SUYUN BAŞI EL DEĞİŞTİRDİ

Aslı SERTDEMİR 19 Oca 2019

Aslı SERTDEMİR
Tüm Yazıları
Hiç evirmeden çevirmeden soracağım. Ne oldu çok sevinmiştiniz boşandı diye, bak Acun'u yine kaptırdınız kızlar…

Ama bu Itır’dan ben korktum. Şeyma’yı mumla arayacaksınız. Valla Itır uzun zamandır çalışıyormuş, bence bu konu üstünde de karda yürüyüp izini belli etmiyormuş. Aslında bunu anlamak için çok zeki olup sayfalarca kitap falan karıştırmaya gerek yok. Bize çok ip ucu vermiş Itır görememişiz.Yakın geçmişte bu kız sosyal medyadan Şeyma’yı takip ediyormuş. Hatta beğendiği birçok fotoğrafı da var. Şeyma’yı neredeyse taklit ettiği hikayeleri, fotoğrafları var. Hatta onu Şeyma’ya benzetenlere, hoşuna gidip bir de en güzelinden kahkaha savurmuşluğu var. Saçının boyu, rengi, şımarık kendine özgü konuşma tavırları aynı. Birbiri ile mukayese edilemese de ikisinin de patavatsızlık yapma potansiyeli aynı. İkisi de şöhreti yarışmalarda ama öyle ama böyle aramış. Ve sonunda Itır evrene tüm hırsı ile bir Acun eksik Allah’ım, onu da ver ver ver dedi. Bu isteği geri çevrilmedi. Artık o da var. İlmek ilmek dokumak bu olsa gerek. Son derece planlı olduğunu düşündüğüm bir proje. Bir sonraki bölümü merakla bekliyorum. İçimde bir ses, bu kız Şeyma’ya benzemez hepinizi benzetir diyor.

Yeni nesil ergenler 40 yaşında!

Hadi itiraf edin başlığı görünce okumadan geçemediniz. Hoşunuza gitti. Evet ama doğru okudunuz ergenlik öyle sanıldığı gibi 8-14 yaş arası değilmiş. Özellikle değişen dünyada her şey gibi yaş algısı ve psikolojisi de değişti. Fiziksel olarak zaten yaşlanmıyor kimse. Sağlık ve estetik mucizeler sayesinde 8 yılda 1 yaş ya alıyoruz ya almıyoruz. Dünya Sağlık Örgütü yeni yaş dilimi listesi açıklamış. Bu listeye göre 66-79 yaş arasını “orta yaş” olarak tanımlanmış. İnanmayan listeyi internetten inceleyebilir. Bu listeyi baz alırsak ergen psikolojimiz normal olmalı. Günümüz 25-40 yaş kişileri büyümeyi inatla reddediyormuş. Bu yaş arasında olup, uzatılmış bir ergenlik dönemi yaşayanlar bekar olmayı, bir evinin olmamasını ve çocuk sahibi olmayı dert etmiyorlarmış. Yani ergenlerin boş vermişliğinin inanılmaz hafifliği. Ayrıca yine okuduğum başka bir yazıda bu konu üzerine çalışan Kent Üniversitesi’nden sosyolog Profesör Frank Furedi “Bugün toplumumuz, ergenlik çağında takılıp kalmış kayıp oğlanlar ve kızlarla dolu” demiş. İşin aslı astarı; kayıp mı değil mi bilmiyorum ama ergenlik lafı hoşuma gitti. Oley o zaman sivilcesiz ergenliğe devam.

Kimin vicdanı rahat?

Kerimcan Durmaz geçmişte Hande Erçel’e bazlama surat dediği için bugün başsağlığı dileyemezmiş. Nasıl dilermiş? Yüzsüzmüş, vicdansızmış, samimiyetsizmiş falan filan.  O bazlama surat dediğinde siz neden bunu haber yaptınız? O gün hasta bir anne olduğunu düşünüp, bu konuyu gündeminizden çıkarmadınız. Kızın yüzünü bir güzel estetik uzmanı gibi inceleyip neresinde ne var derken, annesinin hasta olması sizi ilgilendirmiyordu. Ve bugün sizde başsağlığı dilediniz.  Kerimcan’ı ya da bir başkasını eleştirdiğiniz kadar kendinizi de eleştireceksiniz. Ayrıca soruyorum size, neden dileyemiyormuş? Ya da bu başsağlığını kabul edecek merci siz misiniz? Kerimcan’ın akrabası gibi yazmış olabilirim ama tanımam, hatta takip bile etmiyorum. Neyse işin aslı astarı; bize öğretilen bu tip acı olaylarda küslük kavgalar unutulur. Arada ne varsa öte tarafa konur ve başsağlığı dilenir. Bu size de öğretilmiş olmalı Müge Dağıstanlı ve Gülşen Yüksel Salt umarım hatırlarsınız. 

Geçen hafta vefat haberinden önce yazdığım yazımla ilgili küçük bir açıklama yapma gereği duydum. Yazdıklarımla hala aynı fikirde olsam da şanssız bir zamanlama ile yayınlanmış oldu. Erçel ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum.