​İHRACAT REKORU NASIL GELECEK?

Yusuf DİNÇ 22 Ara 2017

Yusuf DİNÇ
Tüm Yazıları
Milli gelir hesaplamasında ihracat kalemi önemli bir yer tutar.

Milli gelir hesaplamasında ihracat kalemi önemli bir yer tutar. İhracatın ithalatı aşan kısmı pozitif, ithalatın ihracatı aşan kısmıysa negatif etki yapar. Üretim desenimizin girdi bakımından dışa bağımlı olması, ithal malları tüketme alışkanlığımız gibi nedenler, ithalat-ihracat farkının genellikle aleyhimize işlediği bir durumu ortaya çıkarmıştır.

Üçüncü çeyrek büyüme verilerine bakıldığındaysa bu durum tersine dönmüş gibi gözüküyor.

İhracat-ithalat farkının pozitif sonuç vermesi için yerli girdiyle üretim yaparak bu sonuç elde edilebilir. Yahut yerli girdi yüksek teknoloji ürünleriyle bu sonuç gene alınabilir. Ya da doğrudan yüksek teknoloji üreterek alınabilir. Bunlar olması gereken ve beklenen normal ilişkilerdir.

Bir diğer yöntem damping yöntemidir ki yasaklıdır. 

Son yöntemse devalüasyondur ki ihracatta talebi büyütür ithalatta kısarak bir denge ortaya çıkarır.

bvmh2

Reel efektif döviz kuru son 15 yılın en düşük seviyesine gelmiş durumda. Haliyle TL ucuzlamış. TL ucuzlayınca ihracat yapmak kolaylaşır. Rekor kırmak mümkündür. Rekor kırmamak sorundur. Böyle bir ilişki aynı zamanda ithalatın pahalılaşması nedeniyle denge kurmanın daha mümkün olduğu bir durumu ortaya çıkarır. İthalat pahalılaştığından kısılır. Yani ithalata daha az kaynak ayrılır. İhracattaki büyümeyle ithalattaki küçülme üst üste bindiğinde artık milli gelire pozitif yansıma gerçekleşir.

Bu bir tür ihracatı artırma stratejisidir.

Türkiye bu stratejiyi başarıyla gerçekleştirmiştir.

Önemli olan kalıcı bir etki için yerli girdi-yüksek teknoloji ürün ihracatını gerçekleştirmeye doğru atılan/atılacak adımlardır. Türkiye’nin bu stratejiyi de gerçekleştirebilecek gücü, enerjisi, imkânı ve imanı vardır. Yerli otomobil böyle bir hikâyedir. En büyük havalimanı bu türden bir yatırımdır. Türkiye’nin dünyadaki konumu değişmektedir.

Artık birçok şeyin değiştiğini görüyoruz. Özellikle yakın coğrafyadaki bilim insanlarının Türkiye’de olmak, burada çalışmak için istekli ve heyecanlı olduğuna şahit oluyoruz.

Biz artık başka bir yerdeyiz. Bu yoldan dönüş yoktur. Bu yolda Türkiye’nin yanında olmaktan başka çare aramak boştur. Türkiye’ye rağmen çare arayanlar kahrolacaktır.