HOLLANDA İLE YAŞANILAN KRİZİN ÇÖZÜMÜ

Tahir DİNÇ 13 Mar 2017

Tahir DİNÇ
Tüm Yazıları
Hollanda ile yaşadığımız krizden ne anladım ve sonraki krizler için şimdiden önlem alabilir miyiz?

Hollanda'nın hep beraber insan haklarına aykırı, düşmanca yaklaşımını izledik. Nitekim içerisinde ülke sevgisi, insan vicdanı olan herkes üzüldü. Bu saldırılar insan onuruna yapılmış iğrenç bir saldırıydı. Bugünlerde her yerde Hollanda ürünleri üzerinde bir boykot çağrısı var. Bu işin temelinde çokta büyük bir çözüm değil.

Çözüm basit "DAHA ÇOK ÇALIŞMAK" işin en iyi çözüm yöntemidir.

Hollanda ve Sonraki Diğer Krizler İçin Çözüm

Ekonomimiz ne kadar güçlüyse biz o kadar güçlü bir ülkeyizdir. Bu sebeple bu ve benzeri krizlerde karşımızdaki ülkelerle baş edebilmek için daha güçlü hale gelmemiz, yeni keşifler yapmamız gereklidir. Daha güçlü hale gelelim demekle, ekonomimiz daha güçlü olması lazım denerek daha güçlü hale gelemeyiz. İşte bu yüzden daha çok çalışmamız gerekmektedir. Nitekim dünyada IMF'ye borcu olmayan bir kaç ülkeden birisiyiz. Kendi kendimizi yönetmekte ve bağımsız bir şekilde hareket edebilmekteyiz. Bu öylesine güzel bir şeydir ki; Duyunu Umumiye'den beri ilk özgür hareket edebildiğimiz süreçlerdir.

Arabayı Nasıl Üretiyoruz?

Bir araba üretiyorsak en iyisini üretmeliyiz, özellikle ilk arabamız kusursuz ve benzersiz olmalıdır. İlk intiba nasıl çok önemliyse yerli araba markasınında ilk arabası o kadar önemlidir. İlkler unutulmaz, unutulmayacak mevcut standartların üstünde araba yapmak lazım.

Arabaya gerekirse sim kartı yerleştirip; istediğimiz radyoyu en yüksek kalitede dinleyelim, istediğimiz videoyu izleyelim, arabanın navigasyonu bize yol durumunu versin. Hepsi sadece kendi kartımıza ek yansıtılan bir ücret olsun. 

Yerli arabamız, kazalara karşı dayanıklı olsun. Ufak bir çarpılma da bir yerleri ezilmesin veya göçmesin, güven versin. 

Tekerleklere veya zartına zurtuna hava basmayalım, yoğunlaştırılmış helyum gazı veya daha uçuşkan bir gaz yerleştirelim. Araba otomatikten %bilmemkaç hafiflesin. Yani daha da az yaksın. (Bu fikir ütopik olabilir, uzmanları daha iyi bilir.)

Başlangıçtan Sonrası

- Elektrik İcat Edildi
- Telefon İcat Edildi
- İnternet İcat Edildi
- ...
- ...

Daha fazlasını istemek 20 yıl sonrasını düşünmek gerekli. Yeni bir keşifle dünya ekosistemini, ekonomik sistemini değiştirelim. Ekonomi pastasının dilimleriyle oynayalım. Ancak o zaman Hollanda ve benzeri bir ülke karşımıza geldiğinde "Hoop" daha güçlü şekilde diyelim. Dur orada dediğimizde dursun, kalitesiz yaklaşımlarını cezalandıralım. 

Biz daha çok çalışalım ki bizden öncekiler başarılı, bizden sonrakiler ise daha çok başarılı olsun. Her şeyi sorgulayalım 20 yıl sonraki halini düşünelim, daha iyisini planlayalım. Dünya bilmem hangi çağa girer bilmem ama Türkiye'de "İcatlar Çağına" girelim. Bir Apple markası Türkiye'nin 3 / 1 ekonomik gücüne sahipse yapmamız gereken daha çok şey var demektir. Usanmadan, yorulmadan.

Geleceğin Türkiye'sinde başarı var. Azim ve kararlılık var. Tüm var olan şeylerin içerisinde tuz gibi, şeker gibi bir de yenilikçi olmakta var olsun. Bir "düşünenler grubu" oluşturulup 20 yıl sonraki insan yaşantısı üzerine felsefeler üretmeliler. Varsayımlarda bulunmalılar. Tam olarak bundan 20 yıl önce nasıldı ve 20 yıl sonrası nasıl olacak soruları sormalılar. Kısaca işin en kısasın da "dünya markaları, tüm dünyayı etkileyecek icatlar" ortaya çıkartmamız lazım. Yine kısacanın özünde "Ülkemize döviz girdisi" sağlamamız gerekli.