Biraz rötar yaparak ilk seferimize çıkıyoruz.  Hepimize hayırlı uçuşlar diliyorum.

Çünkü, bu sayfada ve bu köşede havacılık ve turizm haberleri yer alacak.

İnsanlığın tarihinde tekerleğin  icadı önemli bir yer tutar. Açlığını gidermek, vahşi hayvanlardan korunmak. keşfetmek, merak etmek ve öğrenmek duygusuyla insanoğlu bir yerden başka bir yere giderken nasıl daha hızlı hareket ederimin hesabın yaparken tekeri icad edip bu güne geldi.  Tekerleğin önüne hayvanlar bağladı. Sonra motoru icad edip motorlu taşıtlar yaptı. Ve bir gün denizde balığa bakıp onu taklit ederek denizaltı ve üstü deniz araçları,  ardından da kuşlara öykünerek uçma heves ve arzusuyla yaptığı motora kanat ve gövde ekleyerek uçağı yaptı. Bununla da  yetinmedi uzaya da  gitti . Bu uçakları büyüttü,  hızlandırdı ve seri olarak üretmeye başladı. Öyle bir hale geldi ki, uçakların konup kalkacağı meydanlar da yetmez oldu. Dünyada bunlar olup biterken Türkiye buna kayıtsız kalmadı. Nuri Demirağlar Vecihi Hürkuşlarla ‘’yarışta ben de varım’’ dedi. Zaman geçti, çağın gerisinde kalmamak için büyük gayretler sergilendi. İdealist insanlar bu vatan toprağını korumak için, muasır medeniyet seviyesine ulaşmak için ve de kalkınma yarışında geri kalmamak için hayırlı evlatlar olarak üzerlerine düşen görevi yaptılar, yapmaya da devam ediyorlar. 2000’li yılların başında havacılık sektörü silkindi ve şaha kalmak için koşmaya başladı. O hayırlı evlatlar doğup büyüdükleri topraklara minnet borçlarını ödemek için denizi ve  dağları yarıp gökyüzünü zapt ederek   büyük eserler meydana getirdiler. Anadolu’da tarlada çift süren babaya, oğlu ‘Baba  bak tayyare geçiyor’ dediğinde , babası feylesof edasıyla ‘’Bırak oğlum deyme geçsin’ dediği gün de değiliz artık. Bu halk atın sırtında geldi bu topraklarda çok güzel şeyler yapıldığını gördü. Bir hayırlı vatan evladı ‘’Havayolu halkın yolu olacak’’ dedi ve öyle oldu. Milyonlarca yolcu vatan topraklarında gurbetten sılaya. sıladan gurbete ve yaban ellere artık uçakla gidip geliyor. Göğsümüzü kabartan bayrak taşıyıcı şirketimiz THY ve diğer milli şirketlerimize  artık alanlar dar geliyordu.. Çelik kanatlı kuşlara yeni konma ve konaklama alanları gerekiyordu.   İşte bu amaçla büyük düşünüp, büyük yapmaya hazır bir vizyon hayata geçirildi. Yıllardır adı konuşulan ama bir türlü başlanamayan üçüncü havalimanı için 7 Haziran 2014 tarihinde ilk kazma vuruldu. Olmaz denildi, ne gerek var denildi. Olacaktı ve de gerek vardı, çünkü sektör kabına sığmıyor taşıyordu. Şimdi,  İstanbul’un yanı başında  Tayakadın’da,   Akpınar’da tam 9 km. eninde, 10 km. boyunda 90 kilometrekarelik bir alanda hummalı bir çalışma var. Gökyüzünden bakılınca karınca gibi yüzlerce kamyon ve iş makinesi bir büyük hayali gerçek yapmak için gece gündüz hareket halinde. İlk  bölümü 2018’e yetiştirmek için binlerce insan ter döküyor. Kısa adı İGA olan İstanbul Büyük Havalimanı’nın ICAO ve IATA kodu ne olacak bilmiyorum ama bildiğim bir şey var ki, bu dev eser Türkiye’yi uçuracaktır.
İyi uçuşlar Türkiyem.