​SEN ADAM OLSAN YOL BULUNUR!

Osman ATAMAN 25 Nis 2017

Osman ATAMAN
Tüm Yazıları
"Tek adam" endişesi veya tehlikesine karşı önemli bir toplumsal buluşma/bütünleşme denendi.

“Tek adam” endişesi veya tehlikesine karşı önemli bir toplumsal buluşma/bütünleşme denendi.

Mühürlü pusula, mühürsüz geçerlilik tartışmaları ile sonucu ne olursa olsun en azından birkaç net artı elde edilmedi mi?

Mesela;

1- Türkiye'de "muhalif" olanlar, sandık organizasyonu kurmayı, sorumluluk almayı, meşakkatin içinde olmayı giderek artan oranda öğrendiler. Buna bağlı olarak bağımsız ve muhalif geniş bir "denetimci" kitlesi oluştu.

2- Daha önce “Seçsis Sistemi”ne güvensizlik ithamı ile saldırılıyordu. Bilişim oyunu ile hile yapıldığı iddiaları bu kez ortadan kalktı.

3- Politik fanatizme ve partizan yaklaşıma dayalı saldırgan yöntemden uzaklaşıldıkça, "diğerinin” ikna yolunun açık olduğu ortaya çıktı.

Buna rağmen bütün yetkilerin “tek elde” toplanmasının sonucu güç bütünlüğünün ağırlığının kabul edilemez olduğu tartışılmaya devam ediyor/edecek.

Önemli bir nokta da, gözünü iktidarda açmış (tıpkı 1938- 1950 kuşağı gibi) nesillerden türeyen yeni bürokrasinin güç zehirlenmesi ve ötekileştirici bilinçaltı ve üstünün kötülükleri konuşuluyor/konuşulacak. Ve iktidar için de en büyük yıkıcı tehlike bu sığ kuşaktır. Etkilerinin tencereyi patlatacak buharı üreteceğini (uyarılıp acilen ıslah edilmezlerse) yaşarsak- maalesef- göreceğiz.

Burası öyle de sen nasılsın bir bakalım mı?

Referandumda yumuşak ve partisiz yaklaşımla ikna ettiğin bir kitle oluşturabilmişken, bu görülebiliyor, anlaşılabiliyorken, hemen diğer ikna edemediklerine hakarete başlamak, aşağılamak, baskıcı, zalimce ve faşizan değil mi?

Veya itaate ve gizli kameralı şantajlara dayalı bir teşkilatla iş birliği yapmak faşizme prim değil mi?

Çifte standartlı, insafsız ve kendini kandırma sistemi herkese arada amorti ve teselli ikramiyesi veriyor. Ve mutluyuz değil mi?

Oysa;

İnsan hakları ve evrensel hukuk normlarına önyargısız olarak bağlı…

Tarih ve millet bilinci içinde, akılcı ve çözümcü vizyonu önemseyen, diplomatik müzakere çerçevesinde uluslararası ilişkileri yürüten ve geliştiren…

Milli kimlik ve kültür ögelerini küçümsemeyen ve tahrip edici yönlendirmelerden etkilenmeyen…

Küresel piyasalara entegre, şeffaf ve eşit rekabete izin veren, kalkınmacı yaklaşımı sosyal dokuyu bozmadan önemseyen…

İnanma ve inanmama hakkına saygılı, inanan her kesime eşit mesafe ve hizmet anlayışında olabilen…

Refahı, yandaşlık testi ve kontrolüne bağlamadan, insanca ve hakça dağıtabilen…

Bir yol vardır, olmalıdır, olacaktır.