Vakıf Katılım web

OTOMOTİV SEKTÖRÜNÜN "BİLİNEN" İLK ÖLÜMLÜ VAKASINDA NE OLDU?

Ahmet ÇELİK 13 Nis 2020

Ahmet ÇELİK
Tüm Yazıları
Evet aradan geçen bir haftaya rağmen kamuoyu ve otomotiv sektörü konuyla ilgili olarak bilgilendirilmedi.

Bir hafta önce, İstanbul’da faaliyet gösteren, Gerçek Oto olarak bilinen Opel Gerçek’te yaşanan virüs vakası ne yazık ki bir can almıştı. Servis müdürü Zeki Güzel bu hastalık nedeniyle rahmetli oldu. Ancak yaşanan süreçle ilgili olarak Opel Türkiye’den de, Gerçek Oto’dan da otomotiv bayilerinin çatı örgütü olan OYDER’den de hala hiçbir açıklama yapılmadı. Diğer servis çalışanları kontrol altına alındı mı? Bu süre zarfında servise gelip-giden müşteriler bilgilendirildi mi? Sosyal medyada konuyla ilgili şu açıklamalar bizzat konuyu bilenler tarafından paylaşıldı: “Bayi Opel Gerçek. Rahmetli servis müdürü Zeki Güzel. Bu servise gidenler önlem almalı. Servisin sahibi yurt dışından gelince temasla bulaştırıyor. Şimdi kendisi de tedavi altında. Rahmetli servis müdürünün eşi ve oğlu da karantinada. Ticari kaygıyla bu bilgi saklanmaz ayıp günah!”

Evet aradan geçen bir haftaya rağmen kamuoyu ve otomotiv sektörü konuyla ilgili olarak bilgilendirilmedi. Oysa ki konuyla ilgili herkes şeffaf bir duruş sergileyerek tüm süreci tüm detaylarıyla açıklaması gerekirdi.

“Ben demiştim” demek doğru mu?

Geçen hafta Pazar günü Anadolu Ajansı’na demeç veren Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Başkanı Murat Şahsuvaroğlu “Henüz derneğimize ulaşan bir vaka olmadı” açıklaması yapmıştı. Ancak aynı günün akşamı ortaya çıktı ki; İstanbul’daki Opel Bayi Gerçek Oto servis müdürü Zeki Güzel virüs nedeniyle vefat etmişti. Anlaşılan o ki, geçtiğimiz haftalarda Gerçek Oto çevresinde böyle bir süreç yaşanmıştı. Şimdilik bir başka bayiden böyle bir haber gelmedi. Ama Gerçek Oto çalışanları ve bu süreçte servise gidip gelen müşterilere de bir test yapılmamıştı. Peki bu süreçten Murat Şahsuvaroğlu’nun haberi olmamış mıydı? Olmadıysa neden olmamıştı? Bütün bunları sosyal medya paylaşımlarından öğreniyoruz. Şimdi Gerçek Oto bu nedenle bir süre kapandı. İşte bütün bunları öğrenmek için 2-3 soruyu konunun en önemli muhatabı olan OYDER Başkanı Murat Şahsuvaroğlu’na sordum. Başkan açıklama yapmayacağını söylemiş… Düne kadar her fırsatta açıklama yapan Şahsuvaroğlu şimdi köşe sessizliğe büründü.

Oysa aynı Başkan bir süredir kendi özel PR’ını yaptırdığı, ağzından çıkan her şeyi yazan gazetecilere özel demeçler veriyordu. Yine 15 gün önce bir özel açıklamasında, “Nisan ayında Bayiler 10 gün kapansın” diyen de kendisiydi. Gerçi o açıklamasında koronavirüs bulaşmasından daha çok “ekonomik nedenler” ön plandaydı. Satışlar duracak, bayilere gelen olmayacak gibi… Başkanın sadece tabanın nabzını yoklamak adına yapılan bu ısmarlama “haber” ne yazık ki bayilerden geri tepmiş ve görüştüğümüz bayiler “Önce Başkan kendi bayilerini kapatsın” açıklamasını yapmışlardı. Tabi bu haberlerden sonra bir daha da bu konu açılmadı. Başkan Şahsuvaroğlu bu olay karşısında sessizliği koruyup olayın detaylarını öğrenmek isteyen gazetecilerden köşe bucak kaçarken, yakın olduğu gazetecilere de “Başkan bayiler kapansın demişti” haberlerini yaptırmayı tercih etmesi de talihsiz bir seçimdi bence. Oysa OYDER’in iletişimini yapan ve özellikle de otomotiv konusunda hayli tecrübeli bir PR Ajansı var. Keşke kendi başına böyle işler yapacağına, PR Ajansına danışıp öyle hareket etseydi. 

