LA VİE EST DURE DURE! 

Funda ÖZKALYONCU
Ben Üsküdar'da büyüdüm, mahallede konu komşu ile büyüdük.

Ne oldu bize.

Hiç tanımadığın, tanışma ihtimalin olmayan, yolunun kesişmeyeceği, karşılaşmayacağın insanlarla kavga edip duruyoruz.

Bunları, o insanlar o bir yere koymak için tanımlamıyorum.. Ülke nüfusumuz çok kalabalık, nerede, nasıl karşılaşabiliriz, imkansızlığından bahsediyorum.

Ne oldu insanoğluna, insankızına.

Bu derece sinirlerimizi bozan nedir.

Bu hale neden geldik.

Misafirperver, güler yüzlü, herkese verecek bir dilim ekmeği olan, bir bardak suyu olan, komşun aç yatarken sen tok uyuma sözüyle büyümüş, insanlara ne oldu.

Ben Üsküdar’da büyüdüm, mahallede konu komşu ile büyüdük. 

Birisi kalbimizi kırdığı zaman, bir hafta ağlar, bir hafta, boynumuz bükük dolaşırdık.

Mahallede büyükler sorardı, neyin var, yavrum, derdi.

Neyimiz vardı biliyor musunuz, kavgaya gürültüye alışkanlığımız yoktu ki, kurulan kalbimiz vardı işte, ondan ağlardık.

Alınırdık, içlenirdik. 

Şimdilerde kavga arsızı olduk.

Edepsizlik almış başını gitmiş.

İnsanlar birbirine, rahat rahat demediğini bırakmazken, ağıza alınmayacak hakaretler ederken, insanlığından çıkmış.

Durumdan vazife çıkarmak neyin haddi, neyin kafası.

Sanki herkes, amcalarının kızı, teyzelerinin oğlu, halalarının geyi, dayılarının şarkıcısı.

Şarkıcıya sesin yok diyorsun, hiç alakasız insanlar saldırıyor. 

Adama geysin tamam, ama bu paylaşımlar çok acayip, tuhaf diyorsun, gey birlikleri saldırıyor.

Teknede paylaşım yapıyorsun, yazdıklarınla örtüşmüyor diyorsun, alakasız herkes saldırıyor.

Kadın, en pahalı tatil yerine gitmiş, geceliği bilmem kaç euro, bikinisi ile, şişme ördek üzerine bacaklarını açmış binmiş, kadınlara hayat ve mottoları, sevgilinize kavuşmak için, ayet-el kürsi okuyun diyor.

Kız kadınları kandırma diyorsun, paralarını alma, kadınlarda para bitti diyorsun, alakasız herkes demediğini bırakmıyor.

Hiç tanımadığın insanlara kavga etmek, bundan serum alır gibi beslenme hali var bunlarda.

Bakın! Kavgacı, sataşkan, bulaşkan insanlar.

Evinizde leğen var mı?

Vardır.

Şimdi gidin, o leğene banyodan, 1 karış su doldurun, fazla olmasın sakın.

Ve içine girin.

Bir karış suda boğuldu derler ya!

İşte sizin ki!

O! hesap.

Boğulduğuna değmez. 

Funda'ya takılanlar... 

... Canım ülkemin o kadar başarılı erkekleri var ki.

Bilmek lazım, anlamak lazım, anlatmak lazım, söylemek lazım.

Ki! Hepimiz kıymet bilelim.

Çocukluğumda bu "kıymetli" "kıymetini bilmek" kelimeleri çok kullanılırdı.

O! Çok kıymetli insandır.

İşte! Doktor Ender Saraç kıymetli bir insandır, adamdır, doktordur. 

Sosyal medyada paylaşımlarına bakın hep iyilik, hep sağlık, hep güzel şeyler, yazar durur, yeter ki hepimize fayda sağlasın.

En kötü günümde, ummadığım anda, merhametiyle, merhametine sığındım, kalbimden yakalayıverdi.

İyi ki varsınız, hep yaşayın, hep var olun, hep sağ olun, siz kıymetli insan, Ender Saraç.

... Canım ülkem.

Matkap sever insanım.

Çekiç sever insanım.

Çivi sever insanım.

Bağıra bağıra konuşan insanım.

Meraklı insanım.

Her şeyi! rahattt rahatt soran insanım.

Evini kaça aldın diyenim.

Cep telefonunu seyreden insanım.

Markette, alışveriş arabanın içini seyreden insanım.

Arabana göre, sana durum biçen insanım.

Sosyal medyadan gizli gizli, nbr, mrb yazan insanım.

Sizi bir yerden tanıyorum, nereden, sorumluluğunu sana yükleyen insanım.

Teyzeme çok benziyorsun, tamam da ben sizin teyzenizi, tanımıyorum ki, insanım.

Hay gözünün yağını seveyim senin.