NEREDE KALMIŞTIK?

Aslı SERTDEMİR 18 Ağu 2018

Aslı SERTDEMİR
Tüm Yazıları
Herkes takip ettiği dizilerin yeni sezonları heyecanla bekleniyor.

Sezon finallerini büyük büyük soru işareti ile yapan dizilerin yeni sezonları da merak konusu. Çoğu dizinin gerek kadrosu gerek senaryosunda değişiklikler izleyenleri bekliyor. Bazı değişiklikleri diziler başlamadan öğrendik. ‘’İstanbullu Gelin’’ dizisi oyuncu kadrosunda değişikliğe gitmezken, senaristini değiştirmiş. ‘’Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz’’ dizisinin Meryem’i Deniz Çakır herkesin bildiği üzere dizi kadrosundan çıkarıldı. ‘’Yasak Elma’’ dizisindeki skandal taciz haberlerinden sonra oyuncu Talat Bulut’un yeri sallantıda idi. Mahkeme delil yetersizliği kararı aldı. Talat Bulut tam da diziye rahat rahat döner derken, şimdi de oyuncular Talat Bulut ile çalışmak istemediklerini açıklamışlar. Talat Bulut’un arkasında duran yapımcı Fatih Aksoy’un bu baskıya ne kadar dayanacağı merak konusu. Benim aldığım duyumlara göre tüm baskılara rağmen Yasak Elma, Talat Bulut ile başlıyor. En büyük değişiklik ‘’Çukur’’ dizisinde bekleniyor. Çukur’u izleyenler bilir sezon finalini hiç beklenmedik bir şekilde yapmıştı. Kimse bu finale bir anlam verememişti. Kimi ‘’Rüyadır.’’ kimi ‘’Hepsi yaralanmıştır, tekrar iyileşir yeni sezonda.’’ demişti. Ama durum bambaşka imiş. Çukur sezon sonunu doğru büyük reyting kaybetmişti. Hatta dizinin final yapması bile konuşuluyormuş. Hem senaryo hem de oyuncu kadrosunda büyük bir değişiklik yapmak adına tüm kadroyu katletmişler sizin anlayacağınız. Ölenleri saymayayım ama Vartolu ve Yaman’ın dışında intihar eden Selim’in de kurtulacağını duydum. Yani eski Çukur bitti. Bu Çukur başka Çukur!

Ama ben dedim!

Malum günlerdir ekonomi haberleri ile yatıp kalkıyoruz. Uyanır uyanmaz eline telefonunu alan daha gözündeki çapağı temizlemeden dolar, euro ne oldu diye bakıyor. Son birkaç haftadır herkes ekonomist. Herkesin bir fikri var. Sosyal medyada bu konu ile inanılmaz yaratıcı. Yıldız Tilbe’nin paylaştıklarını çok sevdim. Çok moral verici, espri düzeyi yerinde mesajlardı.Şükürler olsunki ekonomiden güzel haberlerde gelmeye başladı. Şu dolar ve euro üstündeki oklar sonunda aşağıyı göstermeye başladı. Bununla beraber güzel haberlerinde ardı arkası da kesilmiyor. Önce Katar’dan gelen destek. Sonra dünyaca ünlü yatırımcı Marc Faber’in bu dönem Türkiye’ye yapacağı yatırım haberleri ile çalkalandı Türk ve Dünya medyası.  Bu haberlerin içinde benim için en önemlisini sona sakladım. Duymayan kalmasın! Melania, Trump’ı boşuyor. Trump'ın eski yardımcısı Omarosa Newman, Beyaz Saray günlerini anlattığı yeni kitabında, Melania Trump'ın eşinden boşanmak için gün saydığını cemi cümleye ilan etti. Şimdi anlaşıldı bu adam niye böyle oraya buraya bulaşıyor. Saçma sapan davranıyor. Melania ne yaşatıyorsa bize bin beterini yaşatıyor. Evde işler bilinenden daha kötüymüş anlaşılan. Ama ben çok yazdım, bu kadın bu adamı bırakır diye. Adam rahat durmuyor ki. Melania bu aldatılmayı affetmez. Amerika başkanı olman bile Melania’yı durdurmaz. Öyle sakin sakin de boşamaz bu adamı. Artık bizim nektarin şurubu suratlıyı ‘’Tarihte unutulmaz boşanmalar!’’ arasında okuruz.

Sadist zevkler

Kadınların altıncı hissi vardır. İçine doğar, rüyasında görür. Üçüncü gözü vardır. Kadın aldatılırsa hisseder. Bu cümleleri kurmayan kadın, duymayan erkek yoktur. Erkekler de bu kadar dayatmanın üstüne artık bize inandı. ‘’Gözümden anlar benimki.’’ diye, yan gözle bakamayanların sayısı hiç de az değil. İyi mi yaptık? Tabii ki. O ayrı bir konu… Her şey iyi hoş da, bu yetenek sadece kadınlara mı özgü? Erkekler hiç mi hissetmiyorlar? Bana göre erkekler de anlıyor. Onlar karşılaşacağı şeylerden korktuğu için araştırmaktan kaçıyor. Kaybetmek istemiyorlarsa gözleri ile gördükleri bile bir şey ifade etmiyor. İnanmak istedikleri şeye inanıyorlar. Sadece kaybetmeyi göze aldıkları gün acı gerçeklerle yüzleşebiliyorlar. Halbuki biz kadınlar her an her şeye hazırız. Tetikteyiz. Konu aldatılma olunca, kaybetme korkumuz yok olur. Şizofrenik bir biçimde inceleriz küçücük şüphelerimizi. İtiraf etmesi zor ama yakalamış olmaktan sadistçe zevk bile alırız. Çünkü biz bir seçim yaparız. Tekrar tekrar aldatılma olasılığı, bir başkası için terk edilme ihtimali bir de milletin ağzına sakız olma ya da ‘’Aldattı, bitti.’’ demek arasında.İşin aslı astarı; acı gerçeklerle bir an önce yüzleşmenin hafifliği ile daha çabuk iyileşir ayağa kalkarız.