Vakıf Katılım web
Dünya 18.10.2018 21:00

"Türkiye İnsani Yardımda Dünyanın Zirvesinde"

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Arnavutluk ve Kosova ziyaretlerinin ilk durağı Türkiye Maarif Vakfı (TMV) bünyesine geçen New York Üniversitesi Tiran'ın (UNYT) akademik yılı açılışına katıldı.
"Türkiye İnsani Yardımda Dünyanın Zirvesinde"

Çavuşoğlu, yaptığı konuşmada, iki yıl önce kurulan TMV'nin, dünyada 30'dan fazla ülkede 161 okulu bünyesinde barındırdığını ve yüksek kalitede eğitim sunan vakfa tam destek verdiklerini söyledi. 

Dünyanın bir geçiş döneminde bulunduğunu ve terörizmden iklim değişikliğine kadar pek çok zorlukla karşı karşıya olduğunu anlatan Çavuşoğlu, uluslararası ilişkilerde, bazı ülkelerin çok yönlülük yerine tek taraflılığı tercih ettiğini belirtti.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin "yumuşak gücü" öne çıkardığını, ancak gerekli yerlerde "sert gücü" kullanmaktan da çekinmediğine işaret ederek, Türkiye'nin bölgede terörizm ve göç gibi birçok sorunla mücadele ettiğini anımsattı.

Suriye'deki durumun insani sonuçları olduğunu, Türkiye'ye 3,5 milyon Suriyeli ve yarım milyondan fazla da diğer ülkelerden mülteci geldiğini ifade eden Çavuşoğlu, "32 milyar dolar harcadık. Bu 32 milyar doların hazinemizde, bankalarımızda olduğunu düşünebiliyor musunuz? Dost ülkelerden bile gelen ekonomik saldırılardan bu kadar etkilenmezdik." dedi.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin savunmasız insanlar için bu parayı harcamaktan asla pişmanlık duymadığını vurgulayarak, şunları söyledi:

"Bu yüzden insani yardımda Türkiye dünyada en üst sırada. Geçen yıl 8 milyar dolar harcadık, ABD 6 ya da 7 milyar dolar harcadı. ABD dünyadaki en zengin ülke. Sadece bir örnek ve karşılaştırma olarak söylüyorum, 2016'da ABD 6,3 milyar dolar harcadı, Türkiye 6. ABD birinciydi, Türkiye ikinci. 2016'ya göre Türkiye insani yardım miktarını 2 milyar dolar artırdı. Bu bizim önceliğimiz."

Suriye ve Irak'taki durumun, terörizm gibi sonuçlar da doğurduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, "Türkiye koalisyon ülkeleri içerisinde DEAŞ'a karşı mücadelede birliklerini doğrudan karşı karşıya getiren tek ülke oldu. Diğer müttefikler ve koalisyondaki ülkeler vekalet savaşlarını tercih etti. PKK ve YPG gibi terör örgütleriyle bile ortak çalıştılar. Bu çifte standart mı yoksa ikiyüzlülük mü?" diye konuştu.

Çavuşoğlu, Suriye'de 2 bin 400 kilometrekare alanın terör örgütlerinden temizlendiğini anlatarak, "Şimdi insanlar geri dönüyor. Eğer insanlar evlerinde güvende hissederlerse geri dönerler. 260 bin Suriyeli şimdiden bu güvenli bölgelere dönüş yaptı." ifadelerini kullandı.

Irak'ta yeni hükümet kurma çalışmalarının devam ettiğine değinen Çavuşoğlu, kapsayıcı ve istikrarlı bir hükümete ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Çavuşoğlu, Irak'ın yeniden inşasına çalışıldığına işaret ederek, "Türkiye bunun için elinden gelenin en iyisini yerine getirecek. Türkiye Irak'ın yeniden inşası için düzenlenen Kuveyt'teki konferansta diğer tüm ülkelerden daha fazla katkı sözü verdi. Bu ülkenin yeniden inşası için 5 milyon dolar katkı sözü verdik." bilgisini paylaştı.

İsrail'in, Filistin'de işgal ettiği alanlarda aşırı güç kullanımını kınadıklarını aktaran Çavuşoğlu, uluslararası topluma, iki devletli çözümün altını oyan tüm çabaları durdurma çağrısında bulundu.

"Batı Balkanları rekabet alanı olarak görmüyoruz"
Çavuşoğlu, uluslararası kuruluşların yenilenmesi gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Uluslararası kuruluşlar ve sistemler daha görünür, daha etkili olmalı. Bunun için reforme edilmeliler. Avrupa Birliği'nin hangi politikası Batı Balkanlar için tatmin edici. Birleşmiş Milletler bugünün dünyasını temsil edebilir mi? Hayır. Kapsayıcı mı? Hayır. Temsil edici mi? Hayır. Herhangi bir çatışmayı engelleyebilir mi? Hayır. BM bugün herhangi bir sorun veya çatışmaya barışçıl müzakereler ve arabuluculukla çözüm getirebilir mi?"