Şimdi öncelikle Opel Türkiye ve Opel Gerçek başta olmak üzere; hem de diğer tüm bayiler genelinde karşılaşılan vakalar, alınan önlemler gibi konularda OYDER Başkanı Murat Şahsuvaroğlu’ndan tüm sektör ve basın açıklama bekliyor. Kendine yakın gazetecileri seçip onlara özel açıklamalar yapmak sonra da kayıplara karışmak şu süreçte hiç doğru değil. Hiç etik değil. Şu bir gerçek ki bu konuyu görüştüğümüz bayiler başkanın uzun bir süredir “Ankara”ya konsantre olduğunu tabanla çok ilgilenemediğini söylüyorlar. Başkanın her açıklamasında bu vurguyu yapması dikkatlerden kaçmıyor. Sayın Başkan, ölümün yaşandığı şu süreçte ortaya çıkmalı ve açıklama yapmalı… Ben, Opel Bayi Gerçek Oto servis müdürü Zeki Güzel’e rahmet; ailesi, yakınları ve Opel Gerçek çalışanlarına da sabır diliyorum.

Almanya’da bayiler açılsın tartışması

Türkiye’de bu olaylar yaşanırken bakın Almanya’da neler oluyor? Almanya’da otomotiv lobi grubu VDA ve ülkenin en büyük sendikası IG Metall, Başbakan Angela Merkel’e çağrıda bulunarak otomobil satışlarına bir an önce izin verilmesini talep etti. Aksi halde satılamayan yüksek stokun birçok şirketi iflasa sürükleyeceği ifade ediliyor. Ayrıca yapılan açıklamada showroom gibi büyük ve daha az ziyaretçinin olduğu yerlerde, çalışanları ve müşterileri yasal olarak açık tutulan marketlere göre virüsten korumanın çok daha kolay olacağı ifade ediliyor. Diğer yandan Merkel ise, Alman ekonomisinin belkemiği olan otomotiv endüstrisinde üretimin yeniden başlaması için görüşmeler yapıyor.

Online basın toplantısı…

Yaşadığımız süreç hep “ilk”leri yaşadığımız bir süreç. Kimse daha neler yaşayacağımızı öngöremiyor. Ben bu satırları yazarken sokağa çıkma yasağı içindeyim ama siz bu satırları okurken ne durumda olacağımızı kimse bilemiyor. İşte böyle bir ruh halinde günlerimiz geçerken geçen hafta ben ve meslektaşlarım ilk kez bir online basın toplantısına katıldık. Artık hayatımızın bir parçası haline gelen ZOOM aracılığı ile hasret giderdik. Toplantı hakkında benim genel gözlemim; herkesin bu sürece olan adaptasyonuydu. Sanki yıllardır online basın toplantısı yapıyorduk ve bu da onlardan biri gibiydi. Yaklaşık 30 kişinin katıldığı toplantı; fikri, uygulaması, işleyişi ve enerjisiyle pozitif olarak değerlendirilebilir. Sanırım bundan sonra da online toplantılar diğer markalar tarafından da tercih edilecek.

Evet bu virüs musibetiyle yaşadıklarımıza “ders” niteliğinde de bakmak lazım. Eskiden “ders alıp” sonra sınava girerdik. Oysa şimdi “sınava girip” sonra ders alıyoruz. Küçücük bir virüs bize hayatta yaşadığımız ama farkında olmadığımız küçücük şeylerin değerini gösteriyor. Bundan sonraki süreçte, eskiden değerini bilemediğimiz, ama şimdi çok özlediğimiz her şeye daha sıkı sarılacağımız kesin… En azından ben kendi adıma, böyle düşünüp böyle yaşayacağımı sanıyorum…