LİGİN ALTI DA ÜSTÜ DE GERGİN

Fehmi KETENCİ 01 May 2021

Fehmi KETENCİ
Şu, namıdeğer Süper Ligimizin sonuna varmak için elde dört haftamız kaldı.

      Şu, namıdeğer Süper Ligimizin sonuna varmak için elde dört haftamız kaldı. Durum ne olacak diye fazlaca yorum yapmaya gerek kalmadı. Bu yıl, Sergen Yalçın yönetimindeki Beşiktaş iyi mücadele etti, takımı iyi futbol oynadı ve son düzlükte, dönemin bitmesine dört hafta kala finiş çizgisini çok daha net görmeye başladı. Daha dört hafta var. Bu konuda geçtiğimiz haftalarda yazdığımı bir yazıda neler yazdığımı hatırlatma gereğini hissettim.

      Bakalım ne demişim o hafta yazdığımda. Şöyle demiştim kısaca:

      “Bu haftadaki puan çetveline yansıyan durumdan çıkardığım sonuçla “Şampiyon Belli Mi Ne!” başlığını atmıştım”.

      Sonu nereye varacak henüz belli değil ama, bu yıl sürecin işlemesi üzerinde oldukça etkili olan, “VAR” gücüyle maçlar üzerindeki etkisini artık alışkanlık haline getiren “VAR” hakemlerinin davranışları ve sahalarda bu durumun etkisinde kalarak maç yöneten hakemlerimiz maçları nerelere taşıyacaklar, Süper Lig’in şampiyonu kim olacak?

      Bir kaç kez yazmıştım. Maçları artık sahadaki hakemler değil, ta uzaklarda ekranda izlediklerinden algıladıklarıyla “VAR” ve AVAR hakemleri yönetiyorlar ve karşılaşmaların sonucunun belirlenmesinde oldukça etkili oluyorlar.

      Bu hafta oynanan Alanyaspor-Fenebahçe karşılaşmasının birinci devresi 33. dakikasında yaşanan, Fenerbahçeli futbolcu Valencia’ya lehine penaltıyı gösteren orta hakem Yaşar Kemal Uğurlu’nun kararını,“VAR” hakemi Halil Umut Meler’den gelen bilgi üzerine ofsayt olarak değerlendirip iptal etmesi, IFAP kuralına göre bir hakem hatasının işlenmesine yolçtı. IFAB kuralı 11. maddesine göre; faul yapılan ceza sahası içindeki rakip futbolcu, topla buluşmadan önce ofsayt pozisyonunda olsa bile ofsaytta olduğu değil faul (penaltı) kararının uygulanması, Alanyaspor’lu futbolcu Colcer tarafından darbeyle düşürülen Valencia’ya çalınan penaltı kararının kesinlikle geçerli sayılması, faulu yapan, son adam durumundaki Alanyasporlu’nun, gole giden rakip futbolcuya ceza sahası içinde yaptığı bu faullu hareketten dolayı kırmızı kartla oyundan ihraç edilmesi gerekirdi.

      Bu durmun maça etkisini yorumlarsak; Fenerbahçe penaltı kazanır, muhtemelen golü atar ve 1-0 öne geçebilirdi. Bunun yanı sıra; Alanyaspor onkişi olarak maça devam ederdi. Bu durumda maçın sonucunu çok farklı olabilirdi. Ama tam tersi oldu. Daha sonra devre sonuna doğru Fenerbahçe on kişi kaldı ve kalan sürede avantaj Alanyaspor’a geçti. Sonuç, şampiyon adaylarından Fenerbahçe iki puan kaybetti.

      Burada net olarak belli olan; hakemler bu kuralı, ya bilmiyorlar, anımsayamadılar ya da bildikleri halde “es” geçtiler. Genel değerlendirmeler “VAR” hakemi Halil Umut Meler yanlış değerlendirmesi ile penaltı kararını veren orta hakem Yaşar Kemal Uğurlu’yu etkiledi, yanılttı ve “VAR”dan gelen ofsayt kararını uygulanarak, maçın sonucuna etkileyen hatalı bir karara imza attılar. Arşiv tarayıcıları; Halil Umut Meler’in 2 Mart 2019’da yönettiği bir Rizespor-Fenerbahçe karşılşmasında ofsayt olan Serdar’a yapılan faullu harekette, benzer bir pozisyonda kuralı doğru uyuladığını ortaya çıkardılar. Halil Umut Meler “VAR”a rağmen penaltı kararını verebilmişti..    

      Bunu yazarken başta da söyledim, eğer şampiyon olacaksa Beşiktaş oynadığı futboluyla şampiyonluğun en birinci adayıdır ve hakettiği hedefe koşuyor. Bunu, ne Sergen Yalçın’ın, sahalarda yaratmak istediği algı ve sürekli şikayetlenmesi, Beşiktaş’ın bu yarışta hakettiklerini gölgelemez. Ayrıca elindeki kadroyu iyi yönetti ve şu andaki gibi şampiyonluğun en büyük adayı olmasının sağlaması açısından da Beşiktaş’a katkılarını yok sayamayız. Ancak; Rize deplasmanı öncesi algı yaratmaya ihtiyaç hisseden konuşmaları, maç sırasında ve sonrasında olmaması gereken gerginliğe yol açtığını da göz ardı edemeyiz. Hızını alamayan Sergen Yalçın, gelecek hafta karşılaşacağı rakibi Hatayspor ile ilgili yorumları gereksiz kurgulanan bir algı yaratma mizansenin göstergesiydi. Bu aşamada biraz daha sakin olması, biraz daha etrafında olanlarla, yaşadıklarının analizlerini iyi yapabilmesi, daha objektif değerlendirebilmesi Sergen Yalçın’a yakışan olur. Kalan dört haftada işini yapması ve hak ettiği şampiyonluğa ulaşması gerekendir.

      Bakalım kalan bu dört haftada neler olacak..