Dünyanın çatışmaları çözmek için daha kuvvetli uluslararası kuruluşlara ihtiyacı olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, "BM Güvenlik Konseyi harekete geçmeli. Daha demokratik ve temsilci olmalı. Cumhurbaşkanımızın altını çizdiği gibi bugün dünya 5'ten büyüktür." değerlendirmesinde bulundu.

Çavuşoğlu, terörle mücadelenin demokrasi ve istikrar açısından önemine dikkati çekerek, "Terörle mücadelede çifte standart olmamalı. Türkiye, PKK, YPG, DEAŞ ve FETÖ gibi birçok terörist örgütle mücadele ediyor. FETÖ bu ülkede çok aktif. Kim terörizme kucak açar ve hoş görürse gösterirse bilsin ki bu terör örgütü onlar için bir tehdit oluşturacak." diye konuştu.

Türkiye'nin dış politikasında Balkanların özel bir yeri olduğunu ve bu bölgenin istikrarı ve refahı için katkıda bulunduğunu anlatan Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Batı Balkanların Avrupa-Atlantik girişimlerini tamamen destekliyoruz. Bazı Avrupa ülkeleri Balkanları, özellikle Batı Balkanları, kendileri ve başka ülkeler arasında rekabet alanı olarak görüyor. Hatta bazen, Rusya ve diğerlerini geçelim, kendileri ve Türkiye arasında. Biz, Balkanları bir başka ülkeyle, bölgesel organizasyonla rekabet alanı olarak görmüyoruz. Biz daha iyi bir iş birliği alanı olarak görüyoruz. Batı Balkan ülkelerinin Avrupa-Atlantik kuruluşlarına entegrasyonu çok önemli. Bugün, Arnavutluk NATO üyesi ve orada da iş birliğimizden memnuniyet duyuyoruz."

Çavuşoğlu, Türkiye'nin, yatırımlarıyla da Balkan ülkelerine katkıda bulunduğunun altını çizerek, "Sadece Arnavutluk'ta doğrudan yatırımlarımızın miktarı 2,5 milyar dolardan fazla ve şirketlerimizi yatırımlarını artırmaları konusunda teşvik ediyoruz." ifadelerini kullandı. 

Açılışta, Türkiye'nin Tiran Büyükelçisi Murat Ahmet Yörük, UNYT Rektörü Fatos Tarifa, TMV Temsilcisi Osman Nuri Kabaktepe de hazır bulundu.

"Türkiye'nin Arnavutluk'taki yatırımı 2,5 milyar dolar"
Çavuşoğlu, daha sonra, Arnavutluk-Türkiye Ticaret ve Sanayi Odası (ATTSO) tarafından düzenlenen toplantıda iş adamları ile bir araya geldi.

Burada konuşma yapan Çavuşoğlu, "Arnavutluk bizim için sadece bölgede iş birliği yapacağımız bir ülke değil, köklü ve tarihi bağlarımızın olduğu gerçek bir dost ülkedir." diye konuştu.

Çavuşoğlu, Türk firmalarının Arnavutluk'taki yatırımlarının her geçen gün arttığına işaret ederek, "Yatırımlarımız, Türkiye'den gelen firmaların yatırımlarıyla birlikte bizdeki rakamlara göre 2,5 milyar dolar civarındadır." ifadelerini kullandı. 

Balkanlar'da istikrarın ve ekonomik kalkınmanın büyümesi için bu tür çalışmaların çok önemli katkı sağlayacağını belirten Çavuşoğlu, sadece para kazanmak için değil, ekonomik olarak dışlanmış kesimlere ve kadın yatırımcılara ilişkin yapılan projeleri de çok önemsediklerini belirtti. 

Çavuşoğlu, Türkiye ve Arnavutluk arasında 2008 yılında imzalanan serbest ticaret anlaşmasına değinerek, "Daha 10 sene geçmeden gördük ki bu anlaşmayı gözden geçirmemiz lazım. Tarım ürünlerinin daha fazla girmesi için, hizmet ve yatırımların dahil edilmesi için tekrar müzakereleri başlatacağız. Kazan-kazan anlayışıyla gözden geçirmemiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Arnavut yatırımcıların Türkiye'de yatırımlarına da önem verdiklerini vurgulayan Çavuşoğlu, "411 milyon dolar olan ikili ticaret hacmimizi 1 milyar dolara çıkarmak için çalışmaya devam etmeliyiz." dedi.

ATTSO Başkanı Seyhan Pencablıgil de 60 üyesi bulunan Oda'nın her geçen gün ikili ilişkileri geliştirmek için daha fazla çalıştığını belirterek, "Türk firmaları Arnavutluk'ta 10 bin kişiye istihdam sağlamaktadır." dedi.