BİRAZ PERHİZ HERKESE İYİ GELİR

Halil İbrahim İZGİ
Tüm Yazıları
Obezite, dünyanın en büyük sorunlarından biri. Bunda gıdaya erişim kolaylığının önemli payı var.

Tüm dünyada tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar ucuz şekilde gıdaya erişebiliyoruz. Paketlenmiş gıdaların ihtiva ettiği katkı maddeleri de bünyeyi şişiriyor. Yiyemediklerimiz de çöpe atıyoruz. Dünyada sadece çöpe atılan gıdalarla tüm açların doyabileceğini de bir kenarda aklımızda tutarak şişkinlik yapan konulara dönelim. Fazla kilolar göbek yapıyor. Sonra spor salonlarına koşturanları mı ararsınız, son moda diyetlerden medet umanları mı... Son zamanlarda orucu keşfetti ünlü isimler. Gerçi bizim bildiğimiz şekliyle değil. Twitter’ın kurucusu Jack, günde bir öğünle iktifa edeceğini yani yetineceğini açıklamış. Zenginler arasında artık yeni moda az yemek. Az yiyeceksek niye zengin oluyoruz diye düşünenler çıkacaktır. Ama trend bu. Uymak gerekiyor. Artık öyle biftekçi dükkanlarında dolu tabaklarla mutlu pozlar verme dönemi sona eriyor. Hem malum kemer sıkma dönemindeyiz, memleket için de hayırlara vesile olur.

Perhiz sadece yemekle ilgili değil. Bir hikâye sıkıştıralım da araya bu yazıdan akılda kalan bir şey olsun: Padişahın biri zamanında şiir yazmaya karar vermiş. Yazıp çizdiklerini dönemin ünlü şairlerinden birine göndermiş. Şiir değerlendirmelerini almak için görevlilerden biri kapıya dikilmiş. Şair demiş ki: “Efendimiz perhiz yapsın.” Aradan biraz zaman geçmiş ve aynı görevli bir tomar şiir kağıdıyla yine kapıya dikilmiş. Şair evirmiş çevirmiş okumuş ve yine aynı şeyi söylemiş: “Efendimiz perhiz yapsın.”. Gelen kişi getirdiği şiirleri de alıp geri dönmüş. Üçüncü gelişinde de aynı şekilde “perhiz” tavsiyesi alınca: “Aman efendim ne diyorsunuz, padişahımız iğne ipliğe döndü perhizden siz hala aynı şeyi söylüyorsunuz.” Şair duramamış yapıştırmış cevabı: “Madem perhiz yapıyor, nereden çıkıyor bu herzeler!” Herzenin ne anlama geldiğini bilmeyenler olabilir ama kaba üç harfli bilindik kullanımı bu sütuna girerse yazının rengi değişebilir.

Kişinin anlamadığı bir işe soyunması ve orada atıp tutması obezlik yapar, ruhu şişirir. Dolayısı ile ağzımızla, kalemimizle de perhiz yapmalıyız. Herkes her şeyi bilmek zorunda değil. Hatta bilmese veya bilmediğini bilse çok daha iyi olur. Kurumlar bunun için vardır. Her alanın en iyileri bir araya gelsin ve ortak aklı teşekkül ettirsin. Birinin eksikliğini diğeri tamamlasın, birinin eksikliğinde sistem işlemeye devam etsin.

Gereksiz elektronik alışverişinden, gıda tüketimine, anlamsız sözler sarf etmekten gereksiz yazılar yazmaya varıncaya kadar her alanda kendimize çekidüzen vermemiz ve perhize girmemiz gerekiyor. Millet olarak her yıl Ramazan ayında bunun bir örneğini sergiliyoruz. Ama iftar vakti gelince fazlasıyla tüketiyoruz. Bu hataya düşmemek gerekiyor. Bilmediğimiz konuları dinleyerek öğrenmeli, fazla tüketmekten kaçınmalı özetle hayatımızın her alanında perhiz yapmalıyız. Allah iki kulak bir ağız vermiş, çok dinleyip az konuşalım diye, ağzımız da midemizden küçük ne kadar yediğimizi bilelim diye. Aksi halde? Aksi halde ortalığı herzeler kaplar da nereden geldiğini anlayamayız bile.