IRAK DİKEN ÜSTÜNDE

Faruk AKTAŞ 04 Eki 2019

Faruk AKTAŞ
Geçtiğimiz Nisan ayında "İran'a basınç Irak'ı patlatabilir" başlıklı bir yazıda Washington'un Tahran'a yönelik yaptırımlarının Bağdat'ta ciddi gerilimlere yol açtığına dikkat çekmiş bu durumun ülkede ciddi patlamalara yol açabileceğini dile getirmiştik.

Geçen altı aylık süre içinde yaptırımlar devreye girdi ve bugün ABD ile İran’ın doğrudan bir savaşa girip girmeyecekleri konuşuluyor.

Söz konusu yazıda da belirttiğimiz gibi ABD, İran’a yönelik herhangi bir müdahale için Irak’ı üs olarak kullanmak istemesi ve bu çerçevede uzun süredir Bağdat yönetimi üzerinde kurduğu baskı Irak’ta ciddi gerilimlere yol açtı.

Washington ve Tahran arasında sıkışan Bağdat, siyasi gerilimlerle uğraşırken ülkenin biriken devasa sorunlarına çözüm üretmekte zorlanınca gerilim sokaklara taştı ve hafta başından bu yana başlayan gösteriler ülkeyi ateş çemberine aldı.

Görünürde işsizlik, yoksulluk ve yolsuzluk gibi sosyal sorunların dile getirilmesi üzerinden başlayan gösterilen siyasi değişim ve hükümetin istifası gibi taleplere evirilmeye başladı.

Ülkenin güneyinde Sunnilerin ağırlıklı olduğu kentlerde başlayan gösteriler başkent Bağdat ve diğer birçok Şii kentine de sıçramış durumda.

Daha önce Kürtlerin elinde olan ve bağımsızlık referandumunun ardından Ekim 2017’de merkezi yönetimin denetimine geçen Kerkük de bu kentlere dâhil oldu.

Birçok yerde parti ve hükümet binaları göstericiler tarafından ele geçirilerek ateşe verildi. Polisin göstericilere karşı silah kullanması üzerine şu ana kadar 12 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi yaralandı.

Birçok kentte olağanüstü hal ilan edilmiş durumda.

Göstericilerin sosyal medyadan örgütlenmeleri üzerine önce sosyal medyaya erişim engeli getirildi, bu yeterli olmayınca birçok kentte internet kesildi.

Olaylarla ilgili soruşturma talimatı veren Başbakan Adil Abdulmehdi, göstericilerin taleplerinin yerine getirileceğine dair sözler verse de bunun sokakta pek bir karşılığı olmadı.

Hızla büyüyerek yayılan gösteriler zaten pamuk ipliğine bağlı koalisyon hükümetinde de ciddi çatırdamalara yol açtı.

Daha önce gösterilere karşı tarafsız kalacağını açıklayan Şii lider Mukteda es-Sadr son açıklamasında eylemlere destek verebileceklerini açıkladı.

Şu ana kadar arkasında ciddi bir siyasi güç olmadığı belirtilen gösterilere Sadr’ın destek vermesi halinde olayların seyri değişebilir.

Hatta olaylar henüz 1.5 yılını doldurmayan hükümetin istifasına da yol açabilir.

Hükümetin istifası ise ülkenin Şii, Sunni ve Kürtler olarak üçe bölünmesini de yeniden gündeme getirebilir.