklarım itti diyebilirim. Yazarlık benim ilk mesleğim değil. Hayatım boyunca müzikle ilgilendim ve aldığım eğitimlerin çoğu müzik üzerineydi. Tam bir Klasik Türk Sanat Müziği aşığı olarak büyüdüm. 17 yaşımda sahneye çıkmaya başladım ve 16 yıl bu şekilde devam etti. 2012 yılında 3 şarkılık bir albüm hazırladım ve albümün çıkmasına çok az bir süre kala bir felç geçirdim. Bu son birkaç yılda geçirdiğim ikinci felçti. Ve bu sefer maalesef şarkı söyleyebilme yetimi yitirmiştim. Sesimi kaybetmiştim. Boğazıma hakim olamıyordum, mırıldanamıyordum bile. Bu yaşadığım büyük bir yıkımdı. Var olma amacımı yitirdiğimi hissediyordum. Şarkı söyleyemezsem ne yapabilirdim ki ben bu hayatta? Hangi üzüntüler neticesinde bu hastalığı yaşadığımı biliyordum fakat bunları neden yaşadığımı araştırmaya başladım. Kendime bunu neden yapmıştım? Bu bende neye hizmet ediyordu? Bu hastalık bana ne öğretmeye çalışıyordu? Çünkü hastalık son noktaydı. Ondan önce kalbime ve ruhuma nasıl zulmetmişsem, bedenim artık isyan etmişti. Bu dönemimde büyük bir sürprizle hayatıma Theta Healing girdi. Tesadüf yoktur, ben kendimi arayışlarım neticesinde bu şifa yolunu kendime çekmiştim. Ve yaşadığım bu duygusal ve fiziksel hastalıklı süreçten sıyrılabilmek için theta healing seanslarına başladım. 3 yıl boyunca bu seanslara devam ettim. Değiştiğimi ve yaşadığım mucizeleri gördükçe bu şifa yöntemini herkesin bilmesini ve yararlanmasını istedim.
KİTAP SENARYOLAŞIYOR
-Aslında kitabınız güzel bir sinema filmi olabilir.. Senaryolaştırıp sinema filmi haline getirilmesi hakkında ne düşünürdünüz?
Bu benim hayalim ve şu anda tam olarak senaryolaştırma aşamasındayız.
-Okuyucudan nasıl geri dönüşler aldınız?
Beni çok mutlu eden ortak cümleler vardı. Enerjisi çok yüksek bir kitap olduğunu duydum çok kere. Ve hayatlarındaki bazı sorunları neden yaşadıklarını keşfeden okuyucularım vardı, bunları heyecan içinde benimle paylaştılar. Bu benim için inanılmaz değerli çünkü “Aşkın Yolculuğu”nu yazma amacım tam olarak buydu. Kitabın hoş bir duygu bırakmasından çok kişinin kendi içsel sorgusuna gitmesini sağlamaktı.
-Yazar olarak gelişirken hangi yazarları takip ettiniz?
Nazan Bekiroğlu inanılmaz hayranlık uyandırır bende. Her eserini bazılarını defalarca okudum. Onun dışında genelde spiritüel, parapsikoloji, beyin ve bilinçaltı ile ilgili kitapları tercih ederim.
-Şu an üzerinde çalıştığınız yeni bir kitabınız var mı? O ne tür olacak?
Aşkın Yolculuğu’nun devamı geliyor. Daha Mihman ve Sahra’nın halletmesi gereken çok şey var.
