TUNCELİ SÜRPRİZ YUMURTA MİSALİ

Yaşar İÇEN 30 Oca 2019

Yaşar İÇEN
Tüm Yazıları
Ve bugün günlerden Tunceli...

Dağların arasında saklı cennet Tunceli. Dağların itina ile koruyup sakladığı bu

nadide şehir bakir doğası ile gören herkesi büyülüyor.

Tunceli insanı geçmişin yaralarına güçlü bir şekilde merhem olmayı bilen, eğitim seviyesi yüksek ve kültürel anlamda çıtasını her daim en üstte tutan bir profile sahip.

Küçük bir alana sahip olmasına rağmen siyaseten de geniş yelpazesi var Tunceli’nin.
Tuncelilerin en büyük sıkıntısı şimdiye kadar şu olmuş; siyasi menfaatler uğruna heba edilen hizmet yoksunu şehrin verdiği göç ve gidenlerin arkasını unutmaları. Tuncelili iş insanlarının yatırım yapmamaları ve şehrin gençlerine sahip çıkmamaları!

Hatta altmışlı yaşlarında bir grup kadın ile gerçekleştirdiğim sohbette geçmişe sitemle birlikte adını dahi bilmedikleri Tunceli Valisi Tuncay Sonel için çok enteresan cümleler döküldü yüreklerinden; “Şimdiye kadar oy verdiklerimizden hiçbir şey görmedik. Gençlerimize sahip çıkmadılar. Sıkıntı ve acıdan başkası bize layık görülmedi. Şimdiki Vali bizi soruyor ve mutlu olmamız için her şeyi yapıyor. Bak şimdi onun sayesinde bir otelin termal havuzundayız. Sağ olsun...”

Şehrin bilhassa ilçeleri yaz ayları dışında çok sakin. Çünkü Tunceli’nin büyük göç rakamları var. Yaz tatili vesilesiyle memlekete gelip birkaç hafta kalan il dışındakiler ve özellikle gurbetçiler sonra dönüyor. Gidenler de unutmuş ya şehrini aşkolsun!

Şehri şöyle bir kokladığınızda CHP, HDP ve bilhassa Kılıçdaroğlu kırgınlıklarını hissedebilirsiniz. Hatta geçen seçimde Pertek Belediyesi’ni AK Parti kazanmış. 
31 Mart yerel seçiminde Tunceli’den yana AK Partili belediyeler artabilir demek mümkün mü? Mümkündür efendim...
Dediğim gibi CHP, HDP ve Kemal Kılıçdaroğlu hüsranları Tuncelilerin sabrını taşırmış durumda. 

“Vücut aşı ile tanışmayana kadar hastalık mikrobu tahribat ve hasar zorbalığını en şiddetli şekilde hissettirir!” 

Güneydoğu, kayyumlar süreci ile belediyecilik anlayışını tanıdı ve tabi ki İçişleri kadrolarının yeni vizyon anlayışı ile ‘devletin insan odaklı güven duygusunu’ yaşadı. Böylelikle Güneydoğu insanı bölgenin asalak oluşumlarından ve terör ekipmanlarından arınma konusunda güçlü olmasını sağlayan ‘aşı direncini’ tanıdı. Sonrası malum; güven, huzur, hizmet...

Dağların arasında kardelenler misali açan Tunceli sunulan huzurun devamını istiyor... Gençlerini göçe vermek istemiyor...Terörü değil istihdamdan yana projeleri konuşmak istiyor... Siyaset değil hizmet istiyor...