Vakıf Katılım web
Röportaj 10.01.2022 07:00 Güncelleme: 10.01.2022 09:20

'Yazdıklarımla kalbe, çizdiklerimle göze hitap etmek istedim'

Sıfırdan Yayınları tarafından yayımlanan Lili May adlı üç kitaplık fantastik kurgu serisinin yazarı ve çizeri Hatice Aksüt ile kitapları hakkında konuştuk.
'Yazdıklarımla kalbe, çizdiklerimle göze hitap etmek istedim'

SEMA SEZEN

Bilim Kurgu & Fantastik, Çizgi Roman, Edebiyat kategorilerinde eserler yazan Hatice Aksüt, aynı zamanda başarılı bir çizer de.. Aksüt, 12 yaş üstü yaş grubunun keyifle okuyacağı Lili May serisini ve yazım yolculuğunu YeniBirlik'e anlattı.

Lili May - Ada Krallığı kitabının yazarıdır. Hatice Aksüt kitapları; Sıfırdan Yayınları aracılığıyla kitapseverlerle buluşmuştur.
Hatice Aksüt tarafından yazılan son kitap "Lili May - Ada Krallığı", Sıfırdan Yayınları tarafından okurların beğenisine sunulmuştur.

- Bize Lili May serisini anlatır mısınız biraz? Ana hikâye nedir, üç kitaplık bir seri hâline nasıl dönüştü?

Lili büyükannesinin dizinin dibinde büyümüş, on yedi yaşında genç bir kız. Bahar şenliklerinde kasabalarına gelen esrarengiz ziyaretçilerle hayatı baştan sona değişiyor. Ben aslında Lili May serisini bir seri yapma isteğiyle yola çıkmamıştım. Macera, dostluk, gizem ve aşkı barındıran, kalbe dokunan, sıcacık bir hikâye yazmaya niyetlenmiştim. Yazdıkça, bu hikâyenin tek bir kitapta kalamayacağını gördüm. Geçmiş ve gelecek de işin içine girince ve karakterlere bu kadar bağlanınca, üç kitaplık bir seri hazırlamaya karar verdim. Okuyucu, tehlikelerden uzak, kasaba hayatı yaşayan naif Lili’nin nerelere vardığına inanamayacak. Onun nasıl bir kahramana dönüştüğüne adım adım tanık olacak.

- Siz sadece yazar değil çizersiniz de. Kitapların üçünde de çizdiğiniz onlarca resim var. Çizdiğiniz resimler sizce hikâyeyi nasıl etkiliyor?

Ben yazdıklarımla kalbe, çizdiklerimle göze hitap etmek istedim. Kilit noktaları ve önemli karakterleri çizerek okuyucuya bir ışık tutmaya çalıştım. Roman okurken zihnimizde kendi filmimizi çekeriz. Ben de bir çizer olarak Lili’yi bendeki hâliyle yansıtmaya çalıştım. Şu da var, bir sahneyi resimlemenin okumaya kolaylık kattığını da düşünüyorum. Mesela son kitapta şömineden çıkan dev bir ahtapotun saldırısını çizdim. Bu görselle okuyucunun hayal gücüne bir katkı sağlayabilirim, diye düşündüm.

- Yazar ve çizer olarak fantastik kurgu türünün anlattığınız hikâyeye nasıl bir katkı sunduğunu düşünüyorsunuz?

Yazdığım tür fantastik kurgu evet, ama hikâyenin içine girenler belki de fantastik bir tür okuduklarını fark edemeyecek kadar kendilerini kaptırabilirler. Ben gerçek zorluklardan bahsettim, bir büyüme hikâyesi yazdım. Aşkı, ilişkileri, problemleri, çatışmaları bu çerçevede ele aldım. Kullandığım fantastik öğeler duyguların gerçekliğini bozamaz, aksine duyguları zenginleştirir. “Hayatımda hiç bu türde okumamıştım, bir noktadan sonra elimden bırakamadım”, diyen okuyucularım var. Bu beni çok mutlu ediyor.

- Peki, sizce Lili May serisi nasıl bir okuyucu kitlesine sesleniyor?

On iki yaş üstü herkes okuyabilir. Sırlarla bezeli, okudukça bağlanacağınız, derin bir hikâye arıyorsanız, Lili May size hitap ediyor olabilir.