SAHTE İNTERNET TRAFİĞİ

Ersin AKMAN 17 Ağu 2016

Ersin AKMAN
Tüm Yazıları
Türkiye'nin belki en büyük değil ama en bilinen medya satın alma şirketlerinden birinin yeni medya (sektör ağzıyla söylemek gerekirse online) sorumlusuyla konuşuyorum…

Türkiye’nin belki en büyük değil ama en bilinen medya satın alma şirketlerinden birinin yeni medya (sektör ağzıyla söylemek gerekirse online) sorumlusuyla konuşuyorum… Bana internet yayıncılarının daha fazla para kazanabilmek için nasıl hileler yaptığını anlatıyor. Bu konular hiç bildiğim şeyler değil, o nedenle can kulağıyla dinliyorum. Daha doğrusu arkadaşımın ağzından çıkan her şeyi hafızamda özel bir bölüme yazmaya çalışıyorum. Öyle ya bunları anlatan her yıl milyonlarca dolar büyüklüğünde medya satın alması yapan, yani reklam veren bir şirketin en tepe yöneticilerinden biri. Son birkaç yıldır da tamamen online ile ilgileniyor. Yani hep bine bin katılmış başarı öyküleri dinlediğimiz sektörün kirli çamaşırlarını paylaşıyor.

“Türkiye’nin en çok ziyaret edilen haber sitelerinde sistematik olarak bir sorun yok. Çünkü onların gerçekten iyi bir okur kitlesi var. Türkiye’de veya dünyanın farklı bir coğrafyalarında sabah yapılan ilk işlerden biri kesinlikle haber sitelerine göz atmak. Gün içinde de en az 4 – 5 kere daha bu siteleri ziyaret ediyorlar. Ama iş tematik kanallara gelince ‘robot’ dediğimiz gerçek olmayan ziyaretçilerle karşılaşıyoruz” diyor. Tam olarak anlamıyorum ve detaylandırmasını istiyorum. “Gerçek ziyaretçiye organik diyoruz, dünyanın bir yerlerindeki bilgisayarların gönderdiği trafiği ise ‘robot” veya ‘bot” olarak isimlendiriyoruz. Bunlar sadece bir tür bilgisayar programı, gerçek insan değil” diye durumu açıklıyor.

Türkiye robot trafik oranı hiç de az değil

Beni tanıdığı, yaptığım işi çok iyi bildiği için de teknoloji sitelerinin bu bot trafiği çok kullandığını özellikle belirtiyor. İş biraz namus meselesine dönüyor yani. Bu hileyi bilmelerine rağmen neden önlem almadıklarını sorduğumdaysa “Büyük web sitelerinde zaten bir sorun yok, bunu yapanları da tespit ettikçe onlara reklam vermeyi kesiyoruz veya daha az reklam veriyoruz” diyor ve çok uzun zamandır tanıdığım bir internet yayıncısının adını vererek devam ediyor “mesela onların sitede bot trafik oranı neredeyse % 90”. Bu hilenin teknoloji yayınları tarafından da kullanılmasına şaşırıyorum. Şaşırdığım bir başka konu ise bu sektörde tanıdığım meslektaşlarımın hemen hemen hiçbirinin böyle temelsiz bir işe kalkışacak kadar “cahil cesaretine” sahip olmadığını düşünmem. Yani benim tanıdığım ve kendi teknoloji sitesine sahip arkadaşlarımın tamamı okumuş adamlar. Böyle bir şeye tenezzül etmemekten ziyade, adları çıkar diye cesaret edemezler.

“Yaptıkları hileyi çözdüğümüzü biliyorlar. O nedenle başka başka web siteleriyle anlaşıp sahte trafiği o sitelere yönlendiriyorlar ve o sitelerdeki gerçek trafiği de kendi sitelerine aktarmaya çalışıyorlar” diyor. “Tam olarak bir kara para aklama sistemi gibi” dediğimde, bu tespitim nedeniyle beni tebrik ediyor! “İçerik ortaklığı adı altında kendilerinden daha çok ziyaret alan bir siteye günde 1 milyon sahte ziyaretçi gönderip kendi sitelerine ayda 10 milyon gerçek ziyaretçi çektiklerinde aylık 10 – 15 bin TL gibi bir reklam gelirine ulaşıyorlar. Bunun maliyeti de en fazla 1000 – 1500 TL” diyor. Duyduklarım karşısında şaşkınlıkla “Nasıl yani bu işin bir pazarı da mı var?” dediğimde “Borsası bile var. Sahte trafiğin değeri sürekli değişiyor” diyerek beni bir kez daha şaşırtıyor. Bir yıl kadar önce bir gazeteyi bu nedenle uyardıklarını söylüyor.

Tematik bir konuda gazetenin içerik aldığı yayının, Maslak’taki ofisine kurduğu sunucular üzerinden robot trafik ürettiğini gazete yönetimine söyleyerek bu “içerik ortaklığı”nın sonlandırılmasını sağlamışlar. Böylece gazetenin web sitesi daha temiz bir ziyaretçi oranına ulaştığı için kazançları da artmış. Tüm bu duyduklarımdan aslında hiçbir şey bilmediğimizi, internet denilen şeyin bize daha birçok şey öğreteceğini bir kez daha anlıyorum. Teknoloji nasıl kullanmak istiyorsan ona hizmet ediyor. Sen yeter ki ne yapmak istediğine karar ver.