DÜNYA GÜNEŞ ETRAFINDA DÖNÜYOR

Yusuf DİNÇ 31 Tem 2018

Yusuf DİNÇ
Kopernik, dünyanın güneş etrafında döndüğü iddasıyla Batı medeniyetinin dünya anlayışını kökünden sarsmıştı.

Kopernik’in görüşleri kendi ve kilise baskısından sıyrılınca Batı farklılaşmıştır. Kabul gören bu gözlem, düşünce yapılarını da dönüştürmüştür. İnsan, kainatın gittikçe küçülen bir öznesi haline gelmiştir. Bir taraftan da güç merkezi değişmeye başlamıştır.

Fakat gücü ele alan ABD, yeniden kendisini merkeze koymuştur. Bu durum ilişki geliştirmekte bir konfor sağlamaktadır. ABD bu rahatlığı alabildiğine kullanmıştır.

Ne var ki gerçek, ABD’nin düşündüğü gibi değildir. Dünya, Güneş etrafında dönmektedir. Bu şartlar altında merkezde yer almak için çok yetenekli, çok zeki, çok cesur ve çok adil olmak gerektiği gerçeğine sırtını dönmüştür. Bunun örneği daha önce ata medeniyetim tarafından sergilenmiştir. Fakat bu örnek dünyanın kaba-sabalığı nedeniyle ıskalanmıştır.

Gelinen noktada Türkiye’yi tehdit etmek yapılmaması gereken bir hata değil, kaybetmişliğin bir tür ilanıdır. Çünkü Türkiye çeşitli yöntemlerle ABD tarafından sürekli tehdit edilmiştir. Hatta defalarca eyleme geçilmiştir. Sonuç malumun ilanıdır.

Ekonomimiz üzerinde bir etki ortaya çıkmamıştır. Eskiden olsa Borsa’nın vesair allak bullak olabileceğini tahmin etmek güç değildir. Demek Türkiye eski Türkiye değildir. Gene de ABD’nin tavrında ısrar etmesinin ekonomimiz üzerinde olumsuz etkileri olacağı açıktır. Bu etkinin kaynağı ise USD üzerine kurulu küresel ödeme sistemidir.

Bretton Woods’da ekonomik sistemi tamamen ABD eksenli hale getirecek çok dayatmalar yapılmış neyse ki katılımcılar, USD’nın uluslararası ödeme aracı haline getirilmesi anlamına gelen önerileri kabul ederek geri kalanı kurtarmışlardır. Bunun sonucu olarak USD’nin uluslararası transferlerde kullanılan temel döviz birimi olması tüm ülkeleri ABD Federal Reserve ve bankacılık sistemine mecbur kılar. Euro bir alternatif olsa da kaçınmak olanaksızdır. Bu sayede ABD herhangi bir ekonomiyi olumsuz etkileyecek sonuçları elde edebilir. Yurtiçi döviz transferleri dahi ABD kontrolünde gerçekleşir. Türkiye özelinde diğer alanlarda zaten süregelen kısıtlamaları nedeniyle olumsuz bir etki elde etmesi zordur.

Tam bu noktada Türkiye’de bankaların altın transferi modelini geliştirmesi önemlidir. Mevcutta bir baz model olarak değerlendirilmesi gereken altın transferi, doğru denetim ve derinlikli bir yapıya kavuşturulması halinde gelecek vaad etmektedir. Daha yetenekli, daha zeki, daha cesur, daha adil olmak durumunda olduğumuz bir dönem başlamaktadır. Yeni Türkiye’de tutunmak ve Yeni Türkiye’nin tutundurulması için her fert ve kurum sayılan kabiliyetlerini geliştirmelidir.