Vakıf Katılım web

ACELE EDİYORUM ÖYLEYSE KABUL EDİLİYORUM!

Emel HOCA 24 Eyl 2016

Emel HOCA
Tüm Yazıları
En son yazımda, en temel ihtiyacımız olan onay ve kabul ihtiyacımızı ilişkilerimizle karşıladığımızı yazmıştım.

En son yazımda, en temel ihtiyacımız olan onay ve kabul ihtiyacımızı ilişkilerimizle karşıladığımızı yazmıştım. Özellikle hayatımızın ilk 6-7 yılında bu ihtiyaçlarımızı nasıl ve hangi yollarla karşılıyorsak, nasıl öğrenip, içselleştirdiysek, otomatik olarak hiç düşünmeden onları tekrar tekrar yapma eğilimimiz olduğundan bahsetmiştim. Onaylanma, kabul edilme, fark edilme, tanınma ihtiyaçlarımızı literatürde kabul iletisi olarak adlandırılan eylemlerle karşılıyoruz. Kabul iletileri, sözel olabilir ya da beş duyu ile algılanan her türlü uyaranı içerebilir. Transaksiyonel Analiz kuramının kurucusu Eric Berne’e göre; uyaran/kabul iletisi, besin almak kadar yaşamsaldır ve yoksunluğu insanların omuriliklerinde kurumaya, incinmeye ve ölüme yol açar. (Berne,1964) Bu yaklaşıma göre uyaran ya da kabul iletisi almak, hayatta kalabilmek için şarttır. Ve bu kabul iletilerini alabilmemiz için hepimiz doğduğumuz andan itibaren çeşitli stratejiler geliştiriyoruz. Bu stratejilerle hepimiz kendi yaşam senaryomuzu oluşturuyoruz.  Yaşamımız boyunca da bu senaryoya uygun olayları, durumları yaratıp, uygun kişileri buluyoruz.

Son yazımda, tüm onay ve kabul ihtiyacımızı karşılama yol ve yöntemlerimiz, tıpkı bir bilgisayar programının sürücüsü gibi, bizi yaşam boyu sürecek yaşam sürücülerimiz haline geldiğini yazmıştım. ‘Çok çabala’ sürücüsünü ele aldıktan sonra şimdi özellikle bizim kültürümüzde çok yaygın olan ‘Acele Et’ ya da ‘Çabuk Ol’ diye adlandırılan sürücüye bir göz atalım.

Çabuk Ol Sürücüsünü Nasıl Tanırsınız?

Şöyle bir düşünün. Bir şeyi yaparken sizin için önemli olan nedir? İşin hangi özellikleri size enerji verir ve motivasyonunuzu arttırır? Yapacak çok iş olmasından memnun olur, genellikle acele ve çabuk çabuk bir şeyler, yapmaya çalışır, acil iş geldiğinde elinizden geleni yapar mısınız? O zaman Acele Et sürücüsü iş başında demektir. Bu sürücünün etkisindeki bir insan hızlı konuşur ve hızlı hareket eder. Yeterince hızlı olup olmadığı ile ilgili kaygı taşır. Yaptığı şeyleri hemen yapması gerektiğine inandığı için, hızlı yapma eğilimindedir. Zamanın azlığından ve yapılması gerekenlerin çokluğundan şikayet eder. Bu sürücüye sahip kişilerin genelde, çocukken daha ağzındaki lokma bitmeden diğer lokmayı ağzına tıkan, hadi kelimesini sıkça tekrar eden, bir şeyi yavaş yaptığında o şeyi elinden alıp yavaş olduğu için şikayet eden, aceleci bir ebeveyni ya da abi, abla, teyze, hala gibi ebeveyn figürleri olduğu düşünülebilir.

Bu Sürücüye Sahip Kişilerin Güçlü Yanları

Coşku doludurlar. Bir sürü şeyi aynı anda yapabilir, verilen işleri hızlıca halledebilirler. Eylem odaklıdırlar. İşin çıktı ve teslimat kısmına iyi odaklanırlar.

Bu Sürücüye Sahip Kişilerin Zayıf Yanları

Mottoları “Daha çabuk hareket etmeli, daha hızlı olmalıyım”dır. Pek sabırlı oldukları söylenemez. Hızlı konuşur ve zaman azlığından şikayet ederler. Başkalarının yavaşlıklarından hoşlanmazlar ve insanlara hazır olmadan bir şeyleri tamamlamaları konusunda rahatsızlık verebilirler. Bir sürü şeyi aynı anda çok da zorlanarak yapma eğilimleri vardır. Bunun sonucunda aşırı sorumluluk yüklenip, bundan şikayetçi olurlar. Acele ettikleri için detaylarla uğraşmazlar ve hata yapma şansları da yüksektir. Genelde bu sürücü bir önceki yazıda bahsettiğim “Kendini Zorla, Çok çabala” sürücüsüyle kol kola gezer. İşler bekledikleri gibi hızlı akmazsa öfkelenebilir, aşırı tepkiler gösterebilirler. Mutlaka bir uğraş bulma eğilimindedirler yoksa çok sıkılırlar.

Bu Sürücüyle Nasıl Başa Çıkılır?

Bu sürücüye sahipseniz tahminen bu yazıyı hızlıca okudunuz ya da okurken 3-5 şeyle daha uğraşıp yeni sayfalar çevirip açtınız bile. Durun ve kendinize şunu söyleyin. “Yavaş yavaş acele ediyorum.” Onaylanmak ve kabul edilmek için ‘Acele Etmeliyim’ sürücüsü sizi sürüyorsa durmak ya da çabuk olmadan bir şey yapmak size çok zor gelir. Uzun vadede de yorulduğunuzu ve tükendiğinizi hissetmeye başlarsınız. Çocukken karşılamaya alışmış olduğunuz beklentiler, bu beklentileri karşılamanız neticesinde aldığınız onay ve kabul iletileri o zamana aitti. Dün dünde kaldı. Artık büyüdünüz ve aynı şeyleri yapmaya devam etmeniz gerekmiyor. Artık yavaşlayabilir, yaşamdan zevk almak için daha dinginleşebilir, kendinize ‘yavaşlayabilirsin’ izni verebilirsiniz. Çabuk Ol sürücüsü kişiyi devamlı bir yere gitmeye, yer değiştirmeye zorlar. Kendi kendinize söyleyeceğiniz ve kendinize izin vereceğiniz cümleler şu şekilde olabilir: “Burada kalabilirsin, zamanını burada geçirebilirsin, bir yere gitmene gerek yok, acele etmene gerek yok, yapmak istediğin şey için yeterli zamanın var.”    Her güne keyifle, sürücüsüz merhaba diyerek başlamanız dileğiyle.