DURGUNLUĞUN ÇÖZÜMÜ ANADOLU'DA MI?

Yıldıray GÖKKAYA
Tüm Yazıları
Konut pazarını değerlendirirken, hacim ve sirkülasyondan dolayı hepimiz ilk etapta üç büyük şehirdeki hareketi değerlendiriyor, ona göre piyasanın durumunu algılamaya çalışıyoruz.

 Nitekim bir süredir bu 3 büyükşehirdeki (İstanbul, Ankara, İzmir) emlak pazarında satışlar geçmiş dönemlerdeki kadar hareketli olmayınca, piyasanın da geneli itibariyle durgun olduğuna hep birlikte hükmettik.

Geçenlerde bir gayrimenkul danışmanlık zincirinin bu konuya dikkat çeken tespiti 'Durgunluğun çözümü Anadolu'da' yorumuna neden oldu.

Era Gayrimenkul markalı konut projelerinin Anadolu'daki potansiyeli görerek tıkanıklığı aşacak proje hareketine yönelmesi gerektiğini ifade ediyor.

"Markalı konut projesi üreticileri İstanbul'u kendi haline bırakıp Anadolu'ya açılmalı" diyen şirketin genel müdürü Özhan Atalay, "Anadolu'da potansiyel var. Bunu değerlendirmek isteyenler kazançlı çıkacak" dedi. Yeni Akit'teki demecinde, bundan sonra da üretmek zorunda olan işletmelerin artık Kayseri, Balıkesir, Çanakkale gibi illeri keşfetmesi gerektiğini anlatıyor.

Aslında önde gelen birkaç şirket bu hareketi çoktan başlattı. Mesela Sinpaş, mesela Teknik Yapı, mesela Emlak Konut... Bu firmalar öncülük etti, eminimki diğer büyükler de onları izleyecektir, çünkü Atalay'ın da belirttiği gibi marka değerini doğru yansıtanların Anadolu'da erişebilecekleri yeni pazarlar söz konusu. Hızla gelişen şehirlerde yaşayanlar da İstanbul'da adlarını çok duyduğu güvenilir şirketlerin projelerine erişmenin keyfini yaşamalı.

Kaldı ki İstanbul'da konut fiyatlarına ilişkin Endeksa'nın araştırması da artık gözleri İstanbul'un dışına çevirmenin zamanı geldiğine hükmedilebilir.

Gayrimenkul veri analizi platformu Endeksa'nın araştırmasına göre, İstanbul'da fiyatı geçen yıl yüzde 13 yükseliş kaydeden konut, yüzde 11,92'lik enflasyon ile kıyaslandığında yatırımcısının beklentisini karşılamadı.