'HÜCRELERİMLE YAŞADIĞIM BİR HAYATIN ESERİ'

Sema SEZEN 30 Kas 2020

Sema SEZEN
Tüm Yazıları
Çin, Tibet, Hindistan, Burma ve Tayland'da yoga ve meditasyon üzerine manastırlarda uzun yıllar aldığı eğitimlerle uzmanlaşan;üstelik Dharamshala'da Dalai Lama'nın eğitimine katılan yoga eğitmeni, biyolog, yazar Çetin Çetintaş, 'Sarı Çiçeği Koklayan Kedi'yi anlattı

Sanskritçe dahil olmak üzere 5 dil bilen Çetin Çetintaş, birçok eski yazıtı anadilinden Türkçe'ye çevirdi. Aldığı eğitimlerin birikimini 6 kitapla okurlarla paylaştı. "Sarı Çiçeği Koklayan Kedi" kitabı ise okurların elinden düşürmediği bir rehber haline geldi. Dünyada olduğu gibi git gide ülkemizde de çoğalan yoga tutkunlarına ışık tutan Çetintaş, hakkında merak edilenleri YeniBirlik'e aktardı.

- 2016 yılında ”Hanuman’ı Bulmak” ile başlayan maceranız şimdilik “Sarı Çiçeği Koklayan Kedi” ile altıncı durağında. Dört yıllık bir süreçte altı kitap yazmanızın arkasında yatan temel motivasyon nedir?

Paylaşacak çok şeyim var. Nasıl ki bir ağacın dalı meyvelerle dolduğunda meyveler ardı ardına dökülür, içinde bulunduğum durum da böyle. Yazmak beni rahatlatıyor. Sanki dalıma ağırlık yapan meyveler, her kitapta bir bir dökülüyor.

- Sarı Çiçeği Koklayan Kedi, soyut konuları ele almasına rağmen rahat okunan ve kolayca anlaşılan bir üsluba sahip. Bu anlatımı seçmeniz bilinçli bir tercih mi?

Evet. Üzerine konuştuğum şeyler doğası gereği ağır. Bu yüzden aktardığım şeylerin rahat anlaşılabilecek bir üslupta olmasına büyük özen gösteriyorum. Bir de tabii editörüm Özlem Akbulut bu konuda teşekkürü hak ediyor. Kitabın bu kadar rahat okunabilmesinin sebeplerinden biri de onun dokunuşları.

-Uzakdoğu’da çeşitli ülkelerde ve manastırlarda kalarak yoga ve meditasyon üzerine uzun yıllar çalışmalar gerçekleştirdiniz. Yaşamınızın bu yılları yeni kitabınıza nasıl yansıdı?

Yaşamımın o yılları benim şu anki varlığımı şekillendiren çok muazzam bir süreçti. O süreç bildiğimi yaşar hale getirdi. Bu yüzden yazdığım her kitap ezberlenmiş ya da araştırılmış bir bilginin eseri değil, tüm hücrelerimle yaşadığım bir hayatın eseri.

KİTABIN ADINI KEDİSİ FIBONNACI BELİRLEDİ

-Kitabın ismini belirlerken nereden esinlendiniz?

Kitabın adını ne koysam diye düşünürken döndüm ve kedim Fibonnaci’ye “Bu kitaba ne isim yakışır?” diye sordum. O sırada büyük bir zarafetle yanıma geldi ve karnımı koklamaya başladı. Karın yoga felsefesinde sarı çiçekle ifade edilen Manipura Çakra’nın alanıdır. Kedi ise güzelliği, zarafeti ifade eder. O an “Sarı Çiçeği Koklayan Kedi” ismi kafamda beliriverdi.

-Kitabınızda öz, varoluş, hayatın amacı, varlık, yaşan yolu, insanın kendisi olması, hayattaki yolculuğu, evrim gibi üstüne düşünülen ve milyonlarca soru üretilebilen konuları işleyerek sadece felsefe bilenlerin değil herkesin bu konu hakkında beyin fırtınası yapması için bir fırsat sundunuz. Geniş kitlelere bu türde konuların sorgulamasını sunmak nasıl bir duygu?

Mutluluk verici. Bir noktada her insan bu konular üzerine düşünmek istiyor. Lakin kişi ağır felsefik metinler altında kaybolduğunda ya da belli inançlara sırt dayamak zorunda bırakılarak “beyin fırtınası” yapmaktan uzaklaştırıldığında bu düşünme eyleminden uzaklaşıyor. Bu yüzden bu kapıyı bir şekilde yeniden hayatlarında aralamak mutluluk verici.

-İlk kitabınızı yazmanızdan bu yana kendinizi geliştirdiğiniz noktalar oldu mu?

Türkçem! İlk kitabımda editörüm bana çok fazla anlatım bozukluğu yaptığımı ve gereksiz, fazla kelimeler kullanarak cümlelerimi güçsüzleştirdiğimi söylemişti. İlk kitabımdan bu yana anlatım dilim, kelimeleri nasıl kullanacağım konusunda çok geliştim. Benim için bir kitap ortaya çıkarmak artık yazmak değil, kitabın içine kodladığım harflere kendimi yerleştirmek gibi.

-2021 yılında okurlarınızla buluşturacağınız başka kitaplarınız var mı?
Okuyuculara vakit verebilmek adına kitaplarım arasına biraz vakit koymaya çalışıyoruz. Bu sene bitmeden Yoga Sutralar-I ve II kitabımın bir arada olduğu sınırlı sayıda özel basım “Yoga Sutralar” kitabım geliyor. Okuyucularım bu haberi ilk kez buradan duymuş olacaklar. Bu özel basım kitap yılbaşı sürprizi olarak, aralık ayının sonuna doğru okuyucuyla buluşacak. Hali hazırda 2021’de çıkmayı bekleyense üç kitap var. Bunların çıkış tarihlerini ve sırasını şu anda net söyleyemesem de 2021’de üç yeni kitabımın okuyucularla buluşacağını söyleyebilirim.