MACRON'UN IRAK HAMLESİNE KARŞI HAMLE

Faruk AKTAŞ 05 Eyl 2020

Faruk AKTAŞ
Tüm Yazıları
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un 2 Eylül'de Irak'ı ziyaret ederek hem merkezi Bağdat hükümetini hem de Kuzey Irak'taki Kürt yönetimini PKK'ya yönelik operasyonlar konusunda Türkiye'ye karşı tavır almalarını sağlama çabalarına Ankara'dan çok hızlı ve etkili bir hamle geldi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un 2 Eylül’de Irak’ı ziyaret ederek hem merkezi Bağdat hükümetini hem de Kuzey Irak’taki Kürt yönetimini PKK’ya yönelik operasyonlar konusunda Türkiye’ye karşı tavır almalarını sağlama çabalarına Ankara’dan çok hızlı ve etkili bir hamle geldi.

O hamle, Macron’un ziyaretinden iki gün sonra Kuzey Irak’taki Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani’nin Ankara’da ağırlanması oldu.

Neçirvan Barzani, dün sabah saatlerinde beraberinde kalabalık bir heyetle önce Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edildi.

Masada konuşulanlar bir yana ziyaretin kendisi birçok açıdan önemli mesajlar içeriyor ki o mesajların tümü öncelikle Fransa Cumhurbaşkanı Macron’a yönelik.

Neçirvan Barzani Ankara’ya gelerek Macron’a, “Evet iki gün önce Bağdat’ta seninle görüştük. Bizden Türkiye’ye karşı tavır almamızı istedin ancak Türkiye bizim komşumuz, tarihi kardeşlik bağlarımız var ve biz senin için Türkiye ile ilişkilerimizi bozmayız” demiş oldu.

Ankara da Neçirvan Barzani’yi ağırlayarak, aynı şekilde Macron’a, “Kürt kardeşlerimizle aramızı bozamazsın. Senin arka çıktığın PKK terörüne karşı gerek kendi vatandaşımız Kürtler gerekse de komşu ülkelerdeki Kürt kardeşlerimizle birlikte mücadelemizi sürdüreceğiz” mesajı vermiş oldu.

Barzani’nin heyetinde yer alan IKBY Dışilişkiler Sorumlusu Sefin Dizeyi de Erbil medyasına yaptığı açıklamalarda, görüşmelerdeki önemli gündem maddelerinden Türkiye’nin Kuzey Irak’ta PKK’ya karşı yürüttüğü operasyonlar teyit etti zaten.

Dizeyi, “Bu askeri operasyonların nedeni nedir? PKK’nin bölgedeki varlığıdır ki bu da sivil halka yıkım getirmiştir.” diyerek Kuzey Irak’taki Kürt yönetimi olarak Türkiye’nin PKK’ya yönelik operasyonlarını haklı gördüklerini net bir şekilde dile getirmiş oldu.

Dolayısıyla Neçirvan Barzani’nin Ankara ziyaretiyle Macron’un Irak hamlesinin boşa çıkarıldığını söylemek mümkün.

 Macron’un hamiliğini yaptığı PKK tarafından bu ziyarete gösterilen tepkiler de onların da ziyareti bu şekilde algıladıklarını gösteriyor zaten.

PKK’nın yayın organı Yeni Özgür Politika Gazetesi, Neçirvan Barzani’nin Mevlüt Çavuşoğlu ile kahvaltıda bir araya geldiği fotoğrafı kullanarak manşetine taşıdığı haberde “KDP Ankara’nın hizmetinde” başlığını kullandı.

Aynı haberin yanında da PKK’nın çatı yapılanması KCK’nın Eşbaşkanı Besê Hozat’ın, IKBY’de iktidardaki koalisyonun büyük partisi Barzanilerin KDP’sine yönelik tehdit dolu açıklamaları yer aldı.

Hozat, “Yarın öbür gün peşmerge Türk askerlerinin yanında yer alıp gerillaya karşı savaşırsa, bu birakûjî (kardeş savaşı) savaşı olmaz. Bu savaş PKK ve düşmanın savaşı olur. Gerçek budur. Çünkü bu güç düşman askerlerinin yanında yer almış, saflarını belli etmişler” diyerek KDP’yi açıkça düşman ilan etti.

PKK’nın ele başlarından cezaevindeki HDP’nin eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın kardeşi Nurettin Demirtaş da aynı gazetedeki “KDP’de 31 Ağustos utancını sürdürme ısrarı” başlıklı yazısında KDP’nin kendilerine karşı Türkiye’nin yanında yer almasını eleştirerek “KDP’nin gerillaya karşı tutumu artık tahammül edilemez hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.

Hasıl-ı kelam yüzyıldır Kürtlerin kanından beslenen onları başta Türkiye olmak üzere bölge devletleri ve halklarıyla savaştırarak çıkarlarını sürdürmeyi hesaplayanların, bu hesapları için kullandıkları PKK terör örgütüne karşı Kuzey Irak’taki Kürtlerin de önemli bir bölümünün Türkiye ile ortak hareket etmesi oldukça önemli ve değerlidir.

Bu hem onların hem Türkiye’nin çıkarınadır.

Ankara, uzun süreden bu yana bu çizgiyi esas alan bir yaklaşım içinde.

Gerek ABD’nin gerekse de Fransa ya da Türkiye üzerinde hesapları olan başka bazı ülkelerin etkisiyle de olsa zaman zaman PKK ile yakınlaşma içine giren Erbil’in özellikle geçtiğimiz mayıs ayından bu yana Kuzey Irak’ta yürütülen operasyonlar konusunda PKK’ya karşı Türkiye’nin yanında bir pozisyon takınmasını olumlu değerlendirmek gerek.

Bu ziyaret sonrasında IKBY’nin PKK’ya karşı pozisyonunun daha da sertleşeceğini bunun da Ankara-Erbil ilişkilerinin gelişmesine katkı sunacağını düşünüyorum.