HUKUK DEVLETİNİN ÇİFTE STANDARDI OLMAZ

Ozan CEYHUN 01 Ağu 2018

Ozan CEYHUN
Tüm Yazıları
Artık bir şeylerin değişmesinin zamanı geldi de geçiyor.

Bu gerçeği son olarak çok üzülerek Yunanistan’da yaşadık. Onlarca insanın canını yitirdiği büyük bir yangın felaketinde öncelik insanları kurtarmak olması gerekirken tam tersine “sırf Türkiye’den yardım almayalım” anlayışı nedeniyle bir çok can kurtarılamadı. Yangının olduğu yere sadece bir saat uzak mesafede olan Türkiye’nin Çanakkale kentinde itfaiyeye ait uçaklar ve helikopterler kalkmak için beklediler. Sadece oradan da değil. Türkiye’den Yunanistan’a yangının olduğu noktaya yetişecek yakınlıkta olan bir çok noktadan yetişip yangına müdahale edebilecek uçak ve helikopterler vardı. Maalesef onlar istenmedi. 

16 Temmuz 2015 tarihinde içi darbeci terörist dolu bir askeri helikoptere iniş izni veren ve de ardından eli kanlı darbeci teröristlere sığınma hakkı tanıyan Yunanistan, Türk itfaiyecilere ve  yangın söndürme helikopter ve uçaklarına yangına müdahale izni vermedi. Bir saat yakınlıkta olan Türkiye’den yardımı reddeden Yunanistan altı saat uzaklıkta olan ülkelerden yardım talep etti. Sonuç ortada! Keşke böylesine gereksiz bir “Türkiye karşıtı” yanlış karar olmasa ve Türk itfaiyeciler Yunanlı meslektaşlarına yardım edebilseydiler..

Yunanistan’a daha fazla sığınmacı gelmesin diye Türkiye ile her türlü iş birliği ile hiç bir sorunu olmayan Yunanistan nedense yangın söndürmek söz konusu olduğunda sırf “Türkler yardım etti” dedirtmemek için işbirliğini ret etti. Bu “kafa yapısının” değişmesi şart artık. Geçmiş, geçmişte kaldı. İkisi de NATO üyesi olan komşular bir felaket gündeme geldiğinde birbirlerine destek olmalı. Bu ister yangına isterse teröre karşı mücadele olsun hiç fark etmez. 

Ama bu sadece Yunanistan’la yaşanan bir sorun değil. Aynısı Avrupa Birliği ve bazı AB üyesi ülkeler için de geçerli. 

Kendi vatandaşları Türkiye toprakları üzerinde bir suç işlediğinde hukuk devletinin işleyişi ile sorunlu ülkeler var. Türkiye söz konusu olduğunda hukuk devleti işleyişine yönelik bol, bol eleştiri dile getirenler Türkiye’de bir vatandaşları casusluk yaparken ya da teröre destek verirken yakalandığında hukuk devleti işleyişinden şikayet ediyorlar. Oysa kendi ülkelerinde de casusluk ve teröre destek suçları konusunda en sert uygulamalara ve yasalara sahipler. Ama bu kurallar Türkiye söz konusu olduğunda geçerli olmuyor.

Türkiye’de binlerce insanın katlinden sorumlu terör örgütü PKK’nın ya da Türkiye’de 15 Temmuz 2015 tarihinde onlarca insanın katledildiği ve yüzlerce insanın yaralandığı kanlı darbe girişimini gerçekleştiren Fetullahçı terör örgütü FETÖ’nün bazı AB üyesi ülkelerinde saklanan teröristleri deşifre olduğunda Türkiye haklı olarak bu suçluların ya da zanlıların iade edilmesini talep ettiğinde Türkiye’ye verilen standart bir cevap var her zaman: “Hukuk devleti işleyişine karışamayız. Mahkemeler bağımsızdır”.

Ancak casusluk yaparken yakalanan ya da bir terör örgütüne destek verirken yakalanan ve bu suçları delillerle belgelenenler AB üyesi bir ülkenin vatandaşı olduğunda Türkiye “Hukuk devleti işleyişine karışamayız. Mahkemeler bağımsızdır” dediğinde kıyamet kopuyor. Derhal mahkemelere ve Türkiye’ye yönelik tehditler başlıyor. Bağımsız Türk mahkemelerine müdahale etmeyen Türkiye’ye yönelik yaptırımlar devreye sokuluyor. Hukuk devleti işleyişi böyle zamanlarda AB ve üyesi bazı ülkelerin hiç umurunda olmuyor.

Bu günlerde benzeri bir durumu ABD vatandaşı “rahip” kimliği taşıyan bir şahıs nedeniyle de yaşamaktayız. Türkiye 2015 yılındaki kanlı darbe girişimi emrini veren ve şu anda ABD’de bulunan terör örgütü elebaşısı Fetullah Gülen ve onun emrinde olan bir grup teröristin iadesini talep ettiğinde ABD’den aldığı tek cevap var: “Hukuk devleti işleyişine karışamayız. Mahkemeler bağımsızdır”.

Türkiye’de “casusluk ve terör örgütüne destek” iddiası ile yargılanması süren “rahip” kimlikli ABD vatandaşı ile ilgili “serbest bırakın “ talebi geldiğinde “mahkeme kararına karışamayız, yargılanması sürüyor” diye cevap verdiğinde ABD’den peş peşe açıklamalar ve tehditler geliyor. ABD, kendi vatandaşı için hukuk devletinin işlemesini istemiyor.

Bu nasıl bir hukuk anlayışıdır? Hukuk devleti her yerde hukuk devleti olmak zorundadır.

“Hukuk devletinin çifte standardı olmaz.” cümlesini yıllar boyu en başta AB, her on yılda bir darbe yapılan “eski Türkiye’ye” söyler dururdu. Türkiye değişti. Demokratik bir hukuk devleti olarak işlemeye başladı. Ancak bu sefer hukuk devleti işleyişi sorun olmakta.

Galiba ABD ve AB güçsüz ve zayıf ve de demokrasisi ile hukuk devleti özürlü bir Türkiye’yi, güçlü demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye’ye tercih etmekteler. Asıl sorun da bu galiba!