MUTLULUK BU OLSA GEREK

Fehmi KETENCİ 29 Eki 2018

Fehmi KETENCİ
Tüm Yazıları
Bu güne gelişin ve geleceğe, sonsuza kadar özenle, kutsal emanet olarak bizlere, gençlerimize ve sonraki kuşaklara emanet edilmiş olan, kanımızla, canımızla korumayı görev edindiğimiz, dünyadaki özel örneklerinin en önemlisi olan Cumhuriyetimiz'in kuruluşunun 95. Yılını idrak ediyoruz. Her yıl olması gerektiği gibi, bu yıl da Türk Milleti'ne yakıştığı gibi varlığını çoşkuyla kutluyoruz.

CUMHURİYETİMİZ’E TUTKUNUZ

Cumhuriyetimiz’in ilan edilmesine karar verilen o gece ve ilan edildiği 29 Ekim 1923’den bu güne 95 yıl geçmiş olmasına rağmen daha dün kurulmuş gibi her dem yeni ve genç kalan Cumhuriyetimiz’i ileletebet yaşatmak en birinci vazifemiz.

Atatürk’ün 28 Ekim gecesi Çankaya Köşkünde yemeğe katılanların önünde söylediği; “Efendiler, yarın Cumhuriyet ilan ediyoruz” sözüyle başlayan bu kutsal yolculuk Atamızın Cumhuriyeti ilanından sonra sık sık dile getirdiği gibi ilelebet, her yıl daha da güçlenerek, dünyanın en demokratik, en özel, modern, güçlü cumhuriyetlerinden biri olarak  yaşayacaktır. Atatürk, İsmet İnöhü ve arkadaşlarının canları pahasına kurdukları ve büyük Türk ulusuna emanet ettikleri Cumhuriyetimiz, asla vazgeçeyemeyeceğimiz en büyük tutkumuzdur.

Çankaya’daki yemek sonrası yalnız İsmet Paşa Çankaya'da misafirdir. Atatürk ve İsmet Paşa birlikte yalnız kaldıktan sonra, bir kanun tasarısı müsveddesi hazırladılar. Bu müsveddede 20 Ocak 1921 tarihli Teşkilât-ı Esasiye Kanunu (Anayasa)'nun devlet şeklini tespit eden maddelerini şu şekilde değiştirildi:

 Birinci maddenin sonuna "Türkiye Devleti'nin hükûmet şekli Cumhuriyettir" cümlesi eklendi. Cumhuriyet biçimini ve ilkelerini düzenleyen diğer madde düzenlemeler yapıldı. 

Türkiye Cumhurbaşkanı Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu tarafından ve kendi üyeleri arasından bir seçim dönemi için seçilir. Cumhurbaşkanlığı görevi yeni Cumhurbaşkanının seçilmesine kadar devam eder. Görev süresi biten Cumhurbaşkanı yeniden seçilebilir."

Türkiye Cumhurbaşkanı devletin başkanıdır. Bu sıfatla lüzum gördükçe Meclis'e ve Bakanlar Kurulu'na başkanlık eder."

29 Ekim 1923, 20:30: Cumhuriyet ilan ediliyor

Parti Grubu toplantısına son verildi ve hemen Meclis toplantısı açıldı. Saat 18.00 idi. Tüm hazırlıklar tamamlanır. Sonunda, Başkanlık kürsüsünde oturan Başkan Vekili İsmet Bey (Paşa) Meclis'e şu bilgiyi verir :

"Kanun-ı Esasî Encümeni, Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nda değişiklikler yapılması ile ilgili tasarının öncelikle ve derhal görüşülmesini teklif ediyor. "Kabul!" sesleri üzerine, tutanak okunur. Teklif edildiği gibi öncelikle görüşüldü. Nihayet, kanun, birçok konuşmacının "Yaşasın Cumhuriyet!" sesleriyle alkışlanan konuşmalarıyla kabul edilir.

Ondan sonra Cumhurbaşkanı seçilmesi için Meclis'te oylamaya geçilir. Toplanan oyların sonucunu Başkanlık kürsüsünde oturan İsmet Bey (Paşa) Genel Kurul'a şu şekilde bildirir : "Türkiye Cumhurbaşkanlığı için yapılan oylamaya yüz elli sekiz kişi katılmış ve Cumhurbaşkanlığı’na yüz elli sekiz üye, oy birliği ile Ankara Milletvekili Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ni seçmişlerdir."

29 Ekim 1923 gecesinden günümüze, Cumhuriyet’in kuruluşundan günümüze yansıyanların kısa ama herşeyi çok iyi anlatan öyküsü.

Dün kurulmuş gibi genç kalan, kuruluşundan bu güne doksan beş yıl geçmesine rağmen hala genç, güçlü, laik, Atatürk ilke ve İnkılaplarını yılmadan sürdüren, dünyaya modern demokratik bir Cumhuriyet olarak örnek olan, coğrafyasının denge, güçlü devletlerinin en başında olan Cumhuriyetimizle,onu kurup bizlere emanet eden Atatürk ve arkadaşları ile ne kadar onur duysak azdır.

       Atatürk, arkadaşları ile yaptıkları işin ne kadar önemli bir iş olduğunu şu sözlerinde çok iyi anlatmaktadır.

      “Az zamanda çok büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyetidir”.

      Varlığımızın amacı, yaşamımızın gerekçesi, Ulusumuzun güvencesi, Cumhuriyetimiz’in 95. Yılı kutlu llsun.

      Cumhuriyetimize tutkunuz.