​BAYERN MÜNCHEN

Mehmet Arif DEMİR
Tüm Yazıları
Uzun yıllar bu şekilde andıktan sonra son zamanlarda Türkçe söyleyişiyle kullanmaya başladığımız hiç yabancımız olmayan bir kulüp/camiayla eşleştik Şampiyonlar Ligi Nakavt Turu'nda; FC Bayern Münih e.V. ile.

Uzun yıllar bu şekilde andıktan sonra son zamanlarda Türkçe söyleyişiyle kullanmaya başladığımız hiç yabancımız olmayan bir kulüp/camiayla eşleştik Şampiyonlar Ligi Nakavt Turu’nda; FC Bayern Münih e.V. ile.

Beşiktaş’la akran (1900 yılında kurulmuş), Bavyera Eyaletinin en bilinen birkaç markasından (BMW-MAN vb.) birisi Bayern Münih Futbol Takımı. Almanya’nın en büyük, Avrupa’nın da sayılı Ağır Abilerinden birisi. Bundesliga’nın her türlü rekorunu ya icat etmiş ya tanımlamış ya da kırmışlar aradan geçen 117 senede.

Genelde kulüp içerisinde yetişen efsane futbolcuların başkanlık görevine seçilmeleri sebebiyle; minik takımda futbola başlayan her Bayern’li Alman gencinin rüyasında kariyer hedefinin son basamağı olarak Kulüp Başkanlığı vardır. Mevcut Başkan Karl-Heinz RUMMENNIGE, ondan önce Uli HOENESS ve efsane “Kaiser” Franz BECKENBAUER gibi Babalar kulüplerine hem futbolcu hem de idareci olarak yıllarca hizmet etmişlerdir.

Mali yapısı ve işletme yetenekleri akademisyenler tarafından “ideal şart” olarak tarif edilen Bayern Münih, hisseleri halka açık bir kulüp değil. Adidas (Yüzde 9.09), Audi (Yüzde 9.09) ve Allianz  (Yüzde 8.33) ile küçük ortaklar arasında. Allianz aynı zamanda stadın (Allianz Arena) da isim babası ve sponsoru.

Sezon başında PSG’ye 3-0 yenildikleri ve yokları oynadıkları maçtan sonra görevden alınan Carlo ANCELOTTI’nin yerine 1987’den beri 30 yıldır ne zaman başları sıkışsa göreve davet ettikleri Jupp HEYNCKES’i bir kez daha getirerek çıkışa geçtiler. Bundesliga’da 7’de 7 yapıp liderliği rahatça sürdürürken, Şampiyonlar Ligi’nde PSG ile birlikte kalifiye olarak son 16’ya kaldılar.

Xabi ALONSO’nun bize Basel’i çekmesini beyhude beklerken Bayern Münih gerçeği ile biraz burulduk ama durumu hemen toparlayıp Erken Final vs diyerek işi geyiğe vurduk. Alman disiplini ve makine düzeninin en gelişmiş örneği ile karşı karşıya gelmek bizim için engin bir tecrübe olacak. Tek başlarına domine ettikleri Bundesliga’da bu aralar yanlarına yaklaşabilen pek yok. Hoffenheim ve M’ Gladbach tarafından mağlup edilmeleri, Wolsburg ve Herta Berlin’le de berabere kalmaları bize önemli ipuçları verecektir.

Beşiktaş’ın en büyük şanssızlığı, tribün olayları cezasının ertelenmesinin mecbur ettiği deplasmana seyirci götürememek olacak ilk maçta. Oysa Allianz Arena’yı dolduracak en az 10 bin Türk taraftarın sağlayacağı destek ve itici güç bizi maça ortak edebilirdi. İstanbul’daki ikinci maçta saha ve seyircimizin etki gücünü bildiği için Almanlar ilk maçı çok sıkı tutup işi orada bitirmeyi isteyeceklerdir. Bunu dengelemek için takımın tribünlerden gelen bir miktar pozitif enerjiye ihtiyacı olacaktı ama olmadı. Bütün yük şimdi Şenol Hoca ve futbolcuların omuzlarında olacak.

Hep iyi kaleciler yetiştiren bir geleneğin son dönemdeki en önemli temsilcisi Manuel NEUER’in ayağındaki kırık sebebiyle kaleyi Sven ULRICH koruyor bu aralar Bayern Münih’te. (20 Şubat 2018’teki ilk maça kadar da bunun değişmesi pek mümkün değil). Matts HUMMELS ve Niklas SULE defansın göbeğinde belirli bir standartta ve ritimde oynuyorlar. Orta saha ve Levandovski’li hücum hattını hepimiz üç aşağı beş yukarı tahmin edebiliyoruz. Arjen ROBBEN Katar/Çin Ligi öncesi son demlerini yaşarken Frank RIBERY’de kendine uygun Avrupa’da (belki Fransa’da) takım bulma derdinde. Bunun dışındakilerin hepsi taş gibi.

Türk Milleti ve tüm Türklük Dünyası bu iki maçın bizim lehimize neticelenmesi için dua ederken bir takım çıkıntı grupçukların “–biz BJK’yi desteklemiyoruz” türünden beyanları absürtlüktür. Turu geçsin veya geçemesin Kara Kartal bu sene Güzel ve Şanssız Ülkemizi çok güzel temsil etmiş ve tarihteki yerini almıştır. Sürdürülebilir başarı adına önümüzdeki senelerde daha güzellerini yapacağına olan inancımız da tamdır.

İyi bir hafta sonu diliyorum.