IRAK SESSİZ SEDASIZ SANDIĞA GİDİYOR FAKAT

Yaşar İÇEN 23 Eyl 2018

Yaşar İÇEN
Tüm Yazıları
Dünya ve Türkiye, İdlib üzerinde bir ileri iki geri manevralar ile meşgulken Irak sessiz sedasız seçime hazırlanıyor. 

Hepimizin neredeyse yirmidört saati Suriye ile dolu. Her saniye satranç taşları misali hamleler yapılıyor. Bir yandan da kapalı kapılar ardında aklımızın almayacağı ince hesaplar üzerinden anlaşmalar yapılıyor ve bozuluyor. 


Evet bizler bir taraftan İdlib üzerine zihin yorarken diğer taraftan da büyük taşların altındaki tuzakları hiç düşünmeden, elimizi kayaların altına koyarken hemen yanı başımızda seçime hazırlanan Irak son dönemeçte seçim havasına girdi. 

Irak seçmeni ve siyasileri ilk etapta ABD’nin aleni gölgesinde oldukları için seçim hazırlıklarına bir türlü sıcak bakamadı.
Kurulamayan hükümet, ülke içi kaos, belirsizlikler, gruplar arasında yaşanan güç savaşları, ekonomik kriz ve kamu hizmetlerinden yana ülkenin kan kaybetmesi sebepleri ile seçimin erteleneceğine kesin gözüyle bakılıyordu.  
Erteleme kararı alınmayınca seçime sayılı günler kala partiler sahaya indi. 

Irak’ın bunca sıkıntı içerisinde olması ve partilerin maddi anlamda istenen desteği alamaması sebebiyle seçimin rengini ve coşkusunu hissedemiyorsunuz. 
Sahada görsel çalışmalar açısından sadece KDP’yi güçlü bir şekilde görebiliyorsunuz dersem abartmış olmam. 
Diğer partilerin yansıması da var elbette fakat istenen hatta fark edilebilen seviyede değil.  

Türkiye’nin önemsediği Irak Türkmen Cephesi de kendi alanı ve seçmen kitlesi ile sandığa hazırlanıyor. Bu seçimde ITC’nin atak yapacağına dair bir his var içimde.   

ITC Başkanı Erşad Salihi bölgenin sevilen, sayılan ve arkasından kitleleri sürükleyebilen bir ismi olmasına rağmen Irak’ta büyük nüfus yoğunluğu olan Türkmenler bir türlü verilen mücadelenin karşılığını sandıktan alamadı. 

Aslına bakarsanız Irak’ta bulunan Türkmen partilerinin en büyük sorunu, kitlesel (Türkmenler) olarak değil de küçük gruplar halinde hareket etmeleri. 

Siyasal ayrışma çok olunca ister istemez bazen kendinizden olana zarar verebiliyorsunuz ve bu şekilde tüm Türkmenler bölgede hakkettiği gücü elde edemiyor. 

Irak’a yakından baktığınız zaman ülkenin ekonomi ve siyaset kademelerinde Türkmenlerin düşünülenin aksine çok etkili olduğunu görebilirsiniz. 
Bilhassa ülkenin kuzeyindeki illerde ekonomiye yön veren isimler arasında Türkmen iş insanlarının sayısı çok fazla. 
Ekonomi ve siyaset içerisinde bu kadar hatırı sayılır bir güce sahip olmalarına rağmen Irak’ta Türkmenlerin sandıktan istenen sonuç ile çıkmamaları düşündürücü. 

Türkiye gündemi kasıtlı olarak İdlib üzerine yoğunlaştırılırken “Yeni Ortadoğu Haritası”nın en önemli oluşumu Irak üzerine inşa ediliyor aslında...
ABD, Suriye üzerinden ince eleyip sık dokuduğu terör örgütlerini kendisi için bir kenara ayırıyor. Yani hemen güneydoğumuza yerleştiriyor! 

Irak her kademesi ile ABD’den hoşnut olmasa dahi mecburiyet felsefesi ile ülkede oluşturulan her duruma uyum sağlıyor. Çünkü Irak halkı ve yönetimi yıllardır savaş, terör, baskı, yokluk ve açlık oyunları ile ABD tarafından sindirildi! 

Ülkenin tüm manevi bağları yok edildi ve insanlar bireysel menfaatleri doğrultusunda yön bulmaya başladı. Sonra da bin bir türlü uluslararası entrika cenneti haline getirildi Irak. 

Türkiye; Suriye ve İdlib üzerinden yıpratılmaya, büyük sorumluluklar almaya ve belki de dönüşü olmayan zorlu imzaları atmaya mecbur bırakılmaya çalışılırken “Irak’tan gelen tehlikeli fısıltılara” kulak vermeyi unutmamalı...