IRAK'TA OSMANLI STRATEJİSİ ZAMANI

Yaşar İÇEN 23 Şub 2021

Yaşar İÇEN
Tüm Yazıları
Öncelikle şunu anlayalım; ABD'nin ve ardındaki idari mekanizmanın Suriye-Irak-Türkiye şeridinde oturtmayı planladığı oluşumu artık sağır sultan bile anladı!

Siyasi iktidarlar Irak’ta belli oldu...

Şiiler, Sünniler, Kürtler, Türkmenler ve azınlıklar... Ve tüm bu siyasi iktidarlar Biden’lı en şiddetli fırtınaları yaşayacak! Laf aramızda Irak vatandaşları bu kadar parça pinçik ayrışmak yerine “vatana aidiyet duygularıyla” birlikte yaşamayı becerebilseydi bunca acıya da maruz kalmayacaklardı!
Bunlar şimdiye kadar bilip yazdıklarımızdı ve ABD’nin son hamlesi ile bu sürecin ne kadar zorlu olacağı netleşti... Suriye’de olduğu gibi Irak’ta da alanı SDG kontrolüne verilecek gibi görünüyor! Yani güney sınırımızda SDG’li günlere hazır olmalıyız...
ABD’nin hedefinde sadece Irak mı var tabiki hayır! Hedefte Suriye ve Türkiye de var! Eldeki bunca olumsuz veriyle yapmamız gereken şey şu; tüm söylemleri birleştirici yöne çekmek ve yurt içinde-yurt dışında stratejik hareket etmek... Ki ayrışmanın acı sonuçlarına bizzat Suriye ve Irak’ta bu kadar aleni bir şekilde şahit olmuşken şapkayı önümüze koymanın vakti geldi de geçiyor demektir!

Öncelikle şunu anlayalım; ABD’nin ve ardındaki idari mekanizmanın Suriye-Irak-Türkiye şeridinde oturtmayı planladığı oluşumu artık sağır sultan bile anladı! Bu oluşum ilk etapta bir hat boyunca ilerlemeyi planlıyor... Ve bu hat “İpek Yolu misali ticarette etkili” olan Türkmen Köylerini merkezine alıyor! Yani İran sınırına yakın Türkmen köyleri kilit nokta!


Osmanlı zengin stratejik bilgiye sahipti... Aldığı ve alacağı her kararı himayesinde bulunan her insan için düşünürdü, uygulardı... En yakındakiyle birlikte en uzaktakini de korur gözetirdi ki oluşacak en ufak sorunda yakındaki de uzaktaki de Osmanlı’nın kalesi misali canını ortaya koyarak mücadele etsin...
İran’a yakın Adana, Kızlarabat, Karatepe, Şehriban, Mendeli vb köylerin olduğu alanı Osmanlı her daim güçlü tuttu. Ki pek zikredilmez fakat Adana Köyü’nün zengin doğal kaynaklara sahip olduğunu da unutmamak gerekiyor. Evet Osmanlı İngilizler ile imzaladığı anlaşma sonrasında o bölgeden çekilse de Türkmen köyleriyle bağını asla koparmadı ve onları destekledi... Çünkü sınırınızın güvenliği sadece içinizdekilerle değil dışarıdaki “sizden olanların” desteği ile mümkündür...

Osmanlı’nın bağını koparmadığı bu şerit şu an Hemrin Dağları’ndan sonra Amirli şehri, Tuzhurmatu ve o bölgedeki köyler, aşiretler şu an İran yanlısı güçlerin etkisinde... Bu şerit Tavuk ilçesine uzanıyor. Hatta orada herkesin bildiği meşhur Tavuk Minaresi de bir Osmanlı eseridir unutulmasın... Osmanlı tarihi boyunca ticaret yollarını ve kendisi için stratejik alanları çok önemsemiştir.. Ve şu an yaşanan çatışmaların kilit noktası bu yolun egemenliğini elde etmek ise Türkiye’nin yapması gereken, Irak Türkmenlerini güçlü bir çatı ittifakında buluşturmak olmalı. Hele ki Irak seçimlerinin konuşulmaya başladığı bu süreçte!

Türkmenler Irak’ta pek çok açıdan güçlü olsa da siyasi temsiliyette ve tek ses olmak konusunda çok geri kalmışlar! İrili ufaklı Türkmen Partilerine şöyle bir bakınca Irak’ta ve uluslararası mecrada otorite olarak kabul gören Irak Türkmen Cephesi’nin (ITC) adı öne çıkıyor... Bu temsiliyet sadece görev almakta değil elbette. Türkmen dünyasında olduğu gibi muhaliflerin de her konuda ITC’yi muhatap alması ITC’nin Irak’ta Türkmen çatısı olduğunu gösteriyor zaten... Türkiye ve Türkmenler bu çatıya sahip çıkmalı çünkü Türkmenler içindeki çekişme Türkiye karşıtlarını güçlendirmekten öteye geçmez...

Bununla birlikte Türkiye ve Barzani yönetimi de daha yakın ittifak ilişkileri geliştirmek zorunda. Türkiye’nin sadece Irak’ta değil Ortadoğu’daki tek kadim yol arkadaşı Barzani yönetimi oldu... Biden ile IKBY ve Barzani yönetimi de fırtınalı günler yaşayacak gibi görüyorum... O halde çekişme değil tam aksine güven duyguları içinde birlikte hareket etmek gerekiyor Türkiye-Türkmen-IKBY ittifakında buluşarak